|
BİZE GÖRE
Zayi olan malların mağdurlarına vergi
işkencesi ve bir öneri
Veysi Seviğ - 17 Mayıs 2006 Çarşamba - Dünya
Katma Değer Vergisi Yasası'nın 30/c maddesi hükmü uyarınca "Deprem, sel felaketi
ve Maliye Bakanlığı'nın yangın sebebiyle mücbir sebep ilan ettiği yerlerdeki
yangın sonucu zayi olanlar hariç olmak üzere, zayi olan mallara ait katma değer
vergisi" vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinin bu
sefer zayi olduğu ayla ilgili katma değer vergisi beyannamesi ile beyan edilerek
ödenmesi gerekmektedir.
Yasa maddesinde yer alan "deprem, sel felaketi ve Maliye Bakanlığı'nın yangın
sebebiyle mücbir sebep ilan ettiği yerlerdeki yangın sonucu zayi olan mallara
ait katma değer vergisi" indirim konusu yapılabilmektedir. Böyle bir durumun
varlığı halinde Maliye Bakanlığı mücbir sebep ilan etmekte ve dolayısıyla da
özellikle daha önce indirim konusu yapılan mallarla ilgili olarak indirim konusu
yapılan katma değer vergisinin yaşanan felaket sonrası ödenmesi mecburiyeti
gündeme gelmemektedir. Konuya ilişkin olarak köşemize ulaşan bir mektubu aşağıya
aktararak konunun yarattığı sorunu bir defa daha yetkililerin dikkatine sunmayı
düşündük.
Söz konusu mektubun ilgili bölümleri aynen aşağıya alınmış bulunmaktadır. Şöyle
ki;
"Zayi kelimesi sözlük anlamı itibariyle kaybolma, yitirme, çalınma gibi anlamlar
ifade etmektedir.
Ancak KDV Kanunu'nun 30'uncu maddesinin (c) bendi malların çürümesi, bozulması,
miadlı malların imhası, işyerlerinde meydana gelen yangın sonucu malların
yanması, terör nedeniyle işyerindeki malların zarar görmesi gibi aklınıza ne
gelirse zayi olarak değerlendirmektedir.
Vergilendirmede emniyeti sağlamak ve malların zayi olduğu gerekçesi ile
yaratılacak vergi kaybını önlemek amacıyla düzenlenmiş bu bent amacını fazlaca
aşmış gözükmekte ve işyeri yangını, su baskını gibi felaket geçirmiş mağdurlar
meydana getirmektedir. Bunlara terör nedeniyle işyeri talan edilmiş mükellefleri
de dahil edebiliriz.
Diyelim ki işyerinizde yangın çıktı, makineleriniz yandı, hasar gördü,
iplikleriniz yandı, tükendi; kumaşlarınız vardı büyük kısmı yandı, yangın
söndürme sırasında doğal olarak ıslandı neticede deforme oldu, bir kenara
ayırdınız acaba değerlendirebilir miyiz diye...
İtfaiye raporları, polis tutanakları, geçmiş olsun dilekleri derken iş geliyor
muhasebe yönüne, işyerinde ölçümler, sayımlar, tartmalar derken zarar rakamları
ortaya çıkıyor, bunları muhasebeye kayıtlara intikal ettirmek için takdir
komisyonundan bir nevi onay alıyorsunuz ve zararı sineye çekip yaşam ve
çalışmalar devam ediyor deyip işinize dört elle sarılıyorsunuz.
İçiniz yandığı için örnek olarak ipliği aldık, daha önce ödediğimiz KDV'yi eğer
satışlardan aldığımız KDV'den indirim yapmış isek, şimdi devlete ödememiz
gerekiyor. Çünkü kanun böyle.
Peki vergi emniyetini sağlıyorum derken böyle bir felaket karşısında ikinci bir
KDV alınmıyor mu?
Suiistimallerin olmaması için gerekli düzenlemeler yapılsın. Hatta suiistimalin
olması halinde ceza kat kat artırılsın.
Sizlere yangında zarar gören mükellefin feryadı olarak sesleniyoruz.
Yazımızın konusunu teşkil eden 30/c maddesine ekleme yapıldı. Bu nedir? Maliye
Bakanlığı'nca mücbir sebep ilan ettiği yerlerdeki yangın sonucu yanmış olacak.
Yani o ilçe mi yansın, o il mi yansın?
Başına gelen iyi bilir ki özellikle işyeri yangınlarında olsun mesken
yangınlarında olsun komşuya geçmemesi için azami gayret gösterilir. Bir yer
zaten yanıyor ise tabii ki onu söndürme çalışması devam eder, ancak önemli bir
bölümü de etrafa sıçramasını önlemek için itfaiye teşkilatı cansiperane çalışır.
Oysa bizim yasamızdaki değişiklik ne diyor; o il veya ilçe yanacak Maliye
Bakanlığı da o yerde mücbir sebep ilan edecek.
Acaba KDV Kanunu'nun 30/c maddesi aşağıdaki şekilde düzenlenemez mi?
Deprem, sel felaketi, yangın ve terör nedeniyle zayi olanlar (Takdir Komisyonu
kararı ile) çürüme, bozulma veya kullanım süresinin geçmesi (Takdir Komisyonu
veya YMM huzurunda) gibi nedenlerle imha edilenler hariç olmak üzere; irade
dahilinde oluşan nedenlerle zayi olanlar ve çalınan mallara ait katma değer
vergisi indirim konusu yapılamaz.
Böyle bir düzenleme uygulamada birçok sorunun çözülmesine yardımcı olacaktır.
Yukarıya aktarmış olduğumuz konu birçok felaketzedenin konusudur. Ancak bu
konuda ortaya çıkan duraksamaların bazı hallerde mukteza (özelge) yolu ile
giderilmesi sağlanmaktadır. Ancak konunun özelliği dikkate alınarak özellikle
yaşanan münferit su baskını, yangın veya terör nedeniyle zayi olan malların
katma değer vergisini mağdur durumda olanlara ikinci defa ödeten yasa maddesinin
değiştirilmesinde kanımızca da yarar vardır.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|