Kaynananızı evlendirmek için acele edin

 

10.12.2006

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

Kaynananızı evlendirmek için acele edin

Şükrü Kızılot -  skizilot@yaklasim.com 10 Aralık 2006 Pazar - Hürriyet

KAYNANANIZI evlendirmek için son birkaç hafta...

Ölen çocuğundan aylık almakta olan kayınvalideniz, bu yılın sonuna kadar evlenirse, parasal anlamda, "özel bir avantajı" var. Ölen oğlu veya kızından dolayı Emekli Sandığı'ndan aylık alan kayınvalidenize, 2006 yılı sonuna kadar evlenmesi halinde, aylığının 12 katı tutarında "çeyiz parası" verilecek.

Bu uygulama, 1 Ocak 2007 tarihinden itibaren kaldırılıyor. Kayınvalideniz evlenmeyi düşünüyorsa acele etmesinde, damatların da bunu hatırlatmalarında yarar var.

Hani bir fıkra var ya hakim boşanma davasında, kararı açıklamış;

- Mahkememiz kadına, ayda 900 dolar nafaka bağlanmasına karar vermiştir.

Bunu duyan boşanan koca sevinerek;

- Çok teşekkür ederim Hakim Bey. Ben de ara sıra uğrar, 30-40 dolar bırakırım demiş.

Fıkradaki gibi, bazı damatlar evlenecek kaynanalarına, belki bir-iki aylık çeyiz parası da ilave olarak verirler.

BAĞ-KUR'LU KIZLAR BEKLESİN

Bağ-Kur'dan yetim aylığı alan kız çocukları, evlenmek için acele etmesinler.

Bu yılın sonuna kadar evlenirlerse, "çeyiz parası" ödenmeyecek.

1 Ocak 2007 tarihinden itibaren sistem değişiyor. Bağ-Kur'dan yetim aylığı alan kız çocuklarına da önümüzdeki yıldan itibaren "çeyiz parası" ödenmeye başlayacak.

SSK'LI KIZLAR ACELE ETSİN


Şu anda yürürlükte olan yasaya göre, SSK'dan yetim aylığı almakta olan kız çocuklarına, evlendikleri zaman, 24 aylık tutarında "çeyiz parası" veriliyor.

1 Ocak 2007 tarihinden itibaren, yeni sosyal güvenlik sistemi yürürlüğe girince, yetim aylığı alan kız çocuklarına ödenen çeyiz parası 12 aylık tutara inecek.

EMEKLİ SANDIĞI'NDA FARK ETMİYOR

TC Emekli Sandığı'ndan, yetim aylığı alan kızların durumu değişmiyor. İster bu yılın sonuna kadar isterlerse gelecek yıllarda evlensinler; onlara, şu anda olduğu gibi gelecek yıllarda da 12 aylık "çeyiz parası" ödenecek.

Hadi bakalım kızlar, "çeyiz parası" hazır. Sıra geldi, damat adayları arasından seçim yapmaya...

Düşünceli kaynana

EVLİ iki arkadaş kaynanalar üzerine çene çalmaktadırlar. Biri:

- Benim kaynanam çok düşüncelidir. Yılda sadece iki kez ziyaretimize gelir.

Diğeri:

- Böyle bir durumdan herhalde şikayetçi değilsindir.

- Evet, ama her gelişinde altı ay kalır!...

Kitap okuma yerine cezaevi

BÖYLE bir olay, dünyada belki de ilk kez yaşandı.

Okul çıkışında arkadaşlarıyla kavgaya karışan İ.G, gözaltına alınmış. Türkoğlu Sulh Ceza Mahkemesi İ.G'ye, 100 temel eserden en az üçünü, İlçe Emniyet Amirliği'nde ve polis gözetiminde, haftanın üç günü okuma cezası vermiş. Mehmet Akif Ersoy'un Safahat adlı kitabını okumaya başlayan İ.G, daha sonra Emniyet Amirliği'ne gitmeyince, tutuklanıp Türkoğlu Cezaevi'ne gönderilmiş.

Doğan Haber Ajansı'nın bir haberine göre de; Kütahya'da da kooperatif seçimlerini zamanında yapmadığı için, İsmail Canseven'e 26 gün kütüphanede "kitap okuma cezası" verilmiş. İsmail Canseven de "Gözlerim görmüyor. Okuma yazma da bilmiyorum, bu nasıl ceza?" demiş.

TATİL


BİR çapkına sorarlar:

- Balayı nedir?

- Balayı, bir erkeğin, yeni patronunun emrinde çalışmaya başlamadan yaptığı tatildir...

BABAANNEM

Yetmiş sekiz yaşında, tonton bir babaannem var. Ne kadar modern olsa da gelişmiş teknolojiye ayak uydurmakta epey zorlanıyor. Buna en güzel örnek evimi aradığında telesekretere bıraktığı not: "Babaannesi aradı dersiniz."

Babaannem 200 YTL vererek aldığım gözaltı kremimi ellerine sürüp bitirmiş...

(Teşekkürler Reyhan YILDIZHAN)

ESNEME

AMERİKA'da esnemek konusunun anlatımı şöyle yapılmaktadır;

"Evli bir erkeğin ağzını açabilmesi için tek olanak..."

AŞK BİLMECELERİ

Gözleri olmadığı halde kör olan nedir?

(Aşk!)

Erkek mıknatıs, aşık olduğu kız mıknatısa ne der?

(Ne kadar çekicisin!)

İlan-ı aşk ile ilan-ı harp arasında ne benzerlik vardır?

(Her ikisi de ilan edilir edilmez, çarpışmalar başlar.)

İngiliz anahtarına aşık olan musluk, İngiliz anahtarına ne der?

(Beni daha fazla sık sevgilim!..)

Bir tamirci ustasının aşk mektubu

"Hayatımın krank mili, ömrümün farı, kalbimin kontak anahtarı. Sana mektubumu yazmaya başlamadan önce yüreğim avans verilmiş sekiz silindirli Cadillac motoru gibi vuruyordu. Bir gün evinizin önünden geçerken revizyondan yeni çıkmış bir motor sesinin güzelliğiyle şarkı söylüyordun. Sesinin güzelliği beni şaşkına çevirdi ve evinizin önündeki uçurumdan paldır küldür yuvarlandım. Elli altı model Desoto'ya döndüm. Kendimi tamirciye zor attım.

Satırlarıma burada son verirken altı volt, yüz seksen amperle stop eder, kontağımı kapatır, dudaklarından öperim. Sevgilerimle..."

ERKEKLER DOĞURSA NE OLURDU?

Trafikte hamilelere yol verilirdi...

Hamile erkekler için özel banklar olurdu. Hiçbir bayan bu banklara oturamazdı.

İşyerlerinde doğum izni 6 aya çıkartılırdı.

Etrafta, karılarına "Biliyordum, sen beni hiç sevmedin" diyerek zırlayan bıyıklı amcalar olurdu.

Hamile kadınların aksine hamile erkekler olayı abartıp hamilelere özel otobüs yaptırırdı...

Hiçbir erkek, o kadar güçlükle doğurduğu bebeğini kimseye elletmez, göstermez, sevdirmezdi...

Günün sözü

Keyifli anında kimseye bir şeyler vaat etme, kızgın anında yanıt verme...

Lee Ching You

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30

 

Şükrü Kızılot

 

Okunma: 724

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Kaynananızı evlendirmek için acele edin