Vatandaşın içki sigortası mı attı

 

23.08.2007

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

Vatandaşın içki sigortası mı attı

Şükrü Kızılot -skizilot@yaklasim.com 23 Ağustos 2007 Perşembe - Hürriyet


HALKIN bir yarısına göre, her şey yolundaydı. Diğer yarısına daha doğrusu yarısından biraz fazlasına göre de yolunda değildi.

Seçim sonrası ortaya çıkan tablo buydu

Türkiye, yeni bir döneme hazırlanıyordu. Bu aşamada Başbakan’ın "Seçimlerdeki farklı tercihleri, demokratik hayatımızın zenginliği olarak görüyoruz. Türkiye’yi bir bütün olarak kucaklayacağız" diye demokratik bir nezaket göstermesi de sevindiriciydi. Ancak Bekir Coşkun’un "O benim Cumhurbaşkanım olmayacak" başlıklı yazısı üzerine "Bunu diyenlerin, TC vatandaşlığından çıkması lazım. Git, nerede kimi istiyorsan seç" şeklindeki sözleri, daha önce yaptığı "Herkesi kucaklayacağım" açıklamasını, adeta karakucağa çevirdi.

Belli ki Başbakan’ın sigortası yine atmıştı. Nitekim bir röportajda "amaÖ bazen sigorta atıveriyor. Tekrar bağlayıp yolumuza devam ediyoruz" sözleriyle bu özelliğini de açıklamıştı.

Oysa, Anayasa’nın 23. maddesine göre "Vatandaş sınır dışı edilemez ve yurda girme hakkından yoksun bırakılamaz".

Belli ki Başbakan’ın sigortası yine atmıştı.

Atmasaydı ne demokrasiye, ne ifade özgürlüğüne saygıya ne de uygarlığa sığan bu sözü sarfetmezdi.

VATANDAŞIN İÇKİ SİGORTASI


Anladığımız kadarıyla, bu "sigorta atma" olayının farklı boyutları var.

Önceki gün Hürriyet’te, vatandaşın içki sigortasının attığını gösteren bir tablo vardı. Cari açık, borsa, işsizlik, kayıt dışılık, seçim vs. derken, vatandaşın içki sigortası da atmış gözüküyordu.

5 büyük ilde, alkollü içki satışlarının ortalama yüzde 35 arttığı; içki tüketiminin de yüzde olarak; bira 37, şarap 29, rakı 19, votka 41, viski 35, cin 11 oranında arttığı belirtiliyordu.

Bu oranları görünce, "Vatandaşın içki konusunda sigortası mı attı?" diye sormaktan kendimizi alamıyoruz.

DOĞRUSU NE?

Yapılan araştırma, 5 büyük ildeki bazı bar, kafe, restoran ve otelleri kapsıyor. Türkiye genelinde olmadığı gibi, içki satılan; bakkal, market, kuruyemişçi gibi satış yerlerini de kapsamıyor.

Bunları kapsayacak şekilde baktığımızda; artış oranı çok düşük çıkıyor. 2007’nin ilk yarısında, şarapta yüzde 3.3, rakıda yüzde 0.4, birada yüzde 7, votka ve cin ile viskide yüzde 3.9 artış var.

Zaten fazlası da Türkiye gerçekleri açısından mümkün değil.

Özellikle şarapta, üretimin yüzde 70’i kayıt dışı satılıyor. Türkiye’de 60 Yeni Kuruşluk sofra şarabının, 3 YTL yani yüzde 500’ü bulan vergisi var. AB’de 12 ülkede şarapta Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) sıfır, bizde ise rekor düzeyde. Rakıda AB ortalamasının yüzde 147’si kadar ÖTV var. Diğer alkollü içkilerin tamamında, ÖTV oranı, AB ortalamasının üzerinde.

Özetle, alkollü içki tüketiminde, Türkiye genelinde son bir yılda yüzde 35 artış yok. Ancak kayıt dışılık diz boyuÖ

Fransızların "Fazla vergi, vergiyi öldürür" diye bir sözü var. Alkollü içkilerde, oranları artırmakla, daha fazla vergi de toplanamaz, içki içenler de azalmaz. Ayrıca, AB’nin "rakı içenler bunun yerine viski içsinler" anlamında, rakının vergisini artırıp, viskininkini indirin önerisine, AB üyesi bazı ülkelerde ulusal içkilerdeki yüzde 50 indirimli ÖTV uygulamasını örnek gösterip uymamalıyız...

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30

 

Şükrü Kızılot

 

Okunma: 681

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Vatandaşın içki sigortası mı attı