|
|
|
|
|
Bütçe açığında rekora doğru… |
|
21.03.2009 |
|
| ||
|
Bütçe açığında rekora doğru… Şükrü Kızılot - 21 Mart 2009 Cumartesi - Hürriyet DÜNKÜ Referans’ta “Bütçe açığı Şubat ayında 10 milyar lirayı bulur” başlıklı açıklamamla ilgili haber vardı. İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi tarafından Perşembe günü düzenlenen “2009 Yılında Türkiye Ekonomisi ve Güncel Mali Sorunlar” konulu konferansta yaptığım konuşmada; “2009 yılının Şubat ayı itibariyle, bütçe açığı 10 milyar lira olacak. Halbuki 2009’un tamamında 12 ay için hedeflenen açık 10 milyar lira idi” demiştim. Yan tarafta ayrıntılarını okuduğunuz gibi, sonuçlar aynen dediğim gibi çıktı. 2008’in ilk 2 ayında 496 milyon TL fazla veren bütçe, 2009’un ilk 2 ayında 10 milyar 359 milyon lira açık verdi. Başka bir anlatımla, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2.187 artış yaşandı. İTHALATTAKİ KDV’DE ŞOK Şubat 2009 bütçe gelirlerinde, ithalde alınan KDV şoku yaşanıyor. 2009 bütçesinde, ithalde alınan KDV gelirinin, 2008 yılına göre yüzde 30 artması hedeflenmişti. Oysa Şubat 2009’da, geçen yılın aynı dönemine göre, bırakınız artışı yaklaşık yüzde 34 gerileme var!.. Bu vergide, Ocak 2009‘da da yüzde 30 gerileme ortaya çıkmıştı. Olaya bütçe hedefi ve gerçekleşmesi yönüyle baktığımızda, Ocak 2009’da ithalde alınan KDV gelirinde yüzde 60, Şubat 2009 dönemi ithalde alınan KDV hedefinde ise, yüzde 64 sapma ortaya çıkıyor. Piyasalardaki durgunluk ve ekonomideki daralmanın da etkisiyle, dahilde alınan KDV de geçen yılın iki aylık tahsilatının gerisinde kaldı. KDV, toplam vergi gelirlerinin yaklaşık üçte birini oluşturduğu için, bu vergideki gerileme son derece can sıkıcı... DİĞER VERGİLER Vergi gelirlerinin yaklaşık dörtte birini oluşturan Özel Tüketim Vergisi gelirleri de 2008 yılı ÖTV gelirlerinin 565 milyon TL gerisinde kaldı. Harçlarda ise yüzde 9,2 gerileme oldu. Geçici vergi gelirleri de hem gelir hem de kurumlar vergisi mükelleflerinde 2008 yılının gerisinde kaldı. Dolar kurunun, Ekim-Aralık döneminde yüzde 23 yükselmesi, döviz cinsinden borcu olan şirketlerin kur farkı giderlerini, buna bağlı olarak kurum kazançlarını da azalttı. Kriz ve seçim döneminin etkisiyle, vergi borcu olanlar sıkı bir takibe alınamayınca, tahsilatlar da geriledi. Sonuçta toplam vergi gelirlerinde, yüzde 20,2 artış beklenirken aksine yüzde 5,8 gerileme oldu. BÜTÇE AÇIĞI Özellikle seçim nedeniyle, bazı harcamalardaki artış, genel bütçeden belediyelere aktarılan fonlar ve vergi gelirlerindeki azalma, bütçe açığını iki ayda ciddi tutarda artırdı. Faiz dışı fazla ise 2008’in ilk 2 ayında 9,5 milyar TL iken, bu yılın aynı döneminde 3,3 milyar TL oldu yani yüzde 65 geriledi. Şubat 2009 dönemi Hazine nakit açığı, 12 milyar TL olarak sonuçlandı. Şubat 2009’da ortaya çıkan 12 milyar liralık nakit açığının, 9 milyar liralık kısmı, ilave borçlanma ile karşılandı ve ilk iki ayda toplam borcumuz 12.1 milyar TL arttı. Görünen o ki, 2009 yılının tamamı için öngörülen 10.4 milyar TL’lik bütçe açığı hedefi, ilk iki ayda gerçekleşmiş oldu. Özelleştirme İdaresi ve İşsizlik Fonu’ndan 1.3 milyar lira aktarılmasaydı, 2 aylık bütçe açığı 11.7 milyar lira olacaktı. Tüm bu gelişmeler, 2009 yılı bütçesinin gerçekçi olmadığına ve revizyon gerektiğine dair 5 ay önceki iddialarımızı doğruluyor. J.Harris’in; “Kötümser yalnız treni görür, iyimser tünelin sonundaki ışığı görür. Gerçekçi ise tünelle birlikte ışığı ve gelecek treni görür” diye bir sözü var. Bu sözden esinlenerek; 2009 bütçesinin gerçekçi olmadığını ve gelmekte olan trenin de yetkililerce fark edilmediğini, söyleyebiliriz. İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti - Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına Hoş Geldiniz. |
Şükrü Kızılot
Okunma: 690 | |||
|
Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı
| ||||
