Nezih Demirkent, beş yıl önce-beş yıl sonra

 

10.02.2006

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

BİZE GÖRE

Nezih Demirkent, beş yıl önce-beş yıl sonra

Veysi Seviğ - 10 Şubat 2006 Cuma - Dünya


Bugün DÜNYA Ekonomi-Politika'nın kurucusu Nezih Demirkent'in ebediyete intikalinden bu yana beş yıl geçti. Hafta başında sevgili eşi Türkiye ve Anadolu sevdalısı Prof. Dr. Işın Demirkent'i de Nezih Ağabey'in yanına uğurladık.

Basın dünyasının duayeni ile bilim dünyasının istisnai bir insanı olan Işın Demirkent bugün aramızda fiziken yoklar, ancak her ikisi de bizim için her vakit var olacaklar ve belleğimizde yaşamlarını sürdüreceklerdir.

Nezih Ağabey, ileriyi gören ve olayları belli bir süre düşünce süzgecinden geçirerek değerlendiren farklı bir kişiliğe sahipti.

Günümüzde karşılaştığımız sorunların birçoğunu düşünce süzgecinden geçirerek değerlendiren farklı bir kişiliğe sahipti.

Günümüzde karşılaştığımız sorunların birçoğunu yıllar öncesinde gündeme taşımış ve tartışmaya açmıştır.

Örneğin günümüzde sayfalar dolusu açıklamalara ve rakamsal verilere boğularak yapılan değerlendirmeleri Nezih Ağabey çok basite indirgeyerek çok net bir biçimde özetleyebilirdi. Bundan tam 24 yıl önce baş yazısında değindiği bir konu bugünün en önemli sorunu haline gelmiştir.

Ona göre; "İhracat artışının yavaşlamasına ilişkin resmi tahminler de büyüme hızının yavaşlaması dikkate" alınmaması hatalıdır. (DÜNYA, 10 Şubat 1982)

Bu uyarı 24 yıl öncesinde yapılmıştır. Ancak ülkemizde yeterince dikkate alınmamıştır. Bu uyarısının başlığı ise "İhracat artışı ve sürekliliği"dir.

Nezih Ağabey'in başyazıları çok geniş bir kültür yelpazesinin ve dünya görüşünün adeta tablosu daha açıkçası belli bir çerçevede özeti gibiydi.

Bir başka açıdan diğer bir yazısında "İstanbul gibi büyük bir şehrin her gün kanlı bir olaya tanık olmasını görmemezlikten gelmek mümkün değildir. Bu şehirdeki bütün kamu görevlileri ile muhtarlardan ev halkına kadar herkese çok önemli görevler düşmektedir. En azından kimin nerede olduğunu tespit gibi bir sorumluluğumuz da vardır" diyerek yapmış olduğu uyarıyı bugün gözardı etmek mümkün müdür? (DÜNYA, 10 Şubat 1992)

Nezih Ağabey, Anadolu'ya gönül vermiş bir kişi idi. Onun yapmış olduğu Anadolu gezilerinde rahmetli Fasih İnal ile bu satırların yazarı olarak ben devamlı olarak yer alırdık. Onun Anadolu sevdasını kendi aramızda şimdi hatırlayamadığım kadar çok ve ayrıntılı olarak hayranlığımızı belirterek tartışırdık.

O bir sporcu idi. Türk halkının bir gün "Olimpiyat"ı yaşayacağını, meşalesinin aydınlığını göreceğini düşünür, bunun için yapılması gerekenleri kendine özgü bir biçimde anlatmaya çalışırdı.

Bugün onun tarafından Anadolu'ya açılan basın yolu ticaret ve sanayi kesiminin mümtaz ve saygıdeğer temsilcileri tarafından yapılacak toplantıda bir defa daha değerlendirilmek suretiyle tartışılacaktır.

Onun hayalinde her yönü ile gelişmiş, güçlü bir ekonomik yapıya, tekelleşmemiş bir medyaya, cumhuriyet ilkelerine bağlı bir dünya ülkesi Türkiye vardı.

Sabahın erken saatlerinde çalışma masasındaki günlük gazeteleri inanılmaz bir çabuklukla ve dikkatle gözden geçirir, kendisince önemli bulduğu konuları, yine kendisine yakın hissettiği kişilerce tartışırdı.

Dikkatini çeken yazı başlıklarını en küçük ayrıntısına kadar hatırlar ve tartışmaya açar, bizler ise bilahare söz konusu yazılara baktığımızda hayretle kendisinin bize aktardığı konu başlıklarının virgülüne kadar aynı olduğunu görürdük.

1986 yılında geçirmiş bulunduğum ağır trafik kazasında bir hafta kadar yoğun bakımda kaldıktan sonra gözümü açtığımda karşımda onu gördüğüm vakit hayata döndüğümü anlamıştım. Onun bana bakan gözleri hayata döndüğümü müjdeliyordu.

Bay ve Bayan Demirkent'i kırk yılı aşkın süredir tanımanın büyük hazzını yaşıyorum. Geçen yıl yazmış olduğum bir yazı nedeniyle Işın Hoca'nın telefonla arayarak memnuniyetini ifade etmesi ise benim hayatta aldığım en büyük ödül olmuştur.

Prof. Dr. Işın Demirkent'in bana imzalayarak okumamı önerdiği "Niketas Khoniates'in Historia'sı (1195-1206) İstanbul'un Haçlılar Tarafından Zaptı ve Yağmalanması" başlıklı eseri, bir bilim insanının gücünü göstermektedir. Ülkemizde çok önemli bir yeri olan tarım uzmanı ve gazetemiz yazarı Ali Ekber Yıldırım'ın aktarımından da anlaşılacağı üzere Işın Hoca da Anadolu sevdalısıdır. O da eşi gibi Anadolu'nun bereketini dikkate alarak tarımın yok edilmesinden rahatsızlık duymuştur. (Ali Ekber Yıldırım, "Işın ve Nezih Demirkent Anadolu Sevdalıları", 08.02.2006, DÜNYA)

Dünya; bugün 50 binin üzerinde basımı ve dağıtımı ile Avrupa Birliği ülkeleri içinde dahi dikkatleri üzerinde toplayan, güvenilir, bağımsız ve tarafsız bir yayın organıdır. İnanıyorum ki, onların mirası bu özelliğini koruyacaktır.

DÜNYA Ekonomi-Politika'yı bizlere kazandıran Anadolu sevdalıları olarak yüreklerini birleştiren Demirkent çiftine tekrar Tanrı'dan rahmet diliyorum.

Nur içinde yatsınlar.

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30

 

Veysi Seviğ

 

Okunma: 771

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Nezih Demirkent, beş yıl önce-beş yıl sonra