|
BİZE GÖRE
Çalıntı çeklerde keşideci sorumluluğu
Veysi Seviğ - 21 Eylül 2005 Çarşamba - Dünya
Çalıntı ve benzeri yollarla ele geçirilen çeklerin cirolanması suretiyle
dolaşıma çıkması halinde, bu çekler kendi imzasını inkar etmeyen ciranta
tarafından ödenmektedir. Bu nedenle imzasını inkar etmeyen veyahut da edemeyen
ciranta, çek bedelini ödemekle yükümlü bulunmaktadır.
Türk Ticaret Yasası'nın 711/3'üncü maddesi uyarınca "keşideci çekin kendisinin
veya üçüncü bir kimsenin elinden rızası olmaksızın çıkmış olduğu iddiasında ise
muhatabı çeki ödemekten men edebilmektedir. Dolayısıyla çekin kendisinin elinden
rızası olmaksızın çıkmış olduğunu iddia eden keşidecinin muhatabı ödemekten
menetme yetkisi bulunmaktadır.
Genellikle dolaşımda bulunan çek hamili bu tür iptal işlemlerinden haberdar
olmamaktadır. Bu durumda çek hamilini koruyan bir düzenleme yasa maddeleri
içersinde açık olarak bulunmamasına karşılık oluşan yargı kararları çerçevesinde
çirkin cirolanmak suretiyle dolaşımda bulunması halinde hamilin hukuken
korunması mümkün olabilmektedir.
Çekin çalıntı nedeniyle Türk Ticaret Yasası'nın 711/3'üncü maddesi uyarınca
ödenmemesi durumunda hamilin süresinde bankaya ibraz edildiği hususunun ibraz
günü gösterilmek suretiyle çekin üzerine yazılmış olan tarihli bir beyanla
tespit edilmesi gerekmektedir.
Eğer çek kanuni ibraz süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmek veya ödenmeme
durumu usulünce tespit ettirilmemiş olursa hamil keşideciye, cirantalara karşı
müracaat hakkını kaybeder. Bir başka anlatımla çekin süresi içersinde muhatap
bankaya ibraz edilmesi ve muhatap bankanın bu ibraz üzerine çekin ödenmediğini
ve ödememe gerekçesini gösteren bir şerhi tarihle beraber çek üzerine yazması
gerekmektedir.
Türk Ticaret Yasası'nın 589'uncu maddesi uyarınca "bir poliçe, poliçe ile
borçlanmaya ehil olmayan kimselerin imzasını, sahte imzaları, mevhum şahısların
imzalarını yahut imzalayan veya namlarına imzalanmış olan şahısları, her hangi
bir sebep dolayısıyla ilzam etmeyen imzaları taşırsa, diğer imzaların sıhhatine
bu yüzden halel gelmez.
Türk Ticaret Yasası'nın 589'uncu maddesi çek için de geçerlidir. Türk Ticaret
Yasası'nın 730/3'üncü maddesi uyarınca çek düzenlenmesi açısından borçlanmaya
ehil olmayan kimselerin imzasına, selahiyetsiz imzaya yönelik hallerin
varlığında Türk Ticaret Yasası'nın poliçeye ilişkin 589-592'nci maddeleri
uygulanacaktır.
Diğer yandan söz konusu yasanın 590'ıncı maddesinde de açıkça hükme bağlandığı
üzere "temsile selahiyetli olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatıyla bir
poliçeye imza koyan kimse o poliçeden dolayı bizzat mesul olur ve poliçeyi
ödediği takdirde temsil olunanın haiz olabileceği haklara sahip olur.
Çek hamili tarafından yapılacak olan takipte cirantaya gidilmesi halinde ciranta
kendi imzasını inkar edemediği sürece çek bedelini ödemekle yükümlü olacaktır.
Bu nedenle özellikle çek üzerindeki son ciranta önem taşımaktadır. Uygulamada ne
yazık ki bilinçsizlik nedeniyle özellikle çalıntı veya gasp suretiyle ele
geçirilen çeklerin ciranta yolu ile dolaşıma çıkarılmasında cirantalar da sahte
olabilmektedir. Bu nedenle son cirantanın en azından bu bağlamda önemi
olmaktadır.
Yasal düzenleme gereği olarak "İmza sahte olsa bile ciranta olan borçlu kendi
imzasından sorumlu olmaktadır. Bu bağlamda Türk Ticaret Yasası'nın 692/6'ncı
maddesi uyarınca çeki çeken kimsenin (keşidecinin) imzasını zorunlu kılmıştır.
Anılan maddede sadece imzadan söz edilmiş, keşideci adının yazılması ve imzanın
adı yazılı kişiye ait olması koşul olarak kabul edilmemiştir. Bu nedenle çekte
keşideci imzasının bulunması yeterli olup bu imzanın keşideciye ait olup
olmaması Türk Ticaret Yasası'nın 730/3 maddesi göndermesi ile çekler hakkında da
uygulanması gereken aynı yasanın 590'ıncı maddesinde "Temsile selahiyetli
olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatıyla bir poliçeye imza koyan kimse o
poliçeden dolayı bizzat mesul olur" hükmü de dikkate alındığında çek vasfına
etkili olmayacağı hususu dikkate alınmalıdır.
Tüm bu açıklamalar ışığında kendi imzasını inkar etmeyen ciranta çek bedelini
ödemekle yükümlüdür. Keşidecinin imzası sahte olsa bile ciranta olan borçlu
kendi imzasından sorumludur. Bu nedenle ciranta çekteki imzanın sahte olduğunu
ileri sürerek borcundan kurtulamaz. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E. No:
2004/20680, K.No: 2004/25278)(*)
(*) Karar İstanbul Barosu Dergisi'nden alınmıştır. Cilt 79, Sayı 4. Söz konusu
karar Mersin Barosu avukatlarından Hulki Özel tarafından gönderilmiştir.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik
Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|