|
KDV'de kısmi istisna
Veysi Seviğ - 30 Kasım 2007 Cuma - Referans
Katma Değer Vergisi Yasası'nın 17'nci maddesi "Sosyal ve askeri amaçlı
istisnalarla diğer istisnaları" belirlemiş bulunmaktadır. Bu maddede yer alan
istisnanın özelliği, teslimi vergiden istisna edilmiş bulunan mal ve hizmet
ifası için bu işlemleri yapanların üstlenmiş bulundukları Katma Değer Vergisi'ni
giderleştirebilmeleridir. Söz konusu yasanın 30/a maddesi uyarınca "Vergiye tabi
olmayan veya vergiden istisna edilmiş bulunan malların teslimi ve hizmet ifası
ile ilgili alış vesikalarında gösterilen veya bu mal ve hizmetlerin maliyetleri
içinde yer alan Katma Değer Vergisi, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden
hesaplanan Katma Değer Vergisi'nde indirilemez.
Gerçekte genel kural olarak mükellefler; yaptıkları vergiye tabi işlemleri
üzerinden hesaplanan KDV'den, aynı yasada aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine
ilişkin olarak;
*Kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen
fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen Katma Değer Vergisi'ni,
*İthal olunan mal ve hizmetler dolayısıyla ödenen Katma Değer Vergisi'ni,
indirim konusu yapabilirler.
Diğer yandan Katma Değer Vergisi Yasası'nın 33'üncü maddesi hükmü gereği olarak
"indirim hakkı tanınan eylemlerle indirim hakkı tanınmayan işlemlerin bir arada
yapılması halinde, fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen Katma Değer
Vergisi'nin ancak indirim hakkı tanınan işlemlere isabet eden kısmı indirim
konusu" yapılabilmektedir.
Katma Değer Vergisi Yasası'nın 17'nci maddesinde kısmi istisna konusu işlemler
dört ana grupta toplanmış bulunmaktadır. Şöyle ki;
*Kültür ve eğitim amacı taşıyan istisnalar,
*Sosyal amaç taşıyan istisnalar,
*Askeri amaç taşıyan istisnalar,
*Diğer istisnalar.
Yukarıda sayılan istisnalar kapsamına giren teslimler Katma Değre Vergisi'ne
tabi tutulmasına karşılık bu tür teslimlerle ilgili olarak edinilen mal ve
hizmetlerin önemli bir bölümü vergiye tabi bulunmaktadır.
Katma Değer Vergisi Yasası'nın 58'inci maddesinde yer alan düzenleme gereği
olarak "Mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan Katma Değer
Vergisi ile mükellefce indirilebilecek Katma Değer Vergisi, Gelir ve Kurumlar
Vergisi matrahında gider olarak kabul" edilmemektedir.
Bu hükme göre kısmi istisna kapsamında olan ve indirim konusu yapılamayan Katma
Değer Vergisi giderleştirilebilmektedir.
Bir başka anlatımla Katma Değer Vergisi Yasası'nın 58'inci maddesi "mükellefçe
indirilebilecek Katma Değer Vergisi'nin Gelir ve Kurumlar Vergisi matrahının
tespitinde gider kabul edilemeyeceği" şeklinde olmasına karşın bu hükmün
"mefhum-u muhalifi"den (tersi anlamında) hareket edilirse, mükellefçe
indirilemeyen Katma Değer Vergisi'nin gider olarak kabul edilebileceği sonucu
çıkmaktadır. Dolayısıyla bu bağlamda da Katma Değer Vergisi Yasası'nın 30/a
maddesine göre vergiye tabi olmayan veya vergiden istisna edilen işlemler
dolayısıyla hesaplanan Katma Değer Vergisi'nden indirilmesi kabul edilmeyen alış
ve giderlere ait KDV, mal ve hizmet bedeliyle birlikte gider yazılabilecek veya
ilgili malın maliyetine intikal ettirilecektir.
Katma Değer Vergisi Yasası'nın 17/1 maddesinde sayılmak suretiyle belirlenmiş
bulunan kurum ve kuruluşların, hastane, nekâhathane, klinik, dispanser,
pervantoryum, sanatoryum, kan bankası, organ nakline mahsus bankalar, anıtlar,
botanik (bitki) ve distofajin laboratuvarları, öğrenci veya yetiştirme yurtları,
yaşlı ve sakat bakımevleri, huzurevleri, parasız fukara aşevleri, düşkünevleri,
yetimhaneler işletmek veya yönetmek suretiyle yaptığı teslim ve hizmetler, aynı
maddenin 2/a fıkrası ile Katma Değer Vergisi'nden istisna edilmiştir.
Ancak yasal düzenleme gereği olarak Katma Değer Vergisi'nden istisna edilen bu
faaliyetlerin sürdürülmesi için satın alınan mal ve hizmetler Katma Değer
Vergisi'nden bağışık tutulmamıştır. (Konuya ilişkin daha fazla bilgi için
bakınız Oktar, Kemal, KDV İstisnalar ve İadeler Maliye ve Hukuk Yayınları, 2007,
7. baskı, sf: 522)
Kaldı ki Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından verilen bir özelgede tıp
merkezlerinin hastane statüsünde olmadığı, bu nedenle dernek bünyesinde
işletilen tıp merkezlerinin faaliyetlerini Katma Değer Vergisi Yasası'nın 17/2-a
maddesi kapsamında hastane işletmek olarak mütalaa edilmesinin ve vergiden
bağışık tutulmasının mümkün olmayacağı bildirilmiştir.
Uygulamada Katma Değer Vergisi Yasası'nın 17'nci maddesi bir torba madde
düzenlenmesi biçimine dönüşmüş olup, söz konusu maddenin uygulanmasına yönelik
duraksamalar giderek çeşitlenmekte ve artmaktadır. Dolayısıyla söz konusu
düzenlemenin bu bağlamda daha az uyuşmazlık yaratır hale getirilmesi
gerekmektedir.
İktisadi Dayanışma
Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti
- Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına
Hoş Geldiniz ! |