|
SORU-CEVAP
Vergi danışmanınız
Veysi Seviğ - 19 Mart 2005 Cumartesi - Dünya
SORU: Gelir Vergisi Kanunu'nun 86/1-d maddesinde "Bir takvim yılı içinde elde
edilen ve toplamı 2004 yılında 750 milyon lirayı aşmayan, tevkifata ve istisna
uygulamasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratları"nın beyan
edilmeyeceğini hükme bağlanmış bulunmaktadır. Bu hüküm gereği olarak yabancı
bankalarda bulunan mevduat faizlerinin beyan edilip edilmeyeceği konusunu da
kapsamaktadır. Ancak uzmanlar bu hükmü daha çok off-shore bankacılık gelirleri
için yorumlanmaktadır.
Konuya açıklık kazandırmak için bu maddenin hangi gelirleri kavradığını
açıklamak gerekmektedir.
YANIT: Söz konusu yasa maddesi "Türkiye'de vergi kesintisine tabi olmayan ve
istisna uygulanmayan" aşağıda belirtilen menkul sermaye iratlarının 2004 yılında
750 milyon lirayı, 2005 yılında ise 800 YTL'yi aşmayan kısımlarının beyan
edilmeyeceğine yöneliktir. Şöyle ki;
* Adi komandit şirketlerde komanditerlerin k‰r payı,
* Kıyı bankacılığından (off-shore bankacılık) elde edilen faiz gelirleri,
Mevcut düzenlemeler çerçevesinde Türk Lirası cinsinden elde edilen faiz
gelirlerinde Gelir Vergisi Yasası'nın 76'ncı maddesi uyarınca indirim oranı
uygulandıktan sonraki tutarın 2004 yılında 750 milyon lirayı aşmaması
gerekmektedir.
* Hisse senetleri ve tahvillerin vadesi gelmemiş kuponlarının satışından elde
edilen bedeller,
* İştirak hisselerinin sahibi adına henüz tahakkuk etmemiş k‰r paylarının devir
ve temliki karşılığında alınan para ve ayınlar,
* Her çeşit senetlerin iskonto edilmesi karşılığında alınan iskonto bedelleri,
* Her nevi alacak faizlerinin Gelir Vergisi Yasası'nın 76'ncı maddesi uyarınca
indirim oranı uygulandıktan sonra kalan kısmının 2004 yılı için 750 milyon
lirayı aşmaması gerekmektedir.
* Yurtdışından elde edilen diğer menkul sermaye iratları.
Burada 2004 yılı için öngörülen 750 milyon liralık tutar bir istisna olmayıp,
gelirin beyan edilip edilmeyeceğine yönelik tespitte dikkate alınacaktır. Bu had
yukarıda belirtilen gelirlerin her biri için ayrı ayrı geçerli olmayıp iratların
toplamına uygulanacaktır.
SORU: Serbest meslek faaliyeti ifa ediyorum. İşim gereği otomobil kullanmak
zorundayım. Bu amaca yönelik olarak kredili olarak satın almış bulunduğum
otomobilin faizlerini giderleştirebilir miyim?
Eğer faiz giderlerini mesleki kazancımdan indirim konusu yaparsam bu durum
ileride sorun yaratır mı? Vergi incelemesine konu edilebilir mi?
YANIT: Vergi Usul Yasası 163 Seri Numaralı Genel Tebliği'nde de açıklandığı
üzere iktisadi kıymetlerin envantere alındığı hesap dönemi sonuna kadar ortaya
çıkan faiz giderlerinin iktisadi kıymetin maliyetine eklenmesi gerekmektedir.
Daha sonraki dönemlerde ortaya çıkan faiz giderlerinin maliyete eklenmesi
yükümlünün seçimlik hakkına bağlıdır. Yükümlü dilerse söz konuusu iktisadi
kıymetin aktife girdiği yıldan sonraki yıllarda ödenen faizleri ilgili yıllarda
giderleştirebilir.
Gelir Vergisi Yasası'nın 68'inci maddesinin 4 nolu bendi uyarınca mesleki
faaliyette kullanılan taşıtlar için Vergi Usul Yasası hükümlerine göre ayrılan
amortismanlar giderleştirilebilmektedir. Bunun için söz konusu taşıtların
envantere alınmış olması şartı vardır.
Serbest meslek erbabı, işlerinde bir yıldan fazla kullandıkları ve amortismana
tabi tuttukları kıymetleri amortisman kayıtlarında göstermek zorundadırlar.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik
Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|