|
Yabancılar için faiz ve borsanın dayanılmaz
cazibesi
Şükrü Kızılot - skizilot@yaklasim.com - 09
Ağustos 2007 Perşembe - Hürriyet
ÖZELLİKLE son yıllarda Türkiye, yabancı yatırımcılar için dayanılmaz bir cazibe
merkezi oldu. Türkiye'ye akın ediyor, inanılmaz paralar kazanıyorlar...
Yabancıların yatırımlarına bakıyoruz; borsa, tahvil-bono, mevduat faizi ya da
banka veya diğer kuruluşların hisselerini almaya yönelik. Türkiye'de yeni tesis
kurmaya, istihdam yaratan yeni yatırımlar yapmaya sıcak bakmıyorlar.
VERGİ AVANTAJLARI
O kadar çok ki...
1- Yabancı yatırımcı, parasını ülkemize gönderdiğinde ya da parasını ülkemizden
çektiğinde, vergi alınmıyor. Bu, onlar açısından son derece olumlu...
2- Yabancıların borsa kazançları, tutarı kaç bin YTL hatta kaç milyon YTL olursa
olsun yüzde sıfır stopaja tabi. Yani vergi yok (GVK Geçici Md. 67).
3- Yabancıların Hazine bonosu ve Devlet tahvili faiz gelirleri ve alım-satım
kazançları; yüzde sıfır stopaja tabi yani tutarı ne olursa olsun vergiye tabi
değil.
4- Mevduat Faizi ve Repo Gelirleri: Yabancı yatırımcıların Türkiye'de elde
ettikleri mevduat faizi ve repo gelirleri, yüzde 15 stopaja tabi. O kadar...
FAİZ AVANTAJLARI
Tablodan da fark edileceği gibi, dünyada en yüksek reel faiz Türkiye'de...
Böyle olunca, yabancı yatırımcılar Türkiye'de döviz bozdurup, YTL cinsinden
yatırım yapıyorlar. Düşük kur-yüksek faiz nedeniyle, döviz cinsinden yüzde 20-50
arasında getiri sağlayabiliyorlar.
Geçtiğimiz Cumartesi Hürriyet'te okudunuz, İngiliz The Times gazetesi, düşük
faizli para biriminden borçlanıp, getirisi yüksek para birimine yatırım anlamına
gelen "carry trade"nin, Japon kadınları arasında yayıldığını belirtiyordu. Japon
kadınları yüzde 0.5 faiz ödeyerek Japon Yeni kredisi alıyor ve Türkiye'de
yatırım yapıp, dolar cinsinden yüzde 20-50 arası getiri sağlıyorlar. Aslında
sadece Japon kadınları değil, dünyanın çeşitli ülkelerinin kadın ve erkekleri
de, şirketleri de böyle yapıyorlar.
YÜZDE 50'Yİ BULAN KAZANÇ
Türkiye, şu anda dünyada en yüksek reel faizin ödendiği ülke özelliğini taşıyor.
Tabloda da görüldüğü gibi, Ağustos başı itibariyle Türkiye'de enflasyon yüzde
6.90, Merkez Bankası referans faizi 17.50. Buna göre reel faiz de 10.60 oluyor.
Döviz kurunun düşmesinin de etkisiyle, son bir yılda borsada elde edilen kazanç,
dolar bazında yüzde 63'ü, Euro bazında da yüzde 52'yi, Hazine bonosu ve Devlet
tahvili faizinde ise yüzde 50'yi buluyor. Bono faizine gelince, örneğin; 31
Temmuz 2006'da dolar kuru 1.568 iken 1 milyon dolar getiren yabancı, yüzde 22.8
faizi olan Hazine bonosunu aldığında, 31 Temmuz 2007 itibariyle, 1.280 YTL kur
üzerinden 1 milyon 504 bin yani dolar bazında yüzde 50 bir getiri sağlıyor. Bu
getirinin, vergisinin olmayışı da cabası..
Vergi ve faiz avantajları nedeniyle; Türkiye'ye gelen sıcak (emanet) para, 90
milyar dolara ulaşmış durumda. Görünen o ki, döviz kuru düşük, faiz oranları da
yüksek olduğu sürece, Türkiye, sıcak paranın aktığı ülke olmaya devam edecek.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|