|
BİZE GÖRE
Gelir vergisi beyanlarında son gün
Veysi Seviğ - 31 Mart 2005 Perşembe - Dünya
Gelir Vergisi Yasası'nda gelirin tanımı ve vergilendirilmesi açısından kaynak
teorisi esas alınmış olup, söz konusu yasanın ikinci maddesinde
vergilendirilecek gelir unsurları teker teker sayılmak suretiyle belirlenmiş
bulunmaktadır.
Gelirin, gelir vergisine tabi olması için gerek kişinin faaliyetinin ve
sermayesinin ürünü (neması) olarak elde edilmiş olması gerekir. Bu nedenle gelir
vergisi kişisel karakter taşır.
Yasal düzenleme gereği olarak bir takvim yılında gerçek kişiler tarafından elde
edilen kazanç ve iratların tamamı bir beyanname üzerinde toplanarak
vergilendirilir. Bu bağlamda ülkemizde benimsenen vergi sistemi üniterdir. Ancak
zaman içersinde Türk Vergi Sistemi'nde üniter sistemden sapmaya yönelik
düzenlemeler yapılmış bulunmaktadır.
Gelir vergisi açısından vergiyi doğuran olay gelirin elde edilmesidir. Elde
etme, geliri oluşturan kazanç ve iratlara hukuken tasarruf edebilme olanağını
ifade etmektedir. Gelir Vergisi Yasası gelirin elde edilmesi bakımından, farklı
esaslara itibar etmektedir. Bunlar tahakkuk, hukuki ve ekonomik tasarruf ile
tahsil esaslarıdır.
Gelir Vergisi Yasası içersinde vergiyi doğuran olan gelir unsurlarına göre ayrı
ayrı belirlenmiş bulunmaktadır.
Bazı hallerde elde edilen gelir unsurları için toplama yapılmamakta ve
dolaysıyla bu tür gelir unsurları beyan dışı kalmaktadır.
Mevcut düzenlemeler çerçevesinde tam yükümlülükte aşağıdaki gelir unsurları
toplamaya dahil edilmez.
Bu gelir unsurları;
. Gerçek usulde vergilendirilmeyen zirai kazançlar,
. Bireysel emeklilik sisteminden alınan toplu ödemeler (Gelir Vergisi Yasası,
madde: 75/15)
. Kazanç ve iratların istisna kapsamı içersinde olması,
. Tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilen ücretler,
. Birinci işverenden sonraki işverenlerden alınmış ve tevkif suretiyle
vergilendirilmiş ücretlerin 2004 yılında 14 milyar TL, 2005 yılında ise 15.000
YTL'yi aşmaması.
. Vergi tevkif suretiyle alınmış bulunan menkul ve gayrimenkul sermaye
iratlarının 2004 yılında 14 milyar TL, 2005 yılında ise 15.000 YTL'yi aşmaması,
. Bir takvim yılında elde edilen ve toplamı 2004 yılında 750 milyon, 2005
yılında ise 800 YTL'yi aşmaması halinde,
. Vergisi tevkif suretiyle alıkonmuş bulunan banka mevduat faizi faizsiz kredi
verenlere ödenen kâr payları ve kâr-zarar ortaklığı belgesi karşılığı ödenen kâr
payları ile özel finans kurumlarınca kâr ve zarara katılma hesabı karşılığında
ödenen kâr payları, menkul kıymet yatırım fonu katılma belgelerine ödenen kâr
payları,
için yıllık beyanname verilmemektedir.
Tam yükümlü gerçek kişiler yukarıda sayılan gelir unsurları dışında kalan kazanç
ve iratları için beyanname vermek zorundadırlar. Bu bağlamda da 2004 yılında
elde edilen beyana tabi kazanç iratlar için beyanname verme süresi bu akşam
mesai saati bitimi ile sona ermektedir.
Yükümlüler duraksamaya düştükleri konularda eğer bu güne kadar idareden
açıklayıcı bir bilgi alamamış bulunuyorlarsa ve halen de bu duraksamaları
sürüyorsa bu takdirde duraksamaya düştükleri kısmı beyannameye dahil etmek
suretiyle "ihtirazi kayıtla" beyanda bulunabilirler.
İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Yasa'nın 27/3'üncü maddesi uyarınca ihtirazi
kayıtla verilen beyannameler hakkında yükümlüler dava açma hakkına sahip
bulunmaktadırlar.
2004 yılında bilanço esasına göre defter tutan yükümlüler enflasyon düzeltmesi
uygulaması nedeniyle başlangıçta duraksamaya düşmüşlerdir. Bu gün dahi bazı
duraksama konularına henüz yeterince açıklık kazandırılmamıştır.
Her şeye rağmen yükümlülerin bugün mesai saati bitimine kadar 2004 yılında elde
ettikleri kazanç ve iratlar için beyanda bulunmaları ve tarh edilecek olan gelir
vergisinin birinci taksitini ödemeleri gerekmektedir.
Yapılacak beyanların doğruluk ve gerçekçilik açısından değerlendirilmesi ise
zaman içersinde konuya yönelik olarak yapılacak idari açıklamalardan
anlaşılabilecektir.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik
Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|