|
BİZE GÖRE
Kayıtdışılıkta vergi kaybı
Veysi Seviğ - 31 Mayıs 2005 Salı - Dünya
Maliye Hesap Uzmanları Kurulu'nun 60'ıncı kuruluş yıldönümü nedeniyle Ankara'da
düzenlenen ve konusu "Kayıtdışı Ekonomi" olan panelde, bu bağlamda yapılan bir
araştırmanın sonuçları açıklanmıştır. Hesap Uzmanları Kurulu tarafından
hazırlanan kayıtdışı ile ilgili rapora göre Türkiye'deki "kayıtdışı ekonomi"nin
boyutları milli gelirin yüzde 30.7'si düzeyindedir. Buna göre kayıtdışı
ekonominin büyüklüğü ise 90 milyar dolara ulaşmıştır. Bunun sonucunda ortaya
çıkan vergi kaybı da yaklaşık 22.5 milyar YTL'dir.
1998 yılında ulusal gelirin yüzde 37.26'sı düzeyinde bulunan kayıtdışı ekonomi,
1999 yılında yüzde 33.46, 2000 yılında yüzde 26.12'ye inmiş, ancak 2001 yılında
yüzde 31.48, 2002 yılında yüzde 29.74, 2003 yılında yüzde 29.61 olarak
saptanmıştır.
Yapılan hesaplamalara göre kayıtdışı ekonominin boyutları 2004 yılı için yüzde
30.07'dir. Bu rakam bir başka açıdan Türkiye'de kayıtdışı ekonominin bir anlamda
egemen olduğunu göstermektedir.
Hesap Uzmanları Kurulu'nun yapmış olduğu çalışmadan da anlaşılacağı üzere
kayıtdışı ekonominin varlığı nedeniyle 2004 yılında kayba uğrayan vergi miktarı
ise 22.5 milyar YTL'dir.
Diğer yandan Maliye Bakanlığı denetim elemanlarının 2004 yılında
gerçekleştirdikleri denetimlerde her yüz liralık gelirin 46 lirasının beyan
edilmediği saptanmış bulunmaktadır. Bu bağlamda 2004 yılında yapılan incelemeler
sonucunda 153 bin yükümlünün toplam 22 milyar liralık matrah beyanı üzerinde 18
milyar liralık matrah farklı bulunmuştur.
Bir başka açıdan 2004 yılında yoğunlaştırılan vergi denetimleri sonucunda ortaya
çıkan matrah farkı; yükümlülerin gelirlerini beyan dışı bırakma eğiliminde
olduklarını göstermektedir.
Bu eğilim 2004 yılı için 2005 yılında yapılan beyanlarda da geçerlidir.
Vergi gelirlerinde ortaya çıkan yetmezliğin bu bağlamda iki önemli kaynaktan
oluştuğu sonucuna varılabilmektedir. Şöyle ki;
. Ülkemizde kayıtdışılık etkinliğini giderek artırarak bir anlamda ekonomik
yaşama egemen olmaktadır.
. Diğer yanda vergi yükümlüleri gelirlerini gizleme eğilimindedirler. Yapılan
vergi denetimlerinden elde edilen sonuçlar bunu göstermektedir.
Dolayısıyla ülkemizde kayıtdışılığın önlenebilmesi için gerekli yasal
düzenlemelere gidilmesinde zorunluluk vardır.
Ayrıca vergi denetimlerinin artırılması yanında vergi gelirlerinde artış
sağlamaya yönelik bazı hukuksal düzenlemelere gidilmesi artık kaçınılmaz hale
gelmiştir.
Aşağıdaki tabloda vergi türleri itibariyle 2004 yılı inceleme sonuçları yer
almaktadır. (Kaynak: Gelirler Genel Müdürlüğü)
Vergi türleri itibariyle 2004 yılı inceleme sonuçları
Vergi türü İnceleme sayısı İncelenen matrah (Milyon TL) Bulunan matrah farkı
(Milyon TL)
Gelir vergisi 39.666 2.423.137.990 6.527.744.340
Kurumlar vergisi 15.796 2.952.907.834 4.345.800.615
Katma değer vergisi 30.192 15.209.915.947 4.086.168.747
Bank. sig. mua. ver. 694 96.637.244 105.176.629
Veraset ve intikal vergisi 2.333 17.221.732 2.465.234
Damga vergisi 954 106.366 291 1.358.637.476
Katma değer vergi iadesi 727 216.342.961 15.969.087
Geçici vergi 9.417 69.455.429 463.908.243
Diğer 54.102 1.032.067.319 2.107.046.249
Toplam 153.881 22.124.052.747 18.712.916.620
Ülkemizde yıllar itibariyle mükellef sayısının yeteri derecede artmaması yanında
kayıtdışı ekonominin ortaya çıkardığı sorunlar ve özellikle güncel ekonomiyi
yönlendirme açısından ortaya çıkardığı etkinlik yeterince irdelenmeden alınacak
önlemlerin sonuç vermesi bu bağlamda da beklenmemelidir.
Kayıtdışı ekonominin yasa dışı işlemleri de kapsamış olduğunu belirtmekte yarar
görmekteyiz. Örneğin uyuşturucu trafiği içersinde yer alan ülkemizden geçen bu
tür maddeler nedeniyle ekonomiye kalan artı değer yaklaşık yüzde 10
civarındadır. Bu artı değer ekonomik yapımız içersinde kayıtdışı etkisini
kullanım alanına göre değiştirmektedir.
Diğer yandan rüşvet ve benzeri nitelikteki kayıtdışı ekonomi yaratmaya yönelik
olan ve suç niteliğini taşıyan eylemlerin ekonomiye yansıması farklı biçimlerde
olmakta, bazı hallerde söz konusu yansımalar nedeniyle de ekonomide
kayıtdışılığı dalga dalga genişleten bir zincir etkisi doğurmaktadır.
Hesap Uzmanları Kurulu tarafından yapılan çalışmadan da anlaşılacağı üzere 1998
yılında 3 katrilyon 423 trilyon olan ve kayıtdışılıktan kaynaklandığı hesaplanan
vergi kaybı, 2002 yılında 15 katrilyon 216 trilyon liraya, 2003 yılında 19
katrilyon 667 trilyon liraya 2004 yılında ise 22 katrilyon 524 trilyon liraya
yani 22 milyar 524 milyon YTL'ye yükselmiş bulunmaktadır. Bir başka anlatımla
kayıtdışı ekonominin boyutları 2003 yılında 76 milyar dolar iken bu rakam 2004
yılında 90 milyar dolara yükselmiştir.
Vergi kayıp ve kaçaklarının önüne geçilebilmesi için her şeyden önce vergiyi
doğuran olayların izlenebilir hale getirilmesi gerekmektedir. Bu açıdan
yapılacak çalışmalarda kamusal denetim yanında mevcut yasal düzenleme
çerçevesinde özel denetime ve denetim sorumluluğuna da ağırlık verilmesi
gerekmektedir.
Kayıtdışı ekonomi için yapılması gerekenler ise daha çok mevcut hukuk düzeninin
içersinde yeni kurumların konulması ile mümkün olabilecektir. Bu açıdan
kişilerin mal varlıklarında ortaya çıkan artışların gelirleri ile dengeli olup
olmadığı konusunu izlemeye yönelik herhangi bir hukuksal düzenlemeye gidilmediği
sürece kayıtdışı ekonominin kimleri ekonomik açıdan etkin ve güçlü hale
getirdiğini de tespit edebilme olanağı olmayacaktır.
Ülkemizde gerek beyan dışı kalan gelirlerin büyüklüğü ve gerekse kayıtdışı
ekonominin göstermiş olduğu gelişme bu bağlamda mevcut yasal düzenlemelerin
yetersiz olduğunu ve özellikle kayıtdışılık konusunda ise kamusal denetimin
yapılmasını sağlayacak yasal düzenlemelere yeterince önem verilmediği
anlaşılmaktadır.
Not: Bir süredir İstanbul dışında bulunuyorduk. Bu süre içersinde ülkemizin
ender yetiştirdiği kişilerden olan İcen BÖRTÜCENE'yi kaybettiğimizi yeni
öğrenmiş bulunuyorum. Gerçek bir bilge olan İCEN'i unutmak mümkün değil. Bilge
olduğu kadar mütevazı, mütevazı olduğu için haksızlıklara uğramış olan İCEN'in
yeri hiçbir vakit doldurulamayacaktır. Kendisine rahmet, değerli ailesine
sabırlar diliyorum. VS.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik
Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|