Taksi sahipleri ile sürücülerinin vergisel durumu

 

15.06.2006

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

BİZE GÖRE

Taksi sahipleri ile sürücülerinin vergisel durumu

Veysi Seviğ - 15 Haziran 2006 Perşembe - Dünya

Ülkemizde taksi plakası veya plakalı taksi kiralama işi giderek yaygınlaşmaktadır. Ancak buna karşılık sahibi bulundukları taksi plakasını veyahut da plakalı taksiyi kiraya verenler, elde ettikleri kira gelirlerini beyan etmedikleri gibi, taksi plakasını kiralayan ve günlük maişetlerini taksi sürücülüğü yaparak sağlayanların sosyal güvencesi de bulunmamaktadır. Dolayısıyla, taksi şoförü olarak tanımlananların bazılarında sağlık sorunları bulunmasına rağmen herhangi bir biçimde tedavi edilmemektedirler.

Günlük yaşamda vazgeçilmez bir görev ifa edenlerin böylesine denetimsiz bir ortamda ve daha çok plaka sahiplerine pay aktarmaya yönelik bir sistem aracı olarak çalışmalarına adeta göz yumulmaktadır.

İstanbul ilinde bir taksinin 12 saatlik kiralanması ücreti 50-55 YTL'dir. Bir taksi günde iki ayrı kişiye kiralanmakta veya yarım gün kiralanarak yarım günde taksinin sahibi mesleki faaliyetini sürdürmektedir.

Hürriyet Gazetesi'nde yer alan bir bilgiye göre, "Günlük yöntemiyle kiralanan plakalarda, iki vardiya çalışan sürücüler 100 YTL ödüyor. Geri kalan, sürücülerin günlük hasılatı oluyor. Plaka sahibinin aylık kazancı 3 bin YTL'yi yıllık getirisi de 30 bin YTL'yi buluyor. Aracın yakıt, bakım, hasar ve trafik cezası masraflarını da şoförler karşılıyor." (11.06.2006 "Tüketicinin Erkan Abisi")

Gerçekte İstanbul'da taksiler sabah saat 04 ila 16.00 arası ve 16.00-04.00 arası olmak üzere iki vardiya halinde kiralanmaktadır. Bazı hallerde saat 16.00'da taksiyi kiralayanların saat 24.00'te taksiyi mal sahibine teslim etmeleri öngörülmektedir.

Söz konusu taksiyi kiralayan sürücüler, taksinin kendilerinde kaldığı süre içinde ortaya çıkan kaza, bozulma gibi nedenlerden sorumlu tutulmakta, süre dolumunda da taksiyi LPG veya akaryakıtı depo dolu olarak mal sahibine veyahut da diğer sürücüye teslim etmektedirler.

Mal sahipleri sadece plaka veyahut da plaka-araç kira bedelini almaktadırlar.

Plakalı taksilerin bu nedenle yenilenmesi plaka sahipleri için herhangi bir anlam oluşturmamakta, hatta böyle bir olay ayrı bir masraf kapısı olarak kabul edilmektedir.

Taksi sürücülerinin taksi sahipleri ile buluşması daha çok hemşehrililik bağları ile olmaktadır. Bu bağlamda taksi sürücülerinin herhangi bir biçimde sağlık muayenesinden geçmeleri veyahut da çalıştıkları bölgeyi bilip bilmemeleri sorun yaratmamaktadır.

Dolayısıyla günümüzde İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde taksiye binip beni filanca yere götürür müsünüz şeklindeki isteminiz çoğu kez gideceğiniz yerin sizin tarafınızdan tarif edilmesi şeklinde yanıtlanmaktadır.

Taksi sürücülerinin mesleklerini ifa ederken hiçbir güvenceleri yoktur. Bu durum, zaman zaman söz konusu meslek sahiplerinin canları pahasına göz ardı edilmektedir. Bir başka açıdan ülkemizde taksi sürücülüğü her nedense bir meslek olarak kabul edilmemekte, bu nedenle de taksi şoförlerine yönelik olarak girişilen kıyım harekatına yetkililer seyirci kalmayı tercih etmektedirler.

Oysa; gerçekte taksi sürücülüğü ciddi bir meslektir. Çocuklarımızı okula taşıyan, çoğu kez hastalarımızı sağlık merkezlerine ve hastanelere yetiştiren, işimize gidebilmek için zaman zaman gecikerek çağırdığımız bu insanlar, kiraladıkları taksinin kira bedelini ödeyebilmek ve kira bedelinden arta kalan bir miktarını da kendi geçimi için ayırmaya çalışan, uykusundan ve hatta yaşamından fedakarlık yaparak, mesleğini her türlü güvenceden yoksun bir biçimde sürdürebilmek çabasındadırlar.

Ancak; herhangi bir şekilde taksi plakası sahibi olanlar, taksi plakalarının artık bir servet olma özelliği yanında ayda yaklaşık 2.500 ila 3.000 YTL arasında vergisiz bir kazanç sağlamaktadırlar.

Buna karşılık taksi sürücülerinin belli bir bölümü mesleklerini gereği gibi sürdürürken, yine bir bölümü mesleki ve çalıştıkları bölge ile ilgili yeterli bilgi sahibi olmadan rastgele bu işi yapma cüretini göstermektedirler.

Sosyal güvenlik açısından da herhangi bir güvencesi bulunmayan sürücülerin içinde bulundukları bu durumla hiçbir makam ilgilenmemektedir.

Taksi sürücülerine karşı bu kadar ilgisiz kalan bir idare, aynı zamanda plaka sahiplerinin oturdukları yerde ayda 2.500 İla 3.000 YTL arasında vergi dışı kazanç elde etmelerine de seyirci kalmayı tercih etmektedir.

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30

 

Veysi Seviğ

 

Okunma: 1877

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Taksi sahipleri ile sürücülerinin vergisel durumu