|
BİZE GÖRE
Avrupa Birliği müzakere süreci
Veysi Seviğ - 11 Ekim 2005 Salı - Dünya
Avrupa Birliği ile Türkiye arasında yürütülecek olan müzakerelerde yol
haritasını oluşturan "Müzakere Çerçeve Belgesi" üç bölümden oluşmaktadır.
Birinci bölümde "Müzakerenin Kuralları", ikinci bölümde "Müzakerenin Özü",
üçüncü bölümde ise "Müzakerenin Prosedürü" yer almaktadır.
Müzakerenin kurallarına göre gelişmeler Türkiye'nin liyakatine bağlıdır. Bu
bağlamda Türkiye'nin üyelik gereklerini karşılama yönünde göstereceği beceri
önem arz etmektedir.
"Müzakerelerin ortak hedefi katılımdır. Bu müzakereler ucu açık bir süreç olup,
sonucu önceden garanti edilemez. Kopenhag kriterlerinin tam değerlendirilmesi,
AB'liğin hazmetme kapasitesi (absorption capacity) de göz önüne alınarak"
Türkiye'nin tüm üyelik yükümlülüklerini tam üstlenebilecek konuma gelmesi
gerekmektedir.
AB; Türkiye'nin reform sürecini sürdürmesini ve ilgili Avrupa içtihadı da dahil
olmak üzere özgürlük, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan haklarına ve temel
özgürlüklere saygı ilkeleriyle ilgili olarak gerekli iyileştirmeleri yapması,
özellikle işkence ve kötü muameleye karşı müsamahasız bir uygulamaya yönelmesi,
ifade özgürlüğü, din özgürlüğü kadın hakları, sendika haklarını içeren ILO
standartları ve azınlık haklarıyla ilgili gerekli hukuki düzenlemeleri yapmasını
öngörmektedir.
Komisyonun müzakereleri askıya alması mümkündür. Müzakerelerin ilerlemesi
ekonomik ve sosyal bir birleşme çerçevesi kapsamında Türkiye'nin katılıma,
müzakere aşamasında kaydedeceği ilerlemeye bağlıdır. Bu bağlamda Türkiye'nin;
. Demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını ve azınlıklara saygı ve
azınlıkların korunmasını teminat altına alan kurumların istikrarı,
. İşleyen bir pazar ekonomisinin varlığı ve birlik içinde rekabetçi baskıyla ve
pazar güçleriyle başa çıkabilme kapasitesi,
. Siyasi, ekonomik ve parasal birliğin amaçlarına uygunluk ve müktesebatın etkin
bir şekilde uygulanması ve yürütülmesi için gerekli idari yapı da dahil,
üyeliğin getirdiği yükümlülükleri üstlenebilme yetisi,
müzakerelerin çabuklaşmasında en önemli etken olacaktır.
Diğer yandan Türkiye'nin iyi komşuluk ilişkileri yönünde verdiği açık taahhüt ve
henüz çözümlenmemiş olan tüm sınır ihtilaflarını, gerektiğinde Uluslararası
Adalet Divanı'nın zorunlu yargılama yetkisi de dahil olmak üzere Birleşmiş
Milletler Şartı'na göre, ihtilafların sulh yoluyla halli ilkesine uygun olarak
çözüme kavuşturmayı taahhüt etmesi gerekmektedir.
Bu koşul Türkiye açısından üzerinde hassasiyetle durulması gereken bir konudur.
Çünkü Türkiye'nin yarattığı herhangi bir sınır uyuşmazlığı yoktur. Tam aksine
Türkiye'nin siyasi hudutları üzerinde üretilmeye çalışılan bazı düşünceler, en
azından Türkiye'ye karşı bir saygısızlık olarak kabul edilmedir.
Ayrıca müzakere kuralları içersinde "...Kıbrıs Cumhuriyeti Rum Kesimi dahil tüm
AB ülkeleriyle Türkiye arasındaki ikili ilişkilerin normalleştirilmesinde
ilerleme kaydedilmesinin yanı sıra Birleşmiş Milletler nezdinde ve AB'nin
üzerine inşa edildiği ilkeler doğrultusunda, Türkiye'nin Kıbrıs sorunu için
kapsamlı bir çözüme ulaşma çabalarını desteklemesi öngörülmektedir.
Karşılıklı sorumluluklar açısından "Türkiye'nin birliğe katılımı konusunda mali
olanakların tekraren gözden geçirilmesi" koşuluna da yer verilmiş bulunmaktadır.
"Türkiye'nin birliğe katılımının mali yönleri kabili tatbik bir `Mali Çerçeve'
içersinde mümkün olabilecektir. Bu bağlamda Türkiye'nin birliğe katılımı sorunlu
görülmektedir. Bir başka açıdan "Türkiye'nin katılımı çok büyük mali sonuçlar
doğurabileceğinden, müzakereler ancak sonuç olarak ortaya çıkacak olası mali
reformlarla birlikte 2014'ten itibaren başlayacak olan döneme ilişkin Mali
Çerçeve'nin oluşturulmasından sonra" dikkate alınabilecektir.
Müzakerelerin özünde ise Türkiye açısından belli koşulların aranmasına ağırlık
verilmiş bulunmaktadır. Buna göre;
. Özgürlük, adalet ve güvenlik alanıyla ilgili olarak, Avrupa Birliği'ne üyelik,
Türkiye'nin katılımla birlikte Schengen Müktesebatı da dahil olmak üzere, bu
alandaki tüm müktesebatı tamamen kabul etmesi anlamına gelmektedir. Ancak bu
müktesebatın bir kısmı Türkiye'de sadece, Türkiye'nin hazır olup olmadığına
yönelik yapılacak değerlendirmelere dayalı olarak, iç sınırlarda kişiler
üzerinde denetimlerin kaldırılması konusunda alınacak konsey kararından sonra
uygulanacaktır.
. AB yüksek düzeyde bir çevresel korumaya önem vermektedir.
. Müktesebatını etkin bir şekilde uygulamak amacıyla ya da duruma göre
müktesebatı katılımdan yeterli bir süre önce etkin bir şekilde uygulayabilmek
amacıyla Türkiye müktesebatının tüm alanlarında kurumların, yönetim
kapasitesini, idari ve yargı sistemlerini -hem ulusal hem de bölgesel
düzeyde-birlik standartlarına getirecektir.
Bu istemin veyahut da Türkiye açısından taahhüdün açıklığa kavuşturulması
gerekmektedir. Çünkü ulusal ve bölgesel idari yapı ile yargı sistemlerinin
oluşturulmasındaki amaç nedir? Böyle bir oluşum mümkün müdür? Konunun bu
bağlamda irdelenmesi zorunlu olmaktadır.
Bu aşamada genel düzeyde, verimli ve tarafsız bir sivil hizmet anlayışı üzerine
kurulmuş, iyi işleyen ve istikrarlı bir kamu yönetimine ve bağımsız bir yargı
sistemine verilen ağırlığın ülkemiz açısından da bir kazanç olduğunu kabullenmek
gerekmektedir.
Otuz beş ana başlık altında toplanmış olan müzakereler bir birinden bağımsızdır.
Müzakereler sırasında kısmi olanlar da dahil olmak üzere, belli başlıklar
üzerinde varılan mutabakat, tüm bölümler üzerinde mutabakata varılana dek
sonuçlanmış sayılmayacaktır.
Türkiye'nin katılıma yönelik kaydedeceği ilerlemeler hakkında AB Komisyonu
tarafından hazırlanacak olan düzenli raporların ve özellikle de tarama sırasında
AB Komisyonu'nun alacağı kararlar doğrultusunda müzakere konularından birisi
geçici olarak ertelenebilecektir. Diğer yandan müzakere konularının olacak
gecikmeler karşısında güncelleştirilmesine de gidilecektir.
Müzakere konularının iç hukuka aktarılması ayrıca önem arz etmektedir. Bu
bağlamda konuları Türkiye'nin doğru bir şekilde iç hukuka aktarması ve
uygulamasına müzakerelerin çabuklaştırılmasına veyahut da gecikmesine etkili
olacaktır.
Türkiye uzun soluklu bir müzakere sürecine girmiş bulunmaktadır. Ancak bu
sürecin daha belirgin hale gelebilmesi için oluşturulan yazılı metinlere ulaşmak
gerekmektedir. Gelecek günlerde metinlere ulaşabildiğimiz sürece konunun
üzerinde ayrıca duracağız.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|