Vergi danışmanınız

 

05.02.2005

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

SORU-CEVAP

Vergi danışmanınız

Veysi Seviğ - 05 Şubat 2005 Cumartesi - Dünya


Soru: 31.12.2003 tarihli bilançosunun düzeltilmesi yapılırken geçmiş yıl k‰r ve zarar hesabı da düzeltilecek midir? Eğer zarar veya k‰rın düzeltilmesi söz konusu ise bu takdirde zararların daha sonra oluşan karlardan mahsubu ne olacaktır?

Yanıt: Vergi Usul Yasası'nın geçici 25. maddesi (f) bendi hükmü gereği olarak 2003 yılı hesap dönemine ait beyannamede yer alan indirilemeyen geçmiş yıl mali zararları ile cari dönem mali zararları matrahın tespitinde mukayyet değerleri ile dikkate alınacaktır.

Diğer yandan aynı yasa maddesinin yönlendirilmesine ilişkin olarak yayımlanan 9 numaralı sirkülerde de ifade edildiği üzere "...kar yedekleri ve yasal yedekler parasal olmayan kalemler olarak ayrıca düzeltilecek, düzeltilmiş geçmiş yıl kar veya zararı bulunurken de kayıtlarda yer alan geçmiş yıllardan gelen kar veya zararlar düzeltme esnasında" sıfırlanacaktır.

31.12.2003 tarihli düzeltilmiş bilançoda dönem net karı/zararı gösterilmeyecek geçmiş yıl k‰r veya zararı düzeltilmiş bilanço denkliğini sağlayacak şekilde özkaynaklar içinde yer alacaktır.

Yapılan bu açıklamalar çerçevesinde 31.12.2003 tarihli bilançonun enflasyon düzeltmesi sırasında;

Geçmiş yıllardan gelen kar veya zararların enflasyon düzeltmesine tabi tutulması mümkün bulunmakta olup, 9 numaralı Vergi Usul Yasası sirkülerinde açıklandığı üzere düzeltme esnasında geçmiş yıl kar veya zararının sıfırlanması, düzeltme sonucu oluşan düzeltme hesabının bakiyesinin ise geçmiş yıl k‰r/zarar hesabına devredilmesi gerekmektedir.

Soru: Dolaylı vergiler giderek artmaktadır. Dolaylı vergileri vergiye tabi malı kullananlar ödemektedir. Ancak piyasada vergiye tabi malları satanlar bu malları daha çok ya taksitli satmaktadır veya kendi karının büyük bir bölümünden vazgeçerek başabaş yakın bir fiyata satmaktadır.

Vadeli yapılan taksitli satışlarda çoğu kez vergisini dahi peşin almak mümkün olamamaktadır.

Bu durumda dolaylı vergilerin ödenmesi bu malları satanların üzerinde kalmakta, mal bedelinin tahsil edilmesi halinde bu malın dolaylı vergisi de esnafa, dükkan sahibine dönmektedir.

Dolaylı vergilerde hükümet bizi vergi dairesi gibi kullanmaktadır. Katma değer vergisinin ertelemesi yapılamaz. Ancak bazen biz ödediğimiz katma değer vergisinin büyük bir bölümünü müşteriden gecikmeli olarak tahsil ederiz.

Dolaylı vergilerin arttığı dönemlerde kayıtdışılık da artmaktadır. Bu konuda yetkililer acaba halen İstanbul'da spot piyasa olduğunu bilmiyorlar mı?

Benzinde, motorinde vergi yükü arttı. Bunun sonucunda karışımlı akaryakıt satışı arttı. İstanbul'da dahi buna rastlamak mümkün.

Yetkililer dolaylı vergilerin artırılması halinde ortaya çıkan bu çarpık durumu görmüyorlar mı?

Bu durum ekonomimiz için, işadamlarımız için tehlike arzetmiyor mu?

Yanıt: Dolaylı vergilerin artırılması halinde sayın okurumuzun da yukarıda belirttiği gibi kendisine özgü sorunların gündeme gelmesi kaçınılmaz olmaktadır.

Özellikle üzerinde vergi yükü yoğunlaştırılan malların kayıtdışı pazarlanması, taklitlerinin çoğalması söz konusu olabilmektedir.

Gerçekte dolaylı vergilerin hem oransal olarak ve hem de mal grupları üzerindeki dağılımı açısından dikkate alınması ve belli sınırları aşmaması gerekir.

Avrupa Birliği ülkelerinde uygulanan dolaylı vergilerin özellikleri dikkate alınarak ülkemizde de benzer bir uygulamaya gidilebilir.

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30

 

Veysi Seviğ

 

Okunma: 708

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Vergi danışmanınız