Dar mükellefler gayrimaddi hak ödemelerinde stopaj

 

11.12.2006

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

BİZE GÖRE

Dar mükellefler gayrimaddi hak ödemelerinde stopaj

Veysi Seviğ - 11 Aralık 2006 Pazartesi - Dünya

Kurumlar Vergisi Yasası'nın 30'uncu maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereği olarak dar mükellefiyete tabi kurumlara; "Ticari veya zirai kazanca dahil olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayrimaddi hakların satış, devir ve temlik karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden" yüzde 15 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılır.

Yasal düzenleme gereği Bakanlar Kurulu vergi kesintisi oranlarını, gelir unsurları veya faaliyet konuları itibariyle ayrı ayrı belirlemeye, sıfıra kadar indirmeye veya belirtilen oranın bir katına kadar artırmaya yetkilidir.

Bu bağlamda yapılacak kesintilerde kazanç ve iratlar gayrisafi tutarları üzerinden dikkate alınır. Bu bağlamda kesilmesi gereken verginin ödemeyi yapan tarafından üstlenilmesi halinde vergi kesintisi, fiilen ödenen tutar ile ödemeyi yapanın yüklendiği verginin toplamı üzerinden hesaplanmaktadır.

Dar mükellefler için öngörülen ve Kurumlar Vergisi Yasası'nın 30'uncu maddesinde "Dar mükellefiyette vergi kesintisi" ile ilgili uygulamada dar mükellefiyet kanuni ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye'de bulunmayan kurumlar için geçerli olacaktır.

Bilindiği üzere kanuni merkez; vergiye tabi kurumların kuruluş kanunlarında, tüzüklerinde ve ana sözleşmelerinde veya benzeri nitelikteki belgelerinde gösterilen merkezdir. İş merkezi ise iş bakımından işlemlerin toplandığı ve yönetildiği merkezdir.

Kurumlar Vergisi Yasası'nın 30'uncu maddesi ile yapılan düzenleme gereği kanuni ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye'de bulunmayan mükellefler yalnızca Türkiye'de elde ettikleri kazançlar üzerinden vergilendirmekte olup, bu kurumların eğer Türkiye'de şube ya da temsilcisi varsa verginin ödenmesinden bunlar sorumlu tutulmaktadır.

Yurtdışındaki firmanın Türkiye'de temsilci bulundurmadan mal ve hizmeti kendisinin satması halinde de bu kurumun dar mükellef olma özelliği değişmeyecek, dolayısıyla verginin ödenmesinden mal veya hizmeti alan kurum sorumlu tutulacaktır.

Kurumlar Vergisi Yasası'nın "Muhtasar Beyanname" başlığını taşıyan 31'inci maddesine göre; "30'uncu madde gereğince vergi kesintisi yapmak zorunda olanlar, vergiyi ödemenin veya tahakkukun yapıldığı yer itibariyle bağlı oldukları vergi dairesine muhtasar beyanname ile bildirmek" zorundadırlar.

Tüm bu bilgiler ışığında tevkifat yapılması bakımından dar mükellef kurumun Türkiye'de ticari ve zirai bir faaliyetinin olup olmaması ve stopaj (vergi tevkifatı) konusu kazanç ve irat unsurunun bu faaliyetler çerçevesinde elde edilip edilmemesinin önemi bulunmamakta, kazanç unsurunun hangi gelir grubuna girdiği önem taşımaktadır. Bir başka anlatımla Kurumlar Vergisi Yasası'nın 30'uncu maddesi uyarınca tevkifat yapılabilmesi için dar mükellef kurumlara anılan maddede sayılan nitelikteki kazanç ve iratların ödenmesi yeterli olmaktadır.

Ticari faaliyetin gerçekleştirilmesine yönelik olsa bile yurtdışındaki firmalarda gayrimaddi hak bedeli olarak yapılan ödemeler Kurumlar Vergisi Yasası'nın 30'uncu maddesi kapsamında vergi kesintisine tabi tutulacaktır.

Bu bağlamda yapılacak gayrimaddi hak ödemeleri 2003/6375 sayılı Bakanlar Kurulu kararı uyarınca gayrisafi tutarları üzerinden yüzde 25 oranında tevkifata (kesintiye) tabi tutulacaktır.

Ancak tevkifat hesaplaması yapılırken diğer ülkelerle yapılan çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarındaki oranların da dikkate alınması gerekmektedir.

Kurumlar Vergisi Yasası'nın 30'uncu maddesi hükmü çerçevesinde vergi kesintisi yapanlar, yaptıkları vergi kesintilerini kayıt ve hesaplarında ayrı olarak göstermek zorundadırlar. Bu zorunluluk nedeniyle konuya ilişkin olarak muhasebe kayıtlarında Kurumlar Vergisi Yasası'nın 30'uncu maddesi uyarınca yapılan tevkifata ait özel bir hesabın açılması zorunlu olmaktadır.

Daha önce yukarıda da belirttiğimiz gibi dar mükellef kurumlara yapılan "gayrimaddi" hak ödemelerinin söz konusu hakların ticari veya zirai kazanca dahil olup olmamasına bakılmaksızın tevkifa tabi tutulması gerekmektedir.

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30

 

Veysi Seviğ

 

Okunma: 2753

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Dar mükellefler gayrimaddi hak ödemelerinde stopaj