Okuma yazma bilmeyen milletvekili

 

15.03.2009

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

Okuma yazma bilmeyen milletvekili

Şükrü Kızılot - 15 Mart 2009 Pazar - Hürriyet

SEÇİM zamanı milletvekillerinden biri Kırşehir ili Mucur ilçesi Dalakçı Köyü'ne gelir. Köylülere:

- Sevgili Dalakçılılar ben bu dönemde yeniden milletvekili adayıyım, hepimiz akraba sayılırız, burada ben dururken başkasına oy vermeniz doğru olmaz.

Kendisini dikkatle dinleyenlerden biri şöyle der:

- Vallahi hemşerim biz sana oy veremeyiz, bundan sonra bizler okuması yazması olan kişilere oy vereceğiz.

Buna biraz içerleyen, biraz da sinirlenen milletvekili:

- Ne diyorsun hemşerim ben iki üniversite bitirdim, doktora yaptım, benim okuma yazmam olmayacak da kimin olacak.

Tekrar söz alan Dalakçılı yanıtlar:

- Vallahi hemşerim okuman yazman olsaydı, şimdiye kadar yazdığım mektuplara cevap verirdin.

SİZE GELENLER

29 Mart'ta yapılacak seçime, iki hafta kaldı.

Vaatlerin ardı arkası kesilmiyor.

Ekonomi düzelecek, işsizlik azalacak, yatırımlar başlayacak. Krizden kazançlı çıkacağız, yeni vergiler ve zamlar gelmeyecek, ilin ve ilçenin önemli sorunları çözümlenecek ve daha neler neler.

Not alın bir tarafa bu vaatleri...

Seçim sonrası bir ya da birkaç mektup veya e-posta göndererek, vaatlerini hatırlatıp, yanıtını bekleyin.

Bakalım okuma-yazma biliyorlar mı?

Mirası reddeden uyanıklar

MİRASIN reddi, genellikle ölen kişinin bıraktığı mirastan daha fazla borcunun olduğu durumlarda oluyor.

Peki mirasçının borcu olursa ne olur?

Mirasçıların bir kısmının mirası reddetmesi, birinin ise kabul etmesi şeklinde bir olay yaşandı.

Mirasçılardan üçü mirası reddetti, biri ise kabul etti. Mirası reddedenler, ölen kişinin üç çocuğu, kabul eden ise eşiydi. Ölen kişinin, bıraktığı mirasın parasal değeri yüksek olduğu halde, borcu hiç yoktu. O halde, üç çocuğu babalarının mirasını niçin reddettiler dersiniz?

Nedeni çok ilginçti. Ölen kişinin borcu yoktu ama üç çocuğunun, başta kamu bankaları olmak üzere, uçan kuşa bile borcu vardı...

Mirası reddetmeseler, alacaklılar onlara intikal eden mirasa haciz koyup, alacaklarını tahsil edeceklerdi. Mirası reddedince, alacaklılar, bu olanaktan yoksun kaldılar. Çocukların reddettiği mirasın da tamamı, hiçbir yere parasal anlamda borcu olmayan anneye kaldı.

Bebekler ile müdürlerin ortak yanları

- İkisi de çok sabırsızdır, isteklerinin hemen yerine getirilmesini isterler. İstekleri hemen olmazsa bağırıp çağırmaya, ortalığı birbirine katmaya başlarlar.

- İkisinin de belleği zayıftır; bir gün önce onlar için yaptığınız onca şeyin önemi yoktur.

- Her ikisinin de arada gazını almalısınız.

- İkisi de size teşekkür etmez.

(Teşekkürler Burçin BOZDOĞANOĞLU)

Evraklar

MUHASEBECİ Dursun patronu Temel'e sorar:

"Efendim şirkette 10 yıl öncesine ait iki çuval dolusu evrak var. Çok fazla yer kaplıyorlar. Ne yapalım?"

"Hepsinu yak citsun" der Temel.

"Emredersiniz efendim" deyip odadan çıkar Dursun.

Kısa bir süre sonra Temel arkasından seslenir:

"Dursun bu evraklar hiç ummadiğumiz bir anda lazim olapilir. Sen en iyisu fotoçopilerinu çektirup öyle yak!"

Kadınlar & Erkekler

HATIRA: Kadın daima onunla evlenmek istemiş olan erkeğin anısını yaşatır...

Erkek daima evlenmediği kadının anısını yaşatır...

ANLAYIŞ: Erkeğin kadını anlamadığı iki dönem vardır: Evlilikten önce ve evlilikten sonra.

HATALAR: Evli bir erkek hatalarını unutmalıdır: İki kişinin birden aynı şeyi hatırlamasına gerek yoktur...(Teşekkürler

Selma Aksoy Akşener)

Kadın erkek ve endişe

Bir kadın evleneceği erkeği bulana kadar hayatından endişe edermiş; bir erkek ise evleneceği kadını bulduktan sonra hayatından endişe edermiş.

(Teşekkürler Abdullah Yılmaz)

İki sarışın

İKİ sarışın, anahtarları içeride unuttukları için arabanın kapısını telle açmaya çalışır. Biri diğerine; "Çabuk ol, yağmur başladı ıslanıyorum" der. Diğeri yanıtlar: "Ne fark eder ki? İçerde de ıslanacaksın, dışarıda da... Bu arabanın zaten üstü açık."

(Teşekkürler Dr.Murat V.GÖKÇE)

Umut

ADAM kaynanası ile Avrupa turuna çıkacaktı. Arkadaşı buna çok şaşırdı:

- Hep kaynanandan yakınırdın, başımın etini yiyor, dünyayı zindan ediyor diye... Şimdi birlikte Avrupa'ya gidiyorsunuz...

- Sık sık Avrupa'yı görmeden ölmem der. Benimki bir umut işte...

(Teşekkürler Zahit BİLİCİ)

Tedbir

- İnsanlarla balıklar aynı tabiata sahiptirler.

- Nasıl yani?

- Ağızlarını açmadıkları müddetçe hiçbirinin başı belaya girmez.

(Teşekkürler Necati GÜRKAN)

Damarlar 19 bin 200 km İlginç bilgiler

- Elma, soğan ve patatesin tadı aynıdır. Fark, tamamen kokularından kaynaklanır. Aslında hepsi tatlıdır.

- 13 rakamının uğursuz olarak bilinmesi nedeniyle ABD'de birçok otelde 13'üncü katta oda bulunmaz.

- İnsan daha çok oksijen alabilmek ve vücudundaki karbon gazını boşaltmak için esner.

(Teşekkürler Yıldız KRESPİ)

- Vücudumuzdaki tüm damarları uç uca ekleseniz 19 bin 200 kilometre eder.

Dövüşte usta olanlar öfkelenmez, kazanmakta usta olanlarsa korkmazlar. Dolayısıyla akıllılar dövüşmeden önce kazanır, cahiller kazanmak için dövüşürler.

Zhuge Liang

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti - Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına Hoş Geldiniz.

 

Şükrü Kızılot

 

Okunma: 779

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Okuma yazma bilmeyen milletvekili