|
Başbakan’ı yanıltan soru
Şükrü Kızılot - skizilot@yaklasim.com 24
Şubat 2007 Cumartesi - Hürriyet
BAŞBAKAN’ın yanıltılması, yeni bir olay değil.
Özellikle bazı teknik konularda, yanlış bilgi verilince, Başbakan’ın
açıklamaları da yanlış oluyor. Daha önce, "Başbakan’ı Kim Yanıltıyor?" başlıklı
iki ayrı yazımızda, bu konuda çok sayıda örnekler vermiştik (Bkz. 3 Ocak 2006 ve
8 Şubat 2006 tarihli Hürriyet).
BİRKAÇ ÖRNEK
- 2005 yılı için "İşçinin ve memurun ödeyeceği vergiyi 5 puan indirdik" diye,
açıklama yaparak, "Büyük müjde" vermişti. Hemen ardından anlaşıldı ki 5 puanlık
indirim doğru idi ama 155 bin YTL’nin üzerindeki ücretler için geçerliydi. Bu
ülkede de Başbakan dahil, hiçbir kamu görevlisi ve işçinin ücreti, 155 bin
YTL’yi aşmıyordu. Sonuçta, 5 puanlık indirimden kimse yararlanamıyordu!..
- 2006 yılı başlarında yaptığı bir açıklamada da "Cumhuriyet tarihinde, Hazine
bonosu ve Devlet tahvilinin, ilk kez kendi dönemlerinde stopaja tabi
tutulduğunu" açıklamıştı.
Oysa, stopaj ilk değildi. 1996, 1997, 1998 yıllarında da farklı oranlarda stopaj
vardı.
Bunlar ve benzeri konular, son derece teknik konulardı. Başbakan’ın teknik
konularda, bir "vergi uzmanı" gibi bilgi sahibi olmasını beklemek yanlış olurdu.
Belli ki Başbakan’ı birileri yanıltmıştı. O da doğru olmayan açıklamalar yapma
talihsizliğini yaşamıştı...
SON ÖRNEK
Yanıltma olayında son örnek, çarşamba günü yayınlanan "Bütçede 30 Yılın Rekoru
ve Perde Arkası" başlıklı yazımızla ilgili...
Yazımızın yayınlandığı gün, Başbakan’a bir gazetecinin "Şükrü Kızılot bugünkü
yazısında, bütçenin en başarılı bütçe olmakla beraber, sadece gelirlerin
yazıldığını, giderlerin yazılmadığını, bütçe açığının da söylenenden fazla
olduğunu ve yanıltıcı olduğunu ifade etmiş. Bu konuda ne diyeceksiniz?" sorusu
üzerine; "Böyle bir ifadeyi eğer Kızılot kullanmışsa..." diye başlayan, uzun bir
açıklama yapmış ve "Kızılot’un bildiği bir şey varsa, yasal mercilere bir
vatandaş olarak müracaatını yapar. Hesabını vermesi gerekenler de verir" diye
konuşmasını bitirmiş.
Okurlarımız merak ettiği için, kısa bir açıklama yapmakta yarar görüyoruz.
DOĞRUSU NE?
- Gazetecinin sorusu "Bütçeye sadece gelirlerin yazıldığı, giderlerin
yazılmadığı" cümlesiyle başlıyor. Oysa, yazımızda böyle bir ifade yok. Giderler
yazılmazsa, bütçe 170 milyar YTL fazla verirdi. Zaten çocuk bile böyle iddiada
bulunmaz. Soru yanıltıcı olunca, Başbakan’da buna göre yanıt vermiş. Başbakan,
sorudaki yanıltmayı fark edip "Kızılot, Maliye Profesörü, böyle bir iddiada
bulunmaması lazım. Yazıyı bir okuyalım, gerekirse açıklama yaparız" dese,
polemik doğmayacak.
- Yazdıklarımıza gelince, internetten okuyabilirsiniz. Bütçe ile ilgili ciddi
sorunlar var. Devletin resmi rakamlarını, kaynağını da belirterek, tablo olarak
yayınladık. Ardından, tablodaki rakamların ayrıntılarını açıkladık. Nitekim,
yetkililer de tespit ve iddialarımızın aksine bir açıklama yapamadılar.
- Dün gazetelerde okudunuz, Mersin Milletvekili Mustafa Özyürek de
yazdıklarımızı doğrulayıcı yönde bir açıklama yaptı. Ayrıca, "Bütçe açığı 3,9
milyar YTL değil, en az 17 milyar YTL düzeyindedir. Kızılot’un yazısında
belirttiği bir defalık gelirler eklendiğinde, açık düzeyi 20 milyar YTL’yi
aşmaktadır" dedi.
- Mali saydamlık ilkesi yönüyle, tartışmaya açık olan 2006 bütçesinde, sağlıklı
verilere tam ulaşılamıyor. Bir defalık gelirler, IMF tanımlı gelir niteliğinde
olmadığı gibi, bazı giderler de ertelenmiş. Nitekim, 2007 bütçesinde 17 milyar
YTL olarak öngörülen "Bütçe açığı" daha şimdiden, bazı olumsuzlukların sinyalini
veriyor.
2006 bütçesi, önümüzdeki günlerde daha çok tartışılacağa benziyor...
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|
