|
Zirvede yatırım indirimi çatlağı
Zirvede yatırım indirimi çatlağı
Şükrü Kızılot - skizilot@yaklasim.com - 22
Mart 2006 Çarşamba - Hürriyet
YATIRIMIN indiriminin kaldırılması ile ilgili tartışmalar, zirveye de sıçradı.
Vergi Konseyi Başkanı, Maliye Bakanı’na özel bir yazı göndererek "Yatırım
indirimi müessesesinin, vergi sisteminden çıkarılması sırasında yapılan
düzenlemelerin, müktesep (yani kazanılmış) hakların korunmasında, zafiyetler
içerdiğine, bu konuda Anayasa’ya aykırılık iddiasına ve ihtilaflar
doğabileceğine" dikkati çekti ve konunun bir kez daha değerlendirilmesi
amacıyla, bir bilgi notu takdim etti.
OLAY NEYDİ?
Türk vergi sisteminde, 1963 yılından bu yana başarı ile uygulanan ve yatırım
yapmayı teşvik eden "yatırım indirimi" adlı bir vergi avantajı var.
Yatırım indiriminin son uygulamasına göre, 100 birimlik yatırım yapan, 40 birim
kazancına kadar, kurumlar vergisi ödemiyor. Örneğin; 2005 yılında 50 milyon
YTL’lik yatırım yapan bir şirket, 20 milyon YTL’ye kadar olan kazancı için hiç
vergi ödemiyor. Bu da şirketin 5-6 yıl duruma göre 8-10 yıl hiç vergi ödememesi
anlamına geliyor.
Yeni kurumlar vergisi tasarısı ile yatırım indirimi bütünüyle kaldırılıyor.
İndirilemeyen yatırım indirimi tutarı için de 2006, 2007 ve 2008 yılları için
"üç yıl süre" veriliyor. İzleyen yılda, olaya son verilerek, kazanılmış hak
yatırımcıların elinden alınıyor.
KONSEYİN UYARISI
Vergi Konseyi Başkanı’nın, Maliye Bakanı’na hitaben yazdığı not, özetle
aşağıdaki gibi.
"Yapılacak bu düzenleme çeşitli yönleriyle Anayasa’ya aykırılıklar içermektedir.
Mevcut düzenleme aynen kanunlaştığı takdirde, hesaplanacak yatırım indirimi
tutarının sadece 2006, 2007 ve 2008 yıllarına ait kazançlardan
indirilebileceğine dair hüküm daha önceden yatırım indirimi ile ilgili mevzuat
kapsamında daha uzun sürelerle bu hakları kullanma hakkını kazananların mağdur
edilmesine sebep olmaktadır. Zira Anayasamızdaki temel hükümlerden olan hukuk
devleti olma özelliği, kişilerin daha önceki dönemlerde hukuken kazandıkları
hakların daha sonra mevzuatta değişiklik yapılsa bile korunmasını
gerektirmektedir. Bu konuda süreler de dahil olmak üzere, bu hakların
kullanılmasına engel olucu düzenlemeler yapılamaz.
Bu durum, birçok ulusal ve uluslar arası yargı kararında belirlendiği gibi,
doktrinde ve uluslar arası hukuk sistemlerinde de mutlak surette kabul
edilmektedir. Özellikle vergiler bakımından geriye yürümezlik ilkesi hukuk
güvenliğinin temel şartlarındandır. Bu konudaki Anayasa Mahkemesi ve Danıştay
İçtihadları Birleştirme Kararları da geriye yürümeyi kabul etmemektedir.
Kazanılmış haklar bakımından yeni bir düzenleme çıkarıldığında kazanılmış
hakları olumsuz olarak etkiliyorsa, bu düzenleme geriye yürüyor demektir. Bu
durum bir hukuk devletinde kabul edilemez.
Yatırım indirimi ile ilgili yeni getirilecek düzenleme de, yukarıdaki çerçevede
açıkça Anayasa’da yer alan temel ilkelere aykırı olduğundan, Anayasa’ya
aykırılık oluşturmaktadır. Tasarı bu haliyle kanunlaşırsa, telafisi mümkün
olmayan zararlar doğuracak, çok sayıda dava açılmasına ve Anayasa Mahkemesi’ne
başvurulmasına ve herşeyden önemlisi, ciddi bir itibar kaybına sebep olacaktır.
Bütün bu sebeplerle, mevcut düzenlemenin gözden geçirilerek, yeniden
düzenlenmesinde fayda vardır."
Yatırım indirimi ile ilgili olarak, daha önce bu köşede ısrarla dikkati
çektiğimiz, "kazanılmış hakların elden alınmasının Anayasa’ya aykırı olduğu"
görüşünü, Vergi Konseyi’nin de benimseyip savunması ve bu konuda hukuktan yana
bir tavır alması, sevindirici bir gelişme...
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|
