|
Hem dava açıp hem de uzlaşma istenebilir mi
Şükrü Kızılot - skizilot@yaklasim.com 27
Ekim 2009 Salı - Hürriyet
BAŞLIĞI okuyan çok kişinin “Hayır olmaz öyle şey. Önce uzlaşma istenir.
Uzlaşmaya varılamazsa o zaman vergi mahkemesine dava açılır” dediğini duyar
gibiyim.
Oysa böyle bir uygulama mümkün.
Mükellef, kendisine tebliğ edilen vergi ve ceza ihbarnamelerine karşı, süresi
içinde hem vergi mahkemesine dava açabilir hem de uzlaşma isteyebilir.
GEREKÇESİ NE?
Normal koşullar altında, önce uzlaşma istenir.
* Ardından, belirlenen gün ve saatte uzlaşma görüşmesine gidilir.
* Belli bir tutarda anlaşmaya varılamazsa, vergi mahkemesinde dava açılabilir.
100 uygulamadan 99’u hatta 99.9’u böyle.
* Bazı durumlarda örneğin teminat ve haciz uygulamasının söz konusu olduğu
durumlarda, uzlaşmaya başvuru, uzlaşma gününün belirlenmesi ve görüşmelerin
yapılması 3-5 ay hatta daha fazla sürebilir.
* Mükellefin aynı anda hem dava açıp hem de uzlaşma istemesi halinde, yargılama
süreci ile ilgili savunma, savunmaya cevap vs. gibi dosyanın oluşması ile ilgili
işlemler yürüyebilir.
* Uzlaşmanın sağlanması halinde ise, mahkemedeki dava dosyası geri çekilir.
MALİYE’NİN GÖRÜŞÜ
Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı’nın da konuya ilişkin görüşü aşağıdaki
gibi:
“Önce vergi mahkemesinde dava açılıp ardından uzlaşma talebinde bulunulması
mümkündür VUK Ek Madde 7/2 ve Uzlaşma Yönetmeliği’nin 13. maddesi uyarınca, dava
uzlaşma işleminin sonuca bağlanmasından önce vergi mahkemelerince incelenemez.
Herhangi bir nedenle incelenir ve karara bağlanırsa bu karar hükümsüz sayılır.
Uzlaşma sağlanırsa, durum vergi mahkemesine bildirilir ve dava incelenmeden
reddolunur. Uzlaşma sağlanamazsa bu durumda vergi mahkemesine bildirilir.
Mükellef uzlaşma gününden önce uzlaşma talebinden vazgeçerse, vergi
mahkemesindeki dava kaldığı yerden devam eder.” (Maliye Bak. Özelgesi, 21 Ekim
2009 Tarih ve 27/2792-413/99390 Sayılı).
UZLAŞMA KABULLENMEK MİDİR?
Vergi ve cezalarla ilgili olarak uzlaşma istenilmesi, yapılan vergilendirme
işlemin doğru olduğu ve mükellefçe aynen kabullenildiği anlamına gelmez. Uzlaşma
isteyen mükellefin, uzlaşamadığı takdirde dava açma hakkı kaybolmamaktadır.
Uzlaşma komisyonlarının, vergi ve ceza tutarını indirme bakımından “sınırsız”
bir yetkisi vardır. Örneğin cezanın tamamını sıfıra indirebileceği gibi,
vergileri de (hata varsa) sıfıra indirebilmektedir. Özellikle vergide yüksek
oranda indirim ya da sıfırlama, yapılan incelemenin sağlam bir dayanağının
bulunmadığını gösterir.
Uzlaşma komisyonları, uzlaşma öncesinde dosyayı tetkik edip, vergi inceleme
raporunu dikkatle okumakta, Maliye Bakanlığı Merkezi Uzlaşma Komisyonu, ilgili
birimden de örneğin KDV konusundaki bir uzlaşmayla ilgili olarak KDV şubesinden
görüş almakta, mükellefin iddialarını ve varsa yapılan ciddi hataları
değerlendirmekte, buna göre de indirim oranını düşük ya da yüksek tutmaktadır.
Maliye Bakanlığı’nın 2009 yılında yayımladığı faaliyet raporunda yer alan
aşağıdaki tablodan da fark edileceği gibi, yüksek tutardaki vergi ve cezaların
görüşüldüğü Koordinasyon Uzlaşma Komisyonu ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi
Başkanlığı bünyesinde oluşturulan Merkezi Uzlaşma Komisyonu’nun;
* Vergi cezalarının ortalama yüzde 99,3’ünü,
* Vergilerin ise ortalama yüzde 74 ve 68’ini kaldırdığı görülmektedir.
Bir kez daha belirtelim buradaki indirim, yapılan vergi indirimlerinin
ortalaması. Vergilerde, duruma göre yüzde 10 ya da 30, duruma göre de yüzde
90-99 indirim yapılmakta, ortalamasının da yüzde 74 ya da 68 olduğu göze
çarpmaktadır.
İktisadi Dayanışma
Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti
- Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına
Hoş Geldiniz. |