|
Yorum
Beyanname verme sürelerinin uzatılması
Veysi Seviğ - 20 Şubat 2007 Salı - Referans
Türk vergi sisteminde genel ilke olarak vergilendirme beyan üzerine
yapılmaktadır. Bu bağlamda, Gelir-Kurumlar ve Katma Değer Vergisi yasalarında
beyanname verme süresi ay ve gün olarak belirlenmiş bulunmaktadır.
Ancak Maliye Bakanlığı, bu süreleri zaman zaman uzatmakta ve bu yetkisini
değişik nedenlere dayandırmaktadır. Örneğin son olarak;
* Ocak 2007 ayına ait Katma Değer Vergisi beyanname süresi aynı ay içersinde ve
özellikle de yıl sonu işlemlerinin tamamlanması çalışmaları sürdürüldüğünden,
* Basit usulde vergilendirilen ticari kazanç sahiplerinin 2006 yılı
kazançlarının vergilendirilmesine ait yıllık Gelir Vergisi beyanname verme
süreleri de "ilgili meslek odaları ve mükellefler tarafından iletilen sorunlar
nedeniyle, 23 Şubat 2007 tarihi akşamına kadar uzatılmıştır.
Diğer yandan yine şubat ayı içerisinde ticari ve mesleki kazancı nedeniyle
gerçek usulde Gelir Vergisi mükellefi olanlarla kurumların geçici vergi
beyanlarına ilişkin süre de 10 Şubat tarihinden 14 Şubat tarihine kadar
uzatılmıştır.
Maliye Bakanlığı süre uzatımlarını sirkülerle yapmakta olup, bu sirkülerler
Gelir İdaresi Başkanlığı'nın internet sitesinde yayımlanmak suretiyle
duyurulmaktadır.
Ancak bazı hallerde beyanname verme süresinin uzatımı vergilendirmede eşitlik ve
adalet ilkesine ters sonuçların vermesine neden olmaktadır. Örneğin Maliye
Bakanlığı beyanname süresinin bitimine kadar beyan edilen gelirlerle ilgili
olarak yapılan tevkifat (kesinti) suretiyle mükellef adına tahakkuk veya tahsil
edilen vergilerin beyan üzerinden hesaplanan vergiden mahsubunu kabul
etmektedir. Bu durumda örneğin beyanname verme süresi 15 Şubat olan geçici
vergilendirmede bu sürenin uzatılmaması halinde beyana dahil gelir unsurlarından
birisinin vergi kesintisi bu tarihten sonraya isabet ederse, bu takdirde söz
konusu kesinti beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilememektedir.
Buna karşılık beyanname verme süresinin uzatılması halinde, bu süre içerisinde
tahakkuk ettirilen veya ödenen vergilerin mahsubu söz konusu olabilmektedir.
Bu durum işletme aktifinde yer alan mevduat, repo, devlet tahvili ve Hazine
bonosu hesapları üzerinden yapılan tevkifatlar açısından çoğu kez mükellef
açısından önemli olabilmektedir.
Beyanname verme sürelerinin uzatımında bir gün itibariyle mahsup hakkını
kaçıranlar ödenmesi gereken vergi açısından önemli bir indirim hakkını yitirmiş
olmaktadırlar.
Örneğin 2006 yılında bir bankada açmış bulunduğu repo hesabının vadesi 15 Şubat
günü dolacak olan bir anonim şirketin, söz konusu işlemi nedeniyle bu işlem
üzerinden sağlanan gelirin vergi tevkifatı bu tarih itibariyle yapılacak,
dolayısıyla geçici vergi beyanının yapılması ile ilgili süre 14 Şubat akşamına
kadar uzatıldığından geçici beyan üzerinden hesaplanan vergiden mahsup
edilemeyecektir.
Buna karşılık 14 Şubat günü vadesi dolan bir başka mükellef geçici beyan
süresinin bu tarihe kadar -bu tarih de dahil- uzatılmış olması nedeniyle söz
konusu indirim hakkından yararlanabilecektir.
Her iki mükellef de repo hesabının vadesini başlangıçta, geçici vergi beyan
süresini aşması açısından değişik nedenle dikkate almamış, daha doğrusu geçici
vergi beyan süresinin uzatımını düşünmedikleri için böyle bir vadelendirmeyi
kabul etmiş olabilirler.
Diğer yandan beyanname sürelerinin uzatılması halinde mükellefler bundan sonra
gelecek dönemlerde de beyanname verme süresinin uzatımı için beklentiye girmekte
ve hatta bu konuda değişik şekillerde gelir idaresi nezdinde arayışa teşebbüs
etmektedirler.
Gerçekte doğal afetler ve benzeri nitelikte mücbir sebeplerle veya mükellefin
karşılaştığı ve beyanname vermesini engelleyen olağanüstü durumlar hariç olmak
üzere beyanname verme süresinin uzatılmaması gerekmektedir.
Maliye Bakanlığı beyanname verme süresini uzatırken Vergi Usul Yasası'nın 17.
maddesini dayanak göstermektedir. Bu hüküm çerçevesinde "Zor durumda bulunmaları
hasebiyle vergi muamelelerine müteallik ödevleri süresi içinde yerine
getiremeyecek olanlara, kanuni sürenin bir katını kanuni sürenin bir aydan az
olması halinde bir ayı geçmemek üzere Maliye Bakanlığı'nca münasip bir mühlet
verilebilir."
Bu hükmün genelleştirilmesi nedeniyle her beyan döneminde mükellefler beklentiye
girmektedirler.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|