Sigorta iptali için iki engel: Zaman ve işveren onayı

 

09.07.2008

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

Sigorta iptali için iki engel: Zaman ve işveren onayı

Ekrem Sarısu - 09 Temmuz 2008 Çarşamba - Posta


1Ekim’de yürürlüğe girecek olan emekliliği zorlaştıran Yeni Sosyal Güvenlik Yasasından etkilenmemek için sigortalı yapılan 1 milyon 400 bin çocuğun sigortası iptal edilemez. Çünkü akıl sağlığı yerinde olan hiçbir işveren, kendisini cezalı duruma düşürecek bu tür bir beyanda bulunmaz. Yaptığı işlemlerin arkasında durur

30 Nisan 2008 e kadar insanların sigortalı olma yarışına girdiğine şahit olduk. Yıllarca kayıt dışıyla mücadele edilip, sigortalı sayısı artırılmaya çalışılmış olmasına karşın, kayıt dışı istihdam önlenememişken, sanki sihirli bir el tüm insanları SSK önünde tarihi kuyruklara sokmuştu. SSK da ancak Aflardan yararlanmanın son gün bir miktar kuyruk olurken, ilk defa sigortalı olma kuyruğu oluştu. Hem de kilometrelerce. Yaşlı, genç, çocuk, kadın, erkek kuyrukta inanılmaz renkler oluşturdu.

Ancak, masanın öbür tarafı, yani; yasayı yapanlar ve uygulamakla görevli yetkililer, her nedense bu kuyruklardan rahatsız oldular ve sigortalı olanların önünü kesmek için, sigortalı yaptırılan çocukların sigortalılıklarının iptal edileceği, işverene ceza yazılacağı vb. yönündeki caydırıcı açıklamaların kar etmemesi üzerine, yasaya özel bir madde ekleyerek, kuyruklara son verdiler. Ancak, son birkaç gündür gazetelerde yine sigorta ettirilen çocukların inceleneceği ve sigortalılıklarının iptal edileceği yönünde haberler yer alıyor. Sigortalı olan çocukların incelenmesi ve doğuracağı sonuçlara geçmeden önce, geçmiş süreci özetlemekte yarar var.

Sigortalı olma kuyrukları neden doğdu

SSK önünde bitmek tükenmek bilmeyen kuyruklar oluşmasının nedeni yeni çıkacak olan sosyal güvenlik yasasıydı. Yeni yasa ile yapılan değişiklikle emekli olmak zorlaştırılıyor, bazı sosyal haklardan geri adım atılıyordu. Yasanın yürürlüğe girdiği tarihte sigortalı olanlar, yeni yasaya tabi olmadan, bugünkü yasa şartlarıyla emekli olacaklarından, insanlar aman yeni yasa çıkmadan sigortalı olayım da yeni yasaya tabi olmayayım telaşına düştüler. Sigortasız olarak çalışanlar ve çalışmamakla birlikte sigortasız olan yetişkinlerin yanında neredeyse tüm ana ve babalar, çocuklarını sigortalı yaptırarak, yeni yasaya tabi olmaktan kurtarma uğraşına girdiler. Öyle ki kundaktaki bebekler bile sigortalı yapılmaya çalışıldı. Çalışılmadan öte sigortalı yapıldı. 1 milyon 400 bini 15 yaşın altında olmak üzere, 1 milyon 700 bin yeni sigortalı çıktı ortaya

Sigortalı olmanın çocuğa faydası neydi?

Yeni yasa yürürlüğe girmeden, yani 30 Nisan 2008 den(bu tarih dahil) önce birkaç günde olsa sigortalı bir işte çalışan çocuk, emekli olma şartları açısından, bugünkü yasaya tabi olacaktır. Çocuğun yeni yasadan önce sigortalı olması, çocuğa şunları kazandıracak.

- Kız çocuğu 7200 gün prim yerine 7000 gün prim ödeyerek emekli olacak.

- Kız çocuğu 65 yaş yerine 58 yaşını doldurduğunda emekli olacak,

- Erkek çocuğu 7200 gün prim ödeme yerine 7000 gün prim ödeyerek emekli olacak,

- Erkek çocuğu 65 yaş yerine 60 yaşını doldurduğunda emekli olacak,

- Emekli aylığı 10 puan fazla bağlanacağından, kız çocuğu da, erkek çocuğu da yüzde 20 fazla emekli aylığı alacak. Örneğin; yeni yasa yürürlüğe girdikten sonra sigortalı olanlara, 25 yıl prim ödemesi olması halinde, yüzde 50 oranında aylık bağlanacak. Yeni yasadan önce(bir gün önce bile) sigortalı olanlara ise, 25 yıl prim ödemesi halinde yüzde 60 oranında aylık bağlanacak. Bu ise yeni yasadan önce sigortalı olanların, yeni yasa kapsamında sigortalı olan ve aynı süre prim ödeyenden yüzde 20 fazla aylık alacağı anlamına geliyor.

- Kız çocukta erkek çocukta emekli olduğu zaman emekli aylığı kesilmeden destek primi ödeyerek çalışabilecek.

Kuyruklar neden son buldu

Yeni yasanın tamamının 1 Ekim 2008 de yürürlüğe girecek olmasına karşın, sigortalı olmak isteyenlerin önünü kesmek için, yasanın TBMM sinde görüşülmesi sırasında yapılan bir değişiklikle, 30 Nisan 2008 den sonra sigortalı olanların, yeni yasa şartlarına tabi olacağı hükmü eklendi. 8 Mayıs 2008 tarihli Resmi gazetede yayımlanan ve çok az sayıda maddesi yürürlüğe konan yasanın, kapsam maddesi geriye yönelik, genel hukuk kurallarına da aykırı olarak 30 Nisan 2008 den itibaren yürürlüğe kondu. Ve 1 Mayıs 2008 de SSK’daki tarihi kuyruklar birden yok oldu. Kuyrukların yerinde yeller esmeye başladı.

Böylece yakalanan bir büyük fırsat, boş ve anlamsız yere kaçırılmış oldu. Çünkü; sosyal güvenliğin temel amacı, ülke insanını sosyal güvenlik şemsiyesi altına sokarak, sosyal güvenliğini sağlamaktır. Bu noktada; ülke insanı sosyal güvenlik şemsiyesi altına kendiliğinden toplanırken, asıl işi insanları sosyal güvenlik şemsiye altına toplamak olanlar, ne yazıktır’ ki bir anlamda, şemsiyeyi insanların yüzüne kapatarak, sosyal güveliğini sağlayamazsın demiştir.

Bununla da kalmadılar, şimdide çocukların sigortalılıklarının iptal etme peşindeler. Hem de 1 milyon 400 çocuğun. Nasıl edeceklerse.

Sigortalanan çocuğun sigortası iptal edilebilir mi?

Sosyal Güvenlik Kurumu her türlü sigorta işlemini inceleyebilir. Bu bağlamda, sigortalanan çocuklar içinde inceleme yapabilir. Nitekim yapıyor da. Ancak, inceleme çocuğun sigortalılığın iptal edileceği anlamına da gelmiyor. Çünkü, burada önemli olan husus, hangi işte sigortalanırsa sigortalansın, çocuğun o işte fiilen çalışmasıdır. Fiili çalışması olan bir çocuğun sigortası iptal edilemez.

Bu tür incelemeler genellikle yetkililerin(müfettiş, yoklamam memuru vb.) iş yerine gelerek, işyerinde çalışanlardan ve işverenden söz konusu çocuğun çalışıp çalışmadığı, çalışmışsa kaç gün çalıştığı, aldığı ücret gibi sorular sorularak alınan yazılı ifadelerle yapılmaktadır. Yapılan tespitlerde fiilen çalışmadığı tespit edilen çocukların sigortasının iptal edileceğine hiç kuşku yoktur. Ancak çocuk fiilen çalışmasa bile, müfettiş ve kontrol memuruna(veya denetimi yapana) çocuğun çalıştığı yönünde ifadeler verilmesi halinde, yapılacak bir şey olmayıp, yapılan sigorta iptal edilemeyecektir.

Ayrıca, sigortalılığın iptali yönünde tespitler yapmak son derece güçtür. Çünkü; çocuğu işe alıp, girişini ve çalışma süresini SSK ya bildirip, ödediği ücret üstünden prim keserek, işveren hissesiyle birlikte SSK ya ödeyen ve tüm bu işlemlerini kanuni defterlerine kayıt eden işveren, bu işlemlerin aksine beyanda mı bulunacak? Bu çocuğu çalıştırmadım. Yaptığım işlemler ve SSK ya yaptığım bildirimler sahtedir mi diyecek? Akıl sağlığı yerinde olan hiçbir işveren, kendisini cezalı duruma düşürecek bu tür bir beyanda bulunmaz. Yaptığı işlemlerin arkasında durur. Çocuğun fiilen çalışmadığı yönünde tespit yapılamaz. Çocuğun sigortası da iptal edilemez.

Hukuk içinde kalındığı sürece çocuk sigortası iptal edilemez

30 Nisan 2008 e kadar yaklaşık, 1 milyon 400 bini 15 yaşından küçük çocuk olmak üzere, 1 milyon 700 bin kişi sigortalı oldu. Muhtemelen bu çocuklardan kimi birkaç ay, kimi birkaç hafta, kimide birkaç gün çalışarak işinden ayrıldı. Çocuklar yasanın kendilerine tanıdığı avantajdan yararlanarak sigortalı oldular. Özellikle 14, 15 yaşın altındaki çocuklar sürekli iş ilişkinden söz etmek mümkün değil. Bu noktada bazı kişiler, bu çocuklar yeni yasaya tabi olmadan erken emekli olmak için sigortalı oldular diyebilir. Bu doğrudur. Tabi ki, bu çocuklar bugünkü yasa şartlarıyla emekli olmak için sigortalı oldular. Bugün yasanın, yeni yasaya göre sağladığı avantajdan yararlandılar. Kanunun tanıdığı avantajdan yararlanmak, Hukukun üstün olduğu toplumlarda her birey için bir haktır. Türkiye’de bir hukuk devleti olduğuna göre, çocuklar yasanın verdiği haktan yararlanarak sigortalılıklarını başlatmış, kısa süre çalıştıktan sonrada çoğu işinden ayrılmıştır. Halen aktif olarak çalışmayan bir kişinin geçmişteki çalışmasının gerçek mi? Yoksa fiktif bir çalışma mı? Olduğunun tespiti her şeyden önce çok zaman alan ve maliyetli bir çalışma gerektirir. Ve Hukuk içinde kalındığı sürece de sonuç alma şansı yok denecek kadar azdır. Çünkü, yukarıda belirttiğimiz gibi işveren çalıştırmadım, çocuk ve ailesi de çalışmadım diyemez. Daha doğrusu demez. Dolayısıyla denetim elemanlarının onca mesaisi boşa gitmiş olur. Buda Devletin sahip olduğu kaynağı çöpe atması anlamına geliyor.

1 milyon 400 çocuğun incelemesine kimseniz ömrü yetmez

Kurumun sınırlı sayıda denetim elemanı var. Normalde denetim elemanı günlük işlere dahi yetişmekte zorlanıyor. Kayıtlı çalışan kadar da kayıt dışında çalışan var. Ancak denetim elemanı yetersizliğinden kayıt dışında çalışanlar için yeterli ve etkin bir denetim yapıldığından söz etmek mümkün değil. Oysa sosyal güvenlik sisteminin tüm sorunları tam da burada saklı. Yani, kayıt dışı istihdam da. Kurum tüm gücü ve enerjisini kayıt dışı istihdama yönlendirerek sigortalı sayısını artıracağı yerde. Kayıt altına girenleri kayıt dışına çıkartma gibi bir sonuç doğuracak işe soyunmasını da anlamak mümkün değil.

Ayrıca soyunduğu işin altından kalkabileceği de şüphelidir. Çünkü;1 milyon 400 bin çocuğun incelenmesi 10’larca yıl sürecek bir iştir. Bu incelemeyi tamamlamaya kimsenin ömrü yetmez. Okurlarımız hatırlayacaktır. Emekli aylığını yükseltmek için emekli aylığını kestirerek kısa süre çalışıp, tekrar aylık bağlatma talebin de bulunan 52 bin emekli, aynen bugün çocuklarda olduğu gibi, geçtiğimiz yıl inceleme alınmış olmasına karşın, incelemeler halen bitirilememiştir. Tüm gücüyle çalışılmasına karşın, bir yıla yakın süredir, 52 bin kişinin incelenmesi bitirilememişken, 1 milyon 400 bin çocuk nasıl incelenecek? İnceleme nasıl bitirilecektir? İnceleme sırasında günlük rutin işler ne olacaktır?

Sonuç olarak sigortalanan çocukların incelenmesinden, beklenen iptal çıkmaz. Kamu kaynağı boş yere israf edilmiş olur. O kadar aile ve işverende boş yere rahatsız edilmiş olacaktır. İşte kayıt dışılığın artmasının bir nedeni de, verilen bu rahatsızlıktır. Kayıt dışındakilerin semtine dahi uğranmazken, kayıt altına girenlerin rahatsız edilmesi, kayıt dışılığı teşvik etmektedir. Bu zihniyet değişmediği sürece, daha pek çok sonuç alınamayan sosyal güvenlik reformları yapılır.

Sonuç olarak, fiili çalışması olan çocuğun sigortasını kimse iptal edemez. Hukuk dışı iptal olsa bile, burası Patagonya değildir. Türkiye bir Hukuk Devletidir. Mahkemeler, haksızlığa uğrayan kişileri, korumak ve mağdur edilmelerini önlemek için vardır. Ana, baba, çocuklar ve işverenler rahat olsun…

SORU VE CEVAPLAR

Borçlanmayla hemen de emekli olabilirsiniz


Soru: 1) 21 Mayıs 1958 doğumluyum. 4 Ekim 2000 yılında Bağ-Kur’lu oldum. Bağ-Kur’um halen devam etmektedir. 25 ay Bulgaristan’da yaptığım askerliğimi ödersem, kademeli emeklilikte geriye gider mi? Nasıl ve ne zaman emekli olabilirim?

2) Yeni Sosyal Güvenlik Yasası’nda Bulgaristan’da çalıştıklarımızı borçlanabileceğimizi söylemiştiniz. Benim 1976 - 1989 yılları arasında 11 yıl 6 ay primim var. Onları da borçlanırsam ne zaman emekli olabilirim?

Mustafa TUNALI

Cevap: 1) Askerlik sürenizi borçlanırsanız sigorta başlangıç tarihiniz 25 ay geri gider ve emekli olmak için; 25 tam yıl prim ödeme ve 51 yaş şartlarına tabi olursunuz. Ara vermeden prim ödeyerek 25 yıl prim ödeme sürenizi dolduracağınız 4 Eylül 2013 tarihinde emekli olabilirsiniz.

2) Askerlik borçlanmanızın yanında Bulgaristan çalışmanızın 5 yılı 2 ayını borçlanmanız halinde, emekli olmak için; 25 tam yıl prim ödeme ve 47 yaş şartlarına tabi olursunuz. Borçlanma bedelini ödediğiniz tarihte emekli olabilirsiniz.

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd. Şti - Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına Hoş Geldiniz.

 

Ekrem Sarısu

 

Okunma: 1386

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Sigorta iptali için iki engel: Zaman ve işveren onayı