Ekonomide her şey yolunda mı |
16.08.2008 |
|
| ||
Türkiye ekonomisinde yaşanan sorunlara neden
arayanların büyük bir çoğunluğu her nedense gerçekleri göz ardı etmekte, yaşanan
olumsuzluklara göstermiş oldukları nedenler ise gerçeklerle örtüşmemektedir.
Yerli paraya yani Türk Lirası'na uygulanan
yüksek faiz yoluyla yabancı kısa vadeli, daha açıkçası sıcak para
yatırımcılarına sağlanan yüksek gelir yanında, yabancı para girişi ile değişen
kurlar bir yandan Türk Lirası'nı değerli hale getirirken diğer yandan da bu
yolla sağlanan iç ve dış dengeler ülkemizi süratle ekonomik darboğaza
sürüklemektedir. IMF, 2007 yılı sonunda gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYH) yüzde 5,7'si oranında gerçekleşen cari işlemler açığının 2008 yılı sonunda yüzde 6,4'e çıkacağını açıklamış bulunmaktadır. Bu hesaplama dahi iyimser bir yaklaşımla yapılmış bulunmaktadır. Dünya üzerinde yaşanan ekonomik ve siyasi gelişmeler dikkate alındığında yıl sonuna kadar gelecek dört ayın şimdiden net olarak gözükmediği konusunda ortaya çıkan ve yoğunlaşan görüşler dikkate alındığında uygulanan faiz ve kur politikaları ile ülkemizin yaşamakta bulunduğu ortamın riskli olduğu görülmektedir. Ülkemiz açısından cari işlemler açığını yaratan unsurlarda gözden kaçan özelliklerin başında gelen yabancı para paritelerinde faiz baskısı ile oluşan değişimin risk olarak algılanmamasıdır. Olayı basit bir örnekle açıklamak istersek euronun 1.98 YTL olduğu dönemde 1 milyon euro borcu olan bir kimsenin bu borcunu ödeyebilmek için 1.980.000 YTL'ye ihtiyacı varken 12 Ağustos 2008 tarihinde söz konusu borcunu ödeyebilmek için 1.761.400 YTL yeterli olmuştur. Böyle bir durumda söz konusu borçlu Türk Lirası üzerinden mevcut bu borcundan dolayı kârlı duruma geçmiştir. Ancak olayı bir başka açıdan irdeleyecek olursak euronun 1.98 YTL olduğu gün Türkiye'ye 1 milyon euro getiren bir kişi 12 Ağustos günü ülkemizde serbest piyasadan 1.241.106 euro satın alarak parasını bir anlamda faizsiz kur farklarından oluşan bir artışla tam anlamı ile zenginleşerek geriye çekebilme olanağına sahip olmuştur. Bu aşamada iç piyasada Türk Lirası'na dönüşen tasarruflara önerilen faiz oranlarının yüksekliği dikkate alındığında, yabancı para spekülatörleri arasından Türkiye'nin nasıl kârlı bir alan olduğu daha net görülebilmektedir. İktisat ve hukuk bilgisinden yoksun olanların dahi bu değişimi ve oluşumu görmesi ve şimdiden konuya önlem alıcı çalışmaları düşünmesi ve araması gerekmektedir. Çünkü oluşan bu borçlar ulusal niteliktedir. Kurların Türk Lirası'na karşı değer kaybını olumlu yorumlayanlar bu değişimi hemen hesaba dönüştürmekte ve Türkiye'nin dolar ve/veya euro açısından zenginliğini ifade ederek, milli gelir hesaplamalarına yeni bir yaklaşım getirdikleri gözlenmektedir. Diğer yandan bu değişime neden olan tekniklerin ekonomimizi düzlüğe çıkaracağı görüşünü de oluşturmaktan kaçınmamaktadırlar. Öncelikle içinde bulunduğumuz durum yukarıda da
açıkladığımız gibi yabancılar açısından bulunmaz bir kâr alanıdır. Dolayısıyla bu sistemden vazgeçilmesi halinde
ekonomimizin her an darboğaza girmesi söz konusu olabilecektir. Bu sorunun yanıtını vermeden önce şu iki gerçeğin varlığını kabul etmek gerekir. * Türk Lirası'nı esas alarak borçlanmak daha açıkçası kredi kullanma maliyeti yüksek bir finansman yöntemidir. * Yabancı para birimine özellikle yurtdışına borçlanmak bu alanda uğraş verenler açısından ayrı bir kazanç alanıdır. * Ancak bu bağlamda yabancı para kurlarının düşük tutulmasını sağlamak, buna karşılık da Türk Lirası'nı değerli hale getirmek sonucunda ortaya çıkacak kayıpları da ödemek yine ülke ekonomisinin hem yapısına hem de yeterliliğine bağlıdır. Yıllardır özelleştirme çalışmaları sonucunda
elde ettiğimiz ödeme olanaklarını yeni yatırımlar yerine dış borç, bütçe dengesi
kavramları ile bütünleştirerek tüketen mali yönetimde artık özelleştirme
imkânları da daralmış bulunmaktadır. Bu konuda atılan adımlarda hedefe en kısa zamanda ulaşılabilecek olanlarını çabuklukla bulmak ve uygulamak zorundayız. Türkiye ekonomisinde yaşanan sorunlara neden arayanların büyük bir çoğunluğu her nedense gerçekleri göz ardı etmekte, yaşanan olumsuzluklara göstermiş... İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd. Şti - Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına Hoş Geldiniz. |
Veysi Seviğ
Okunma: 618 | |||
Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı
|