Yüksek tutulan tevkifat oranları

 

21.06.2006

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

BİZE GÖRE

Yüksek tutulan tevkifat oranları

Veysi Seviğ - 21 Haziran 2006 Çarşamba - Dünya

Gelir Vergisi Yasası'nın 75/1 maddesi uyarınca her nevi hisse senetlerinin kâr payları ile kurucu hisse senetleri ve diğer intifa hisse senetlerine verilen kâr payları ve pay sahiplerine hazırlık dönemi için faiz olarak veya başka adlarla yapılan her türlü ödemeler menkul sermaye iradı olarak kabul edilmiş bulunmaktadır.

Diğer yandan yasal düzenleme gereği olarak limited şirket ortaklarının ve komandit şirketlerde komanditerlerin kâr payları ile kooperatiflerin dağıttığı kazançlar da aynı paralelde kâr dağıtımı olarak kabul edilmiştir. Ancak; kooperatiflerin ortakları ile yaptıkları işlemlerden doğan kazançlarını ortaklara kooperatifle yaptıkları işlemler oranında dağıtımı (risturnlar) ise menkul sermaye iradı sayılmamaktadır.

Bilindiği üzere Gelir Vergisi Yasası'nın 94'üncü maddesinin birinci fıkrasının 6/b-i numaralı bendi uyarınca kâr payı dağıtımları üzerinden yüzde 10 oranında tevkifat yapılmaktadır.

Söz konusu stopaj uygulaması kurum kazancı vergiden bağışık tutulmuş olsa bile yapılmaktadır. Bu bağlamda kurum kazancı vergiden bağışık olsun veya olmasın bütün kurum kazançları üzerinden tevkifat yapılması kârın ortaklara dağıtımı aşamasında olmaktadır.

Kurumlardan elde edilen kâr payları menkul sermaye olarak değerlendirilirken, bu tür iratların beyanı ile ilgili bir başka düzenleme de Gelir Vergisi Yasası'nın 21/2'nci maddesinde yapılmıştır. Bu düzenlemeye göre gerçek kişilerin tam yükümlü kurumlardan almış oldukları kâr paylarının yarısı gelir vergisinden bağışık tutulmuştur. Bu bağışıklıktan kurumların yönetim kurulu başkan ve üyeleri de yararlanabilmektedir.

Bu hüküm uyarınca, bir anonim şirketten örneğin brüt 40.000 YTL kâr payı alacak olan bir kişiye ödenecek miktar, stopajdan sonra (40.000 , 40.000 x yüzde 10 =) 36.000 YTL'dir. Bu kişi elde etmiş bulunduğu kâr payının önce brüt tutarını bulacak ve sonra yarısını hesaplayacaktır.

Bir başka yasal düzenleme gereği olarak bu tür menkul sermaye iratları eğer Gelir Vergisi Yasası'nın 103'üncü maddesinde yazılı tarifenin ikinci diliminde yer alan tutarı aşmıyorsa beyan edilmemektedir (Gelir Vergisi Yasası Madde: 86/1-b).

2006 yılında bu rakam 18.000 YTL olarak belirlenmiş bulunmaktadır.

Yukârıda örnek olarak verilen kişinin 2006 yılında elde etmiş bulunduğu brüt menkul sermaye iradı 40.000 YTL olduğuna göre bu miktarın yarısı 18.000 YTL'yi geçtiği için bu gelirini yıllık beyanname ile beyan etmesi gerekmektedir.

Hal böyle olunca beyan edilecek miktar brüt miktarın yarısı olan 20.000 TL'dir. Bu miktarın beyanname üzerinde hesaplanacak olan gelir vergisi ise 3.790 YTL olacaktır.

Oysa söz konusu kişi (yükümlü) bu gelirini elde ederken kendisinden Gelir Vergisi Yasası'nın 94/b-2 maddesi uyarınca yüzde 10 oranında (40.000 x 0.10=) 4.000 YTL gelir vergisi kesildiğinden, bu miktar beyan edilecek matrah üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilecektir.

Dolayısıyla söz konusu yükümlü kendisinden stopaj yolu ile alınan verginin bu durumda 3.790 YTL'sini mahsup edebilecek, geriye kalan vergi alacağını ise başka vergi borçlarına mahsup edebilecektir.

Bu durumda şirketlerden kâr payı alanların bazıları ve kanımızca büyük bir bölümü kurumdan kesinti suretiyle alınan gelir vergisi nedeniyle alacaklı durumda kalabileceklerdir.

Geçtiğimiz 2005 yılında gelir vergisi yükümlülerine uygulanan vergi tarifesi ücretliler hariç, yüzde yirmiden başladığı için yüzde 22 oranında yapılan tevkifatın belli bir gelir düzeyinden sonra hesaplanacak olan vergiden mahsubu mümkün olabilirken, bu yıl gelir vergisi tarifesi başlangıç vergi oranı yüzde 20'den yüzde 15'e çekilmiş olmasına rağmen tevkifat oranlarında herhangi bir değişiklik yapılmadığı için olayımızdan da anlaşılacağı üzere elde ettikleri kâr paylarını beyan edenlerin bir bölümü vergi idaresinden alacaklı hale gelebileceklerdir.

Benzer bir uygulama ticari amaçlı kiraya verilen gayrimenkullerden sağlanan kira gelirlerinde de mevcut bulunmaktadır.

Ayrıca serbest meslek erbabına ticari ve mesleki kazanç sahibi gelir vergisi yükümlüleri ile kurumların yapmış oldukları ödemelerden yüzde 22 oranında gelir vergisi kesintisi yapıldığı için bu tablonun benzerine serbest meslek erbabı nezdinde de rastlanabilecektir.

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30

 

Veysi Seviğ

 

Okunma: 787

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Yüksek tutulan tevkifat oranları