|
* Yatırım yapmanın dayanılmaz işkencesi
Şükrü Kızılot - skizilot@yaklasim.com - 01
Eylül 2005 Perşembe - Hürriyet
YATIRIM yapan ve 693 sigortalı çalışanı bulunan, ismi bizde saklı bir girişimci,
son zamanlarda üst üste yaşadığı olaylardan, o kadar bunalmış ki dayanamayıp
‘yatırım yapmanın dayanılmaz işkencesi’ başlığıyla, bir mail göndermiş.Bir
yandan SSK, diğer yandan Maliye derken, ‘Fındık kabuğunu doldurmayan’ eksik
işlemler nedeniyle, yatırım yaptığına yapacağına pişman olduğunu belirten
girişimci, bakın neler anlatıyor.
|
75 KİŞİYİ İŞE ALMANIN CEZASI
‘Haziran ayında, her ayın 15’inde bağlı bulunduğumuz Bölge Müdürlüğü’ne ve
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na posta ile göndermemiz gereken işe
aldığımız personelle ile ilgili bildirgeyi, 16’sında postaya vermişiz.
Bildirgede 75 kişi bulunduğu için, bir günlük geç bildirimden dolayı, (asgari
ücret x 75) toplam 33 bin YTL (33 milyar TL) ceza geldi.
Bugüne kadar, tüm personelin zamanında sigorta girişlerini yapan ve Devlete bir
kuruş vergi, KDV, SSK borcu olmayan şirketimiz, bence büyük bir haksızlığa
uğramıştır.
Vergi toplamayadığından şikayet eden, SSK açığından yakınan Devlet, bu
politikalar ile bizim gibi dürüst İşverenleri ‘lanet olsun’ noktasına getirmek
veya bizlere ‘Siz doğru yapıyorsunuz ben sizin böyle saçma sapan şeylerden hata
yapmanızı bekliyorum, sonra da ne koparırsam kardır’ mı demek istemektedir?
Böyle küçük bir hatanın uyarısı, düzeltmesi olmaz mı? Hata ise hata yapılmıştır.
Uyarı cezası verilir. Tekrarında 10 katı alınır. Ama ben herkesi SSK’lı
yapmışım, primlerini kuruşuna kadar zamanında ödemişim, ancak işe başlama
bildirgesi postaya 1 gün geç verildi diye böyle bir ceza kesilmesine aklım
ermiyor.
SAVCILIK VE HAPİS
Bu hatadan zarar gören ne SSK’dır ne de sigortalı personelimdir. Çünkü SSK
primini zamanında almış, personelim de ne gün kayıp etmiş ne de primi
azalmıştır.
Ceza kadar ağırıma giden, hayatımda gitmediğim Savcılığa çağrılmam, ifademin
alınması, ödememem durumunda hapis cezası ve sabıka kaydına kadar gidecek bir
suç duyurusunun tarafıma tebliğ edilmesidir. Sanki cinayet işledik. Bu ülkede,
100 işçiden 52’si kaçak çalıştırılıyor. Biz, kaçak işçi çalıştırma yerine
sigortalı işçi çalıştırıyoruz. Buyrun, başımıza gelene bakın, neredeyse hapse
gireceğiz!..’
HAVUZ KENARINDAKİ LEVHA
Maili okumaya devam ediyoruz. Kayıtdışı hiçbir işlemi olmadığı ve kurallara
uyduğu için Maliye’nin denetimleri ile ilgili bir sorunu bulunmadığını hatta
olumlu bulduğunu belirtiyor. Ancak, denetim yapanların ormanı görmeyip,
ağaçlarla uğraşılmasından şikayetçi. Devamını kendisinden dinleyelim.
‘Otellerimizden birine 15 gün önce maliyeciler denetime geldiler. Bunda bir
sorun yok.
Herşey tamam. Fiş, fatura, kredi kartı slipleri, resmi adisyonlar, yazar kasa
ruhsatları, müşteri konaklama listeleri, resepsiyondaki vergi levhası,
katlardaki vergi levhaları vb. herşey tamam. Bula bula, ne buldular biliyor
musunuz? Havuzun yanındaki barda asılı vergi levhası uçmuş. Niye asılı değilmiş.
Kes cezayı. Oysa aynı levhadan, otelin her yerinde asılı. Bu levhaların hepsi de
birbirinin aynı.
Amaç üzüm mü yemek yoksa bağı yakıp bağcıyı da boğmak mı? Devletin bence buna
karar vermesi lazım.
Bu zihniyet ile Devlet yakında vergi toplayacak mükellefi de bulamayacak. Çünkü
biz artık şirket olarak yeni yapacağımız yatırımları tekrar gözden geçirmeye
başladık. ‘Niye bu kadar insan çalıştıralım da, bu risklere girelim’ diye
düşünüyoruz. Biz aferin beklerken, yapılan muamele çok ağır gelmektedir. Yabancı
ortalıklı bir şirketiz, bunları yurtdışına anlatamıyoruz, çünkü anlamıyorlar.
Hayal bile edemiyorlar. Biz bu kafa ile daha çok yabancı sermaye bekleriz.’
Ne dersiniz, ekleyecek fazla bir şey yok galiba!..
İktisadi Dayanışma Gazetecilik
Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|