|
BİZE GÖRE
Kuyumculuk faaliyeti ve enflasyon düzeltmesi
Veysi Seviğ - 20 Temmuz 2005 Çarşamba - Dünya
Vergi Usul Yasası'nın mükerrer 298'inci maddesinin (A) fıkrasının (9) numaralı
bendi uyarınca "Münhasıran sürekli olarak işlenmiş; altın, gümüş alım-satımı ve
imali ile iştigal eden mükellefler, enflasyon düzeltmesi yapılması" ile ilgili
yasal koşullar oluşmamış olsa bile enflasyon düzeltmesi yapmakla yükümlüdürler.
Bir başka anlatımla söz konusu yasal düzenleme ile münhasıran sürekli işlenmiş
altın, gümüş alım-satımı ve imali ile iştigal eden yükümlüler açısından
enflasyon düzeltmesi yapılması, zorunlu kılınmıştır.
Ancak bu zorunluluk, 31.12.2003 tarihi kendilerine özel hesap dönemi tayin
edilenlerde 2004 yılında biten hesap dönemi sonu itibariyle aktif toplamı 7.5
trilyon Türk Lirası'nı ve hesap dönemine ait ciroları toplamı 15 trilyon Türk
Lirası'nı aşmayan kuyumcular için 01.01.2005 tarihinden itibaren başlamış
bulunmaktadır.
Mevcut yasal düzenlemeler çerçevesinde münhasıran sürekli işlenmiş altın, gümüş
alım-satımı ve imali ile iştigal eden ve kazançlarını bilanço esasına göre
tespit eden gelir ve kurumlar vergisi yükümlülerinin enflasyon düzeltme
koşullarının oluşup oluşmadığına bakmadan 2005 ve müteakip yıllarda her geçici
vergi dönemi ve hesap dönemi sonu itibariyle enflasyon düzeltmesi yapacaklardır.
Maliye Bakanlığı tarafından 19 sayılı Vergi Usul Yasası Sirküleri ile yapılan
açıklama uyarınca bu bağlamda yükümlüler düzeltilmiş bilançolarını geçici vergi
beyannamelerine eklemek zorunda değildirler.
Diğer yandan esas faaliyetleri olan kuyumculuk işi yanında bu faaliyetlerinin
bir cüzü niteliğinde olan platin, kıymetli taş alım-satımı veya imali gibi
faaliyetleri bulunan yükümlüler de enflasyon düzeltmesi yapacaklardır.
Buna karşılık kuyumculuk faaliyetinin yanı sıra bu nitelikte olmayan market
işletmesi, gıda ticareti, beyaz eşya alım-satımı, kafe işletmesi gibi başka
faaliyetlerinin bulunması durumunda "münhasıran sürekli olarak işlenmiş altın,
gümüş alım-satımı ve imali" faaliyetinden söz edilemeyeceğinden enflasyon
düzeltmesi yapılmayacaktır.
Maliye Bakanlığı sirkülerle yapmış olduğu yönlendirme ile uygulamada çok
rastlanılan bir olayı da açıklığa kavuşturmuş bulunmaktadır. Çünkü bazı hallerde
altın alım-satımı diğer işlerle beraber yapıldığı gözlenmektedir. Bu gibi
durumlarda enflasyon düzeltmesinin yapılması zorunluluğu; ana faaliyetin altın
alım-satım işinin olması halinde söz konusudur. Buna ek olarak Maliye Bakanlığı
kuyumculuk yanında platin ve kıymetli taş alım-satımı ve imalatı ile
uğraşanların da enflasyon düzeltmesi yapmasını uygun bulmuştur.
Uygulamada özellikle kıymetli madenlerin gerek işlenerek ve gerekse işlenmeden
alım satımından doğan gerçek kazancın hesaplanması çok zordur. Çünkü bu mallar
dünyada para ve benzeri değişim aracı olarak kabul edilmekte ve dolayısıyla
bunların alım-satımından doğan kazancın hesaplanmasında alış yani edinim
maliyeti değil, yerine konma fiyatı önem arz etmektedir. Diğer yandan bu işle
uğraşanların diğer uğraş alanlarına göre korunma ve koruma açısından daha riskli
olduğunu ve bu riskin de korunma maliyetini artırdığını kabullenmek
gerekmektedir.
Ayrıca, söz konusu kıymetli madenlerin işlenmesi sanatsal bir olgu olarak kabul
edildiğinde durum daha da ilginç olmaktadır. Bu bağlamda sanatsal çalışmaların
korunması ve özellikle de ulusal bir özelliği olan ülkemizde altın
işlemeciliğinin ve alım-satımın normal ticari işlerden ayrı bir statüye
kavuşturulmasını bir anlamda gerekli kılmaktadır.
Daha önce Gelir Vergisi Yasası'nın 38'inci maddesinde yer alan düzenleme ile
altın alım-satım ve imalinde has altında oluşan değer artışlarının vergi matrahı
dışında kalması sağlanmıştır.
Enflasyon düzeltmesi uygulaması ile Gelir Vergisi Yasası'nın 38'inci maddesinde
konuya ilişkin olarak var olan fıkra yürürlükten kaldırılmış buna karşılık
altın-alım satımı ile imalatında sürekli enflasyon düzeltmesi yapılması hususu
zorunlu hale getirilmiştir.
Ancak yapılan bu düzenleme ve uygulama şekli kuyumculuk faaliyetlerinin
özellikleri dikkate alındığında yetersiz kalmaktadır. Dolayısıyla konunun
özellikleri de dikkate alınarak yeniden gündeme taşınması ve gerekli koruyucu
düzenlemelerin yapılması kanımızca kaçınılmaz olmaktadır.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik
Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|