Türkiye ekonomisi ile ilgili anlamlı göstergeler

 

02.08.2005

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

BİZE GÖRE

Türkiye ekonomisi ile ilgili anlamlı göstergeler

Veysi Seviğ - 02 Ağustos 2005 Salı - Dünya


Türkiye ekonomisinde yaşanan oluşumların sağlıklı bir biçimde yorumlanabilmesi için başvurulması gereken göstergelerden birisi de mevcut vergi yükümlüsü sayısındaki değişimlerdir.

Bilindiği üzere ekonominin canlandığı dönemlerde işyeri sayısında ortaya çıkan artışlar, aynı zamanda yükümlü sayısını da artırmakta olup, ekonominin belli bir daralma sürecine girmesi halinde tam tersine yükümlü sayısında azalma olmaktadır.

Yükümlü sayısını etkileyen bir başka unsur da ileriye yönelik beklentilerdir. İçinde bulunulan ekonomik ortamın sorunlu olması halinde ileriye yönelik beklentiler girişimciler ve üreticiler üzerinde etkili olmakta, onların ekonomik yapı içersinde aktif hale gelmelerini çoğu kez olumsuz etkilemektedir.

İleriye yönelik oluşturulan yorumlar ve beklentiler özellikle yatırımcılar için önem arz etmektedir. Olaya bu açıdan bakıldığında Devlet İstatistik Enstitüsü ve Merkez Bankası işbirliği ile yürütülen aylık tüketici eğilimi anketi sonuçları girişimcilere daha açıkçası yatırımcılara yön verici olmaktadır.

2005 yılı Mayıs ayında 100.3 olan Tüketici Güven Endeksi, 2005 yılının Haziran ayında mayıs ayına göre yüzde 1.29 oranında azalarak 99.1 değerine düşmüştür. Bu bağlamda endeksin 100'den büyük olması tüketici güveninde iyimser durumu, 100'den küçük olması ise tüketici güveninde kötümser durumu, 100 olarak belirlenmesi halinde ne kötümser ne de iyimser bir beklenti bulunmadığını göstermektedir.

Bir başka anlatımla yapılan resmi açıklamalardan da anlaşılacağı üzer "Güven Endeksi'ndeki düşüş, tüketicilerin gelecek dönemlerde satın alma güçlerinin, genel ekonomik durumun ve iş bulma olanaklarının ve içinde bulunulan dönemde dayanıklı tüketim malı satın alma isteminin azalmasından kaynaklanmaktadır."

Söz konusu Tüketici Güven Endeksi'ne göre 2005 Mayıs itibariyle;

. Kişilerin altı ay öncesine göre satın alma gücünde olumlu bir değişiklik olmamıştır.

. Kişilerin gelecek altı aylık dönemdeki satın alma gücü ile ilgili beklentisinde herhangi bir değişiklik bulunmamaktadır.

. Kişilerin gelecek altı aylık dönemde Türkiye'de iş bulma beklentisinde var olan olumsuzluk devam edecektir.

. Kişilerin gelecek altı aylık dönem içersinde kendilerinin veya hane halkının buzdolabı, televizyon, mobilya gibi dayanıklı tüketim malları satın almak beklentisi veyahut da arzusu yoktur.

. Kişilerin gelecek altı aylık dönem içersinde kendilerinin veya hane halkının otomobil satın alma istemi sadece yüzde 3.2 civarındadır.

. Kişilerin gelecek 12 aylık dönem içersinde kendisinin veya hane halkının konut satın alma ya da inşa ettirme ihtimali yüzde 0.8 civarında olup bu bağlamda konut edinme düşüncesinde olanların oranı ise yüzde 2.4'tür.

. Kişilerin gelecek altı aylık dönem içersinde kendisinin veya hane halkının konut tamiratına, küçük miktarlardaki harcamalar hariç, ısıtma sistemi, badana-boya, mutfak-banyo, tamirat ve benzeri için harcama yapma olasılığı yüzde 4.5 civarındadır.

. Kişilerin gelecek üç aylık dönemde, kendisinin veya hane halkının tüketimin finansmanı amacıyla borç kullanma olasılığı veyahut da beklentisi yüzde 6.2 oranında olup bu alanda yüzde 12.5 oranında beklenti vardır.

. Kişilerin genel ekonomik durum göz önünde bulundurulduğunda, içinde bulunulan dönemin tasarruf yapmaya uygun olduğu düşüncesinde olanlar yüzde 27.1 oranındadır.

. Kişilerin gelecek altı aylık dönem içersinde tasarruf etme olasılığı ise yüzde 1.9'dur.

. Kişilerin gelecek on iki aydı fiyat artışı beklentisi ise yüzde 66.3'tür.

Yukarıdaki bilgiler 22.07.2005 gün ve 113 sayılı "(DİE) Devlet İstatistik Enstitüsü-Merkez Bankası" haber bülteninden alınmıştır.

Gelişmeler ve beklentiler aynı şekilde vergi istatistiklerine yansımış bulunmaktadır. Ülkemizde gelir ve kurumlar vergisi yükümlü sayısında belirgin bir azalma vardır. Aşağıdaki tabloda bu azalma 2005 yılında aylar itibariyle gösterilmiştir. (www.gelirler.gov.tr)

Yükümlü sayısında değişim

İlgili dönem Gelir vergisi Kurumlar vergisi Katma değer vergisi

. 31.12.2003 1.735.722 605.020 2.142.949

. 31.12.2004 1.774.568 632.093 2.230.815

. Ocak-2005 1.783.439 632.062 2.242.275

. Şubat-2005 1.758.652 627.077 2.217.503

. Mart-2005 1.730.328 620.379 2.197.594

. Nisan-2005 1.709.900 609.500 2.176.598

. Mayıs-2005 1.697.737 600.867 2.162.597

. Haziran-2005 1.692.897 596.454 2.158.553

Yukarıdaki tablonun incelenmesinden de anlaşılacağı üzere ülkemizde 2005 yılının başında 2004 yılı sonu itibariyle 1.774.568 olan faal gelir vergisi yükümlüsü sayısı Haziran 2005 sonu itibariyle 1.692.897'ye gerilemiştir. Gelir vergisi yükümlüsü sayısındaki azalma 81.671'dir. Kurumlar vergisi yükümlü sayısında aynı dönem itibariyle azalma 35.639'dur.

Bu gelişme ekonomik yapımızda yaşanan sorunlar ile beklentilerin bir sonucu olarak kabul edilmeli ve değerlendirilmelidir.

Bir süredir uzun vadeli konut kredisi ile binek aracı, yani otomobil kredisine dayalı olarak bu iki alanda talebin canlı tutulması, tercihlerin kullanılması açısından tartışmalıdır.

Rakamsal verilerin dikkate alınmaması halinde, düşülmesi muhtemel yanılgılar yeni sorunların ortaya çıkmasına neden olabilecektir. Bu bağlamda rakamsal verilerin dikkate alınması ve yorumlamalarında bu veriler ışığında yapılması bir anlamda zorunlu olmaktadır.

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30

 

Veysi Seviğ

 

Okunma: 691

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Türkiye ekonomisi ile ilgili anlamlı göstergeler