|
BİZE GÖRE
Dönem sonu işlemleri sırasında enflasyon
düzeltme farkları
Veysi Seviğ - 14 Aralık 2006 Perşembe - Dünya
Vergi Usul Yasası'nın mükerrer 298'inci maddesinin beşinci bendi uyarınca
enflasyon düzeltmesi nedeniyle oluşan pasif kalemlere ait enflasyon fark
hesapları, herhangi bir suretle başka bir hesaba nakledildiği veya işletmeden
çekildiği takdirde, bu işlemlerin yapıldığı dönemlerin kazancı ile
ilişkilendirmeksizin bu dönemde vergiye tabi tutulur. Ancak yasal düzenleme
gereği "öz sermaye kalemlerine ait enflasyon farkları düzeltme sonucu oluşan
geçmiş yıl zararlarına mahsup edilebilir veya kurumlar vergisi mükelleflerince
sermayeye ilave edilebilir; bu işlemler kar dağıtımı sayılmaz."
Bazı kuruluşlarda halihazırda bu özel durum nedeniyle; pasif kalemlere yönelik
olarak oluşan enflasyon fark hesaplarının bilançolarda yer aldığı
gözlenmektedir.
Bu bağlamda Vergi Usul Yasası'nın geçici 25'inci maddesinin (8) bendi uyarınca
31.12.2003 tarihli bilançonun düzeltilmiş aktif toplamından düzeltilmiş sermaye,
düzeltilmiş hisse senetleri ihraç primleri ve düzeltilmiş hisse senetleri iptal
kararları ile borç toplamının çıkarılması sonucu bulunan farklar, geçmiş yıl
kâr/zarar hesaplarında gösterilmiştir. Bu şekilde tespit edilen geçmiş yıl kârı
vergiye tabi tutulmamıştır.
2003 yılı hesap dönemine ait düzeltme öncesi geçmiş yıl ve/veya cari dönem
ticari zararının bulunması ve düzeltme sonrasında geçmiş yıl kârı oluşması
halinde, söz konusu geçmiş yıl kârı vergiye tabi tutulamamış, herhangi bir
suretle başka bir hesaba nakledilmesi veya işletmeden çekilmesi halinde ise bu
işlemlerin yapıldığı dönemin kazancı ile ilişkilendirilmeksizin ilgili dönemde
vergiye tutulması öngörülmüştür. Ancak düzeltme sonucunda bulunan geçmiş yıl
kârının kurumlar vergisi mükelleflerince sermaye ilave edilmesi mümkün olup, bu
işlem kâr dağıtımı olarak kabul edilmemiştir.
Bu düzenlemeler çerçevesinde enflasyon muhasebesi sonucu oluşan olumlu şirket
kârının ortaklara dağıtımının gelir vergisine tabi tutulması öngörülmüştür.
Bazı hallerde söz konusu enflasyon farklarının mükelleflerce değişik şekillerde
dikkate alındığı ve değerlendirildiği gözlenmektedir. Oysa gerek mükerrer
298'inci maddeye gerekse geçici 25'inci madde birbirine benzer bir düzenleme ile
"öz sermaye kalemlerine ait enflasyon farklarının düzeltme sonucu oluşan söz
konusu geçmiş yıl zararlarına mahsup veya kurumlar vergisi mükelleflerince
sermayeye ilave edilebileceği" hususu hüküm altına alınmıştır.
Pasifte oluşan enflasyon düzeltme farklarının herhangi bir şekilde ortaklar cari
hesabı ile ilişkilendirilmesi halinde ise bu durum kâr dağıtımı olarak
değerlendirilmektedir.
Dönem sonu işlemlerinin yapılması sırasında halen söz konusu farkların herhangi
bir hesapla ilişkilendirilmeden bilançonun pasifinde yer alması yerine
mükelleflerin mevcut yasal olanaktan yararlanmak suretiyle bu hesapları
kapatması ve bilançolarını daha anlamlı hale getirmeleri mümkün bulunmaktadır.
Vergi incelemeleri sırasında söz konusu oluşan enflasyon düzeltme farklarının
değişik muhasebe işlemleri ile ortakların cari hesaplarına aktarıldığının
belirlenmesi halinde, bu aktarımın yapıldığı dönem itibariyle yapılmış kâr
dağıtımı olarak dikkate alınması ve bu bağlamda gerekli tevkifat işleminin
yapılması söz konusu olmaktadır.
Diğer taraftan söz konusu kâr payını elde ettiği varsayılanların da yine Gelir
Vergisi Yasası'nın 85'inci maddesi uyarınca elde ettiği kâr payını beyan etmek
zorunda olanlar açısından yıllık beyanname ile bildirilmesi gerekmektedir.
Gerçekte; gerek yeniden değerleme yöntemi ile rakamsal olarak değişikliğe
uğrayan bilanço kalemlerinin ve gerekse enflasyon düzeltmesi yöntemi ile önce
yeniden değerlemeden arındırılan ve bilahare de endeksleme yolu yükseltilen
varlıklar sonucunda oluşan enflasyon düzeltme farkları bilançoda yer alan
iktisadi kıymetleri geçmişte rakamsal olarak anlamsız hale getirmiş, bu bağlamda
da sermaye hesapları da değişikliğe uğramıştır.
Bu aşamada bilançonun pasifinde oluşan enflasyon düzeltme hesabı izlerine bazı
bilançolarda rastlamak mümkündür. Yine bazı bilançolarda bu farkların usulüne
uygun olmayan bir biçimde gizlendiği gözlenmekte ve yapılan incelemeler
sırasında bu farklar mevcut yasal düzenlemeler çerçevesinde
değerlendirilmektedir.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|