Yıllara yaygın inşaat ve onarım işleri

 

16.08.2006

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

BİZE GÖRE

Yıllara yaygın inşaat ve onarım işleri

Veysi Seviğ - 16 Ağustos 2006 Çarşamba - Dünya

Gelir Vergisi Yasası'nın 42'nci maddesi uyarınca birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarma işlerinde kâr ve zarar işin bittiği yıl kârı olarak tespit edilir ve tamamı o yılın geliri sayılarak, işin bittiği yıl beyannamesinde gösterilir.

Buna göre; bir yıldan fazla süren herhangi bir inşaat ve onarma işine ait kâr veya zararın işin bittiği yıl beyan edilebilmesi için;

- İş, inşaat ve onarım işi olmalıdır. Yasal düzenleme gereği dekapaj işleri de inşaat işi olarak kabul edilmektedir.

- İnşaat ve onarım işi başkalarının hesabına ve taahhüde bağlı olarak yapılmalıdır.

- İnşaat ve onarım işi birden fazla takvim yılına sirayet etmelidir. Burada söz konusu olan dönem 12 aylık takvim yılı değildir. Örneğin taahhüde bağlı olarak yapılan bir inşaat işi 5.12.2006 tarihinde başlar, 23.3.2007 tarihinde sona ererse bu takdirde söz konusu işle ilgili kâr veya zarar 2007 yılına ait olacaktır.

Yıllara yaygın inşaat ve onarma işlerinde hasılat ve giderlerin ayrı bir defterde veyahut da tutulan defterin ayrı sayfalarında izlenmek zorundadır. Her hangi bir kurum veya kuruluşun veyahut da mükellefin birden fazla inşaat ve onarım işi varsa bu takdirde her iş için ayrı ayrı defter tutması veya bu işlerini tutmakta bulunduğu defterin ayrı sayfalarında izlemesi gerekmektedir.

Gerçekte; yıllara yaygın olarak yapılan inşaat ve onarım işlerinde yapılan işin sonucunu daha açıkçası kâr veya zararını işin sonunda (bitiminde) tespit etmek vergisel açıdan daha doğru bir yaklaşımdır. Çünkü işin başında bu gibi işlerde belli bir avans alınabilmekte, bilahare harcamalar yapılmakta, yine işin ara kesitlerinde yapılan işle uyumlu ödemeler olmakta ve dolayısıyla işin gerçek anlamda ekonomik açıdan bitimden önce sonucunu belirlemek zorlaşmaktadır.

İşin bitimi üstlenilen işin niteliğine göre farklı biçimlerde tespit edilebilmektedir. Bu bağlamda "inşaat ve onarma işlerinde geçici ve kesin kabul usulüne tabi olan hallerde geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın idarece onaylandığı tarih, diğer hallerde işin fiilen tamamlandığı veya fiilen bırakıldığı tarih bitim tarihi olarak kabul edilmektedir. (Gelir Vergisi Yasası Madde: 44)

Bitim tarihinden sonra bu işlerle ilgili olarak yapılan giderler ve her ne nam ile olursa olsun elde edilen hasılat, bu giderlerin yapıldığı veya hasılatın elde edildiği yılın kâr veya zararının tespitinde dikkate alınmaktadır.

Uygulamada özellikle kamuya yönelik olarak yapılan inşaat ve taahhüt işlerinde işin bitimi ile ilgili geçici kabul tutanağının idarece onaylanmasına karşılık gerekli ödemelerin zamanında yapılmadığı görülmektedir. Böyle bir durumda yapılan işe ait "hasılat" elde edilmeden sonuca yönelik beyanın yapılması zorunluluğu yıllara yaygın inşaat ve onarım işi yapanları zor durumda bırakabilmektedir.

Her ne kadar ticari kazancın tespitinde tahakkuk esası geçerli ise de, yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinde yapılan işlerin ekonomik boyutu dikkate alındığında, ödemelerin süresi içersinde yapılmaması veyahut da yapılamaması durumunda işi yüklenenin karşılaşacağı vergisel olayları kendi imkanları ile üstlenmesi zannedildiği kadarıyla kolay olmamaktadır.

Yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinde yasal düzenleme gereği yapılan istihkak yani hakediş ödemeleri stopaja (vergi tevkifatına) tabidir. Bu bağlamda taahhüt konusu yıllara yaygın inşaat ve onarma işlerinde tevkifat oranı yüzde 5 olarak uygulanmaktadır.

Stopaj oranının Bakanlar Kurulu kararı ile yüzde 5 olarak belirlenmiş olması ve bu oranın yıllara yaygın inşaat ve onarım işi ile uğraşanlara yapılan hak ediş bedelleri üzerinden kesinti suretiyle alınması bir anlamda peşin vergilendirme niteliğinde olmaktadır.

Gelir Vergisi Yasası'nın yeniden yazılımı aşamasında yıllara yaygın inşaat ve onarım işleri ile ilgili mevcut düzenlemelerin değiştirilmesine yönelik bazı çalışmaların bulunduğu konusu zaman zaman basına yansımaktadır. Ancak; konuya ilişkin mevcut düzenlemenin tamamen değiştirilmesi yerine uygulamada sorun yaratan yönlerinin dikkate alınması kanımızca daha uygun olacaktır. Kaldı ki; bu alanda yapılan hakedişler üzerinde hesaplanan vergi tevkifatı yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinde sonucun olumlu veya olumsuz olmasını dikkate almayan ve tam anlamı ile hasılatı vergilendiren bir özel rejim olarak kabul edilmeli ve hatta tevkifat oranı düşürülmelidir.

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30

 

Veysi Seviğ

 

Okunma: 1195

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Yıllara yaygın inşaat ve onarım işleri