Biz bu komik rekorları istemiyoruz (IV)

 

21.05.2006

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

Biz bu komik rekorları istemiyoruz (IV)

Şükrü Kızılot - skizilot@yaklasim.com 21 Mayıs 2006 Pazar - Hürriyet

HAFTA içinde, ilk üç bölümü yayınlanan istemediğimiz rekorların, bugün de komik olanlarına yer veriyoruz.

OLMAYAN DEFTERE CEZA

Dünyada belki de örneği olmayan bir rekorumuz var. Her yıl, "Günlük kasa defteri" ve "Günlük perakende satış ve hasılat defteri" tutmayanın ya da işyerinde bulundurmayanın cezası artırılıyor. Bununla ilgili tebliğ de Resmi Gazete'de yayınlanıyor (Bkz. 17 Aralık 2005 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan 354 No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği).

Diyeceksiniz ki "Bunda ne var?" Daha ne olsun; böyle bir defter yok!..

Daha doğrusu "Günlük kasa defteri" ve "Günlük perakende satış ve hasılat defteri" diye defterler vardı ama 1 Ocak 1999 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırıldı (Bkz. 4369 sayılı Kanun'un 82/1-b maddesi).

Anlayacağınız, defterler yürürlükten kalkalı 7 yıl hatta daha fazla olmuş. Olmayan defterlerle ilgili ceza, her yıl Resmi Gazete'de yayınlanarak, artırılmaya devam ediyor. Tam bir unutkanlık rekoru!..

ŞEKERİ SUYA ATINCA

Şekerin KDV'si yüzde 8, suyun KDV'si yüzde 8.

Şekeri suya atıyorsunuz şekerli su oluyor. O zaman KDV'si yüzde 18...

Bu da bir başka rekorumuz!.. Dünyada benzeri yok.

PORTAKALI SIKINCA

Markete gittiniz, portakal aldığınızda KDV'si yüzde 8. Portakal değil de portakalın suyunu alırsanız, KDV'si yüzde 18 oluyor. Anlayacağınız, portakalın KDV'si yüzde 8. Sıkıyorsunuz, alttan suyu çıkıyor. O zaman KDV'si yüzde 18 oluyor!.. Bu da gariplikler rekoru...

ÇOBAN, AMELE VE BULAŞIKÇI

Bu kişiler, okur yazar olmasalar bile, trilyonluk şirketlere denetçi olabiliyorlar. Şirketin kayıtlarını, bilançosunu, muhasebesini, hukuki işlemlerini ve diğer hesaplarını denetliyor gözüküyorlar. Ondan sonra da bu kişileri kullanıp, "trilyonluk vurgun" ya da "yolsuzluk" yapılıyor.

Dünyada benzeri olmayan ve anonim şirket denetçilerinde, okur-yazarlık koşulu aramayan yasa halen yürürlükte!.. Tam bir komedi!..

RÜŞVETİ BİLDİR HAPSE GİR

Yürürlükteki Gelir Vergisi Kanunumuzda bir madde var "İhaleden çekilme karşılığı elde ettiğiniz hasılatı (rüşveti) beyan edin ve gelir vergisini ödeyin" deniliyor (GVK Md. 82/2).

Öte yandan Türk Ceza Kanunu'nun 235. maddesine göre; ihaleden çekilme karşılığı para alanlar, bunu beyan ederlerse, 5 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası alıyorlar.

Şimdiye kadar, "Ben ihaleden çekilmek için şu kadar rüşvet aldım, vergisini ödeyeceğim" diye beyanname veren bir Allah'ın kulu çıkmamış.

Ancak yasa halen yürürlükte!.. Bu da "saflık rekoru" olsa gerek.

Aslında, komik rekorlarımız çok fazla ama bugünlük bu kadar yeter!..

İnsan ve dünya

BİR haftanın yorgunluğundan sonra pazar sabahı kalktığında, eline gazetesini aldı ve gün boyu miskinlik yapıp evde oturacağını düşündü. Tam bunları düşünürken çocuğu koşarak geldi ve sinemaya ne zaman gideceklerini sordu. Baba çocuğuna söz vermişti, hafta sonu sinemaya götürecekti ama hiç dışarıya çıkmak istemediğinden bir bahane uydurması gerekiyordu. O sırada, gazetenin promosyon olarak dağıttığı dünya haritası gözüne ilişti. Önce dünya haritasını küçük parçalara ayırdı ve çocuğuna eğer bu haritayı düzeltebilirsen, seni sinemaya götüreceğim dedi. Sonra düşündü; "Oh be kurtuldum, en iyi coğrafya profesörünü bile getirsen, bu haritayı akşama kadar düzeltemez."

On dakika sonra, çocuk koşarak geldi ve "Baba haritayı düzelttim artık sinemaya gidebiliriz" dedi. Baba inanamadı ve görmek istedi. Gördüğünde de hayretler içinde kaldı ve bunu nasıl yaptığını sordu.

Çocuk; "Bana verdiğin haritanın arkasında bir insan vardı" dedi...

"İNSANI DÜZELTTİĞİM ZAMAN, DÜNYA KENDİLİĞİNDEN DÜZELMİŞTİ..."


Anlayana 'semerci' fıkrası

GÖRÜNÜRDE Danıştay'a, özünde Cumhuriyetin temel taşlarına yönelik olan saldırıların, aydınlığın meşalesini taşıyanları ve Cumhuriyeti sahiplenen milyonlarca kişiyi sindireceğini düşünenler, feci halde yanılıyorlar.

Bu aşamada, belli bir kesime mesaj niteliğinde olan "Semerci" fıkrasını, ikinci kez yayınlıyoruz.

KURTAR BİZİ TANRIM

Kasabanın semercisi ölmüş... Yeni gelen semerci acemi. Yaptığı kötü semerler yüzünden, bütün eşeklerin sırtı yara olmuş.

Eşekler başlamış semercinin ölmesi için dua etmeye. Sonunda duaları kabul olmuş. Semerci ölmüş. Ne var ki, yerine gelen daha acemiymiş. Eşekler yeniden duaya başlarken, biri demiş ki:

- Arkadaşlar anlaşıldı ki semercinin iyisi gelmeyecek. Ölsün diye dua etmenin anlamı yok...

- Peki ne yapalım?

- Tanrı'ya bizi eşeklikten kurtarması için dua edelim...

Dünya beşinciliği

TÜRKİYE ilginç bir ülke...

Enflasyon, işsizlik, terör, Cumhuriyetin temel taşlarına yönelik saldırılar, milyonlarca kişiyi üzüp, perişan ederken, Orhan Veli'nin "Ne Londra Konferansı ne atom bombası. Bir elinde cımbız, bir elinde ayna, umurunda mı dünya" dizelerindeki gibi, kendine göre çok farklı dünyası olan kişiler de var.

İşte bunlardan bir grup.

Arama motoru "Google"ın yeni hizmeti "Google Trends" en çok aranılanları sıralamış. "Sex" sözcüğünü en çok arayan şehirler şöyle:

1- Kahire (Mısır)

2- Madrad (Hindistan)

3- Delhi (Hindistan)

4- Bombay (Hindistan)

5- ANKARA (Türkiye)

6- İSTANBUL (Türkiye)

Liste uzayıp gidiyor...

Tabloya bakınca nedense "Her toplum layık olduğu yönetime göre idare edilir" sözünü anımsadık. Bir ülkenin durumuna bak, bir de insanların beynindekine!..

Günün sözü

İnsanların kötü olduğunu görmek beni şaşırtmıyor, ama bu yüzden hiç utanmadıklarını görünce hayretler içinde kalıyorum.

Goethe

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30

 

Şükrü Kızılot

 

Okunma: 728

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Biz bu komik rekorları istemiyoruz (IV)