26 Mayıs 2008 den önce borcunu ödeyenler aftan yararlanamadı

 

23.11.2008

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

26 Mayıs 2008 den önce borcunu ödeyenler aftan yararlanamadı

Ekrem Sarısu - 23 Kasım 2008 Pazar - Posta

Soru: Eşimin Bağ-Kur Pirim borcunu peşin ödedim. Yeni yasaya göre yüzde 85 ini geri bana ödenme durumu olacak mı?Ziraat Bankasına yatırmıştım. Bağ-Kura başvurarak alabilir miyim? Pirim Aslı Borcu 17.761 YTL, Bağ-Kur Giriş 23 Şubat 1990, Terk tarihi 31 Aralık 1995 dir. Prim borcunun tamamı 1 Nisan 2008' de ödenmiştir.

Davut

Cevap: Eşiniz adına ödediğiniz prim borunun yüzde 85 ini geri almak istemenizden, 26 Mayıs 2008 tarihli Resmi gazetede yayımlanan 5763 sayılı yasa ile SSK ve Bağ-Kur prim borçlarına getirilen prim affından yararlanmak istediğiniz anlaşılıyor.

5763 sayılı yasanın 27 nci maddesi ile 5510 sayılı yeni sosyal güvenlik yasasına eklenen ve 26 Mayıs 2008 tarihinden itibaren yürürlüğe konan geçici 24 maddesi hükmü;

“ ….. yapılan başvuru tarihine kadar tahakkuk ettiği halde ödenmemiş olan, 2008/Mart ve önceki dönemlere ilişkin sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası, sosyal yardım zammı borçları, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden iki ay içinde yazılı olarak başvurulması kaydıyla, bu maddede belirtilen şartlarla peşin veya yirmi dört aya kadar eşit taksitler halinde ödenir.

Peşin ödeme yolunun tercih edilerek borç aslının tamamının ve başvurunun yapıldığı ayın sonuna kadar sosyal güvenlik mevzuatının ilgili hükümlerine göre hesaplanan gecikme cezası ve gecikme zammının yüzde onbeşinin başvuru tarihini takip eden bir ay içinde ödenmesi halinde, gecikme cezası ve gecikme zammının kalan yüzde seksenbeşi terkin edilir…..

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce tahsil edilmiş gecikme cezası ve gecikme zammı, yanlış veya yersiz alınan tutarlar hariç iade ve mahsup edilmez. ” hükmünü içermektedir.

Madde metninden de anlaşıldığı gibi, yasanın yürürlüğe girdiği 26 Mayıs 2008 tarihinden önce eşinizin prim borcunu ödediğiniz için yasadan yararlanamıyorsunuz. Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce tahsil edilmiş, gecikme cezası ve zammının iade edilmeyeceğine dair yasada açık hüküm olduğundan, ödediğiniz ceza ve gecikme zammının yüzde 85 ini iade olarak almanızda mümkün değil. Borcunuzu 26 Mayıs 2008 ve daha sonra bir tarihte ödeseydiniz gecikme cezası ve gecikme zammının yüzde 85 ini ödemezdiniz. Bu noktada yapacak bir işlem yok.

Tüm gelirleri toplamı aylık 458 YTL

den az olan ana ve baba sağlık yardımı alır


Soru: Sigorta başlangıç tarihim 25 Ekim 2005 dir. Sağlıktan yararlanması için annemi üzerime almak istiyorum. 1 Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe giren yeni yasa, engel teşkil eder mi?

Mustafa Balcelı

Cevap: Bakmakla yükümlü olunan kişiler sigortalı üstünden sağlık yardımı alabilir. 1 Ekim 2008 den itibaren yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 3 ncü maddesinde; Geçiminin sigortalı tarafından sağlandığı Kurumca belirlenen kriterlere göre tespit edilen ana ve baba, bakmakla yükümlü oluna kişiler olarak tanımlanıp sigortalı üstünden sağlık yardımı alabileceği hüküm altına alınmıştır.

Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK) kriter olarak ana ve babanın sağlık yardımı almak için asgari ücretin net tutarından daha az geliri olmasını benimseyerek, 28 Ağustos 2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Sağlık Yardımları İşlem Yönetmenliğinin 4 ncü maddesinde de; “Her türlü kazanç ve irattan elde ettiği gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olan ve diğer çocuklarından sağlık yardımı almayan ana ve babasını” sigortalı üstünden sağlık yardımı alabileceği hüküm altına alınmıştır.

Sonuç olarak: anne ve babanızın her türlü gelir toplamı asgari ücretin net tutarı olan 458.- YTL den az ise; anne ve babanız sigortanız üstünden sağlık yardımı alabilir.

Evlenince kesilen dul aylığı boşanma halinde tekrar bağlanır

Soru: Ben vefat eden eşimden emekli sandığından maaş almaktayken, ikinci bir evlilik yaptım. Ve tabi’ ki ilk eşimden almakta olduğum emekli maaş kesildi. Ama boşanmak zorunda kaldım. Tekrar ilk eşimden olan maaşımı alabilir miyim?

Lale Arıca

Cevap: Eşinin ölümünden dolayı ölüm aylığı(dul aylığı) alan kadın evlendiğinde, almakta olduğu aylık kesilir. Boşandığı zaman ise, ilk eşinden tekrar ölüm aylığı bağlanır. İlk eşinizden dolayı Emekli Sandığından almakta olduğunuz ve evlendiğinizden dolayı kesilen ölüm aylığınız, boşandığınızdan dolayı talebiniz üzerine tekrar bağlanır.

Ablanız ilk evliğinde çeyiz parası almamışsa bu defa alır

Soru: Ablam evlendi ve boşandı. Babamın üstünden Emekli Sandığından maaş alıyor. Acaba tekrar evlenirse, çeyiz parası alma şansı var mıdır?

Ercan

Cevap: Toplumda çeyiz parası olarak adlandırılan evlenme yardımı, ana ve babasından dolayı yetim aylığı alırken evlenen kız çocuklarına ödenmektedir. Çeyiz parası bir defaya mahsus olmak üzere, peşin ödenmektedir. Ablanız ilk evlendiğinde çeyiz parası almamışsa, evlenmesi halinde çeyiz parası alabilir. Ancak, daha önce evlenirken çeyiz parası almışsa, bu evliğinde çeyiz parası alamaz.

Özürlü çocuğu olan anneye erken emeklilik

Soru: 5 Aralık 1974 doğumluyum. 16 Haziran 1994 tarihinden itibaren sigortalı olarak çalışmaya başladım. Bugüne kadar 2079 gün prim ödemem var. Halen çalışmaktayım. Yüzde 88 özürlü çocuğum var. Yeni çıkan yasaya göre özürlü çocuğu olanların erken emekli olacağı söyleniyor. Emekliğimi hangi şartlarla erkene çekebilirim?

Yasemin Aydoğan

Cevap: Yeni yasanın yürürlüğe girdiği 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren, özürlü çocuğu olan kadın sigortalıya yeni haklar getirildi. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 28 nci maddesinin konuyla ilgili fıkrası; “Emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunan kadın sigortalılardan başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğu bulunanların, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte biri, prim ödeme gün sayıları toplamına eklenir ve eklenen bu süreler emeklilik yaş hadlerinden de indirilir.” Hükmünü içermektedir. Çocuğunuz yüzde 88 oranında özürlü ise, yasanın aradığı başka birisinin sürekli bakımına muhtaç şartına uygun olduğundan, 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren ödeyeceğiniz primlerin yüzde 25 i kadar(1/4 ü kadar) süre prim ödeme gün sayınıza eklenecek. Ayrıca prim ödeme gün sayınıza eklenen süre, emekli olmak için aranan yaş haddinizden de düşecek.

Emekli olmak için; 20 yıl sigortalılık süresi, 5750 gün prim ödeme ve 51 yaş şartlarına tabisiniz. Emekli olmak için eksik gününüz 3671 gün. Ancak; 1 Ekim 2008 den sonra prim ödeme gün sayınız, çocuğunuzdan dolayı yüzde 25 oranında(1/4 oranında) artırılacağından, 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren 2937 gün prim ödemeniz halinde, prim ödemeniz 734 gün artırılır ve toplam prim ödemeniz 5750 güne yükselerek emeklilik için aranan prim şartını yerine getirmiş olursunuz(ara vermeden prim öderseniz). 734 gün ayrıca emeklilik için aranan 51 yaşından düşüldüğünde, emekli olacağınız yaş haddi 48 yaş 11 ay 16 güne düşer. Sonuç olarak: 2937 gün daha prim ödemeniz şartıyla, yaşınızı 48 yaş 11 ay 16 güne tamamlayacağınız 21 Kasım 2023 de emekli olabilirsiniz. Prim şartını tamamlayacağınız Ocak 2017 ayından sonra ödeyeceğinizi prim sayısının dörtte biri kadar, emekli olacağınız tarih öne gelir(yaş haddinden düşüleceğinden)

2.400 YTL yi aşan konut kiralarının beyanı gerekiyor

Soru: Eşimde çalışıyor. İşyerimize uzak olduğu için dairemizi kiraya verdik. İşyerimize yakın bir semtte kirada oturuyoruz. Dairemizde 600 YTL aylık kira alıyoruz. Oturduğumuz daireye de aylık 600 YTL kira ödüyoruz. Ödediğimiz kira aldığımız kiradan fazla olduğu için bugüne kadar, vergi dairesine gelir beyan etmedik. Ancak, birkaç gün önce vergi dairesinden memurlar kiracımızın evine gelerek, kaç lira kira ödediğini, mal sahibinin kim olduğunu vb. sorular sorarak gitmişler. Sorularımız şunlar;

1)Kiracı ay içinde kirayı elden ödüyor. Bazen ertesi aya sarkıttığı da oluyor. Kirayı bankaya yatırmamız gerekiyor mu? Vergi dairesinden kiranın bankaya yatması için mi geldiler acaba?

2)Yoksa vergi dairesinden gelir beyanı için mi geldiler? Aldığımız kiradan çok ödediğimiz kira var. Ortada gelir beyan edecek bir durum yok. Bize ceza gelir mi? Ne yapmamız gerekiyor?

N.Demir-Ankara

Cevap: 1)Kira gelirlerindeki kayıt dışılığın önüne geçmek için, 1 Kasım 2008 tarihinden itibaren aylık tutarı 500 YTL ve daha fazla olan konut kiraları ile tutarına bakılmaksızın işyeri kiralarının banka(postane ve katlım bankaları dâhil) kanalıyla tahsil edilmesi zorunlu hale geldi. 1 Kasım 2008 den sonra kiracınız kiralarınızı adınıza açılacak olan bir banka hesabına yatırması lazım. Aksi takdirde 320.- YTL den az olmamak üzere her tespitte kira tutarının yüzde 5 i kadar özel usulsüzlük cezası kesilecek. Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, kira gelirlerinin tespiti için yoğun ve yaygın bir denetim başlatmış bulunuyor. Denetimin amacı, beyan edilmeyen kiraları tespit etmek ve bu alandaki yaygın kayıt dışılığın önüne geçmektir.

2)Belirttiğimiz gibi vergi memurları kiraların beyanını sağlamaya yönelik çalışma yapıyor. Konut kira gelirinin belli bir tutarı aşmadığı sürece beyanı gerekmiyor. 2008 yılına ilişkin bu tutar 2.400 YTL dir. 2.400 YTL yi aşmayan konut kira gelirleri beyan edilmeyecek, dolayısıyla vergi de ödenmeyecek. Ancak, 2008 yılında elde edilen ve tutarı 2.400 YTL yi aşan kira gelirlerinin beyanı zorunlu. Kiranın tamamı beyan edilecek ve beyan edilecek kiradan 2.400 YTL istisna düşülecek. Kalan kiradan, ya kirayı elde etmek için konuta yapılan gerçek giderler, ya da götürü gider usulü seçilerek kiranın yüzde 25 i kadar götürü gider düşülecek. Ve kalan tutar üstünden gelir vergisi hesaplanacak.

Dairenizden aldığınız kira tutarı, istisna haddini aştığından kiranızı beyan etmeniz gerekiyordu. Ancak, kiranızı beyan etmeniz vergi ödeyeceğiniz anlamına da gelmiyor. Çünkü beyanda gerçek gider usulünü seçerek, oturduğunuz daire için ödediğiniz kiraları elde ettiğiniz kiradan düştüğünüzde ortada, üstünden vergi hesaplanacak kira kalmayacağından vergi ödemeyecektiniz. Geçmiş yıllarda beyanda bulunmadığınızdan cezalı duruma düşmüş bulunuyorsunuz. Kontrole gelen memurların dairesine giderek görüşün ve vergi dairesi ile anlaşarak önerilen şekilde kira gelirinizi beyan edin.

Kendi işyerinde ve ortak olunan işyerinden sigortalı olunamaz

Soru: 1998 yılında iki ortaklı Gelir Vergisi'ne tabi bir işyerinde sigortalı olarak çalışmakta iken ortaklardan birinin ortaklıktan ayrılmak istemesi sonucu ayrılan ortağın hissesini satın alarak işyerine ortak oldum. 1988 yılından bu yana aynı işyerinde sigortalı olarak çalıştığım için SSK sigortalılığımın devam etmesini ve Bağ-Kur'a girmek istemediğimi muhasebecimize belirttim. O da her ay kesintisiz olarak 30 gün üzerinden sigortalılığımın devam etmesi durumunda SSK sigortalılığımın devam edebileceğini söyledi. Ve bu güne kadar kesintisiz sigortalılığım devam etti. 1 Ekim 2008’den sonra durumumuz da bir değişiklik olacak mı? Halen ortağı olduğum ve bilfiil ücret alarak çalıştığım işyerinde SSK'lı olarak devam edebilecek miyim?

Tuncer Gürsoy

Cevap: 1 Ekim 2008 den itibaren yürürlüğe giren yeni yasaya göre, işverenler işyerlerinden ve ortak olduğu işyerlerinden sigortalı olamıyorlar. Bugünkü adıyla 4/b, eski adıyla Bağ-Kur sigortalısı olabiliyor. Ancak, 1 Ekim 2008 den önce sigortalı olduğunuzdan durumunuzda bir değişiklik olana kadar, muhasebecinizin de belirttiği gibi SSK’nın devam edebilirsiniz. Ara vermeden prim ödediğiniz sürece SSK’nız(4/a sigortanız) devam eder. Sigortanıza ara verdiğiniz tarihinden itibaren Bağ-Kurlu olmak zorundasınız. Ara verdiğiniz tarihten itibaren ne kendi işyerinizden ne de başka bir işyerinden 4/a sigortalısı(SSK lı) olamazsınız.

524 gün prim ödeyip 46 yaşın dolmasını bekleyeceksiniz

Soru: 19 Ekim 1972 doğumluyum. 1 Eylül 1989 dan 31 Ocak 1994 tarihine kadar aralıklarla 1311 gün çalışarak, 1 Mart 1996 dan 31 Ağustos 2008 tarihine kadar da 3540 gün isteğe bağlı sigortalı olmak üzere toplam 4851 gün sigorta prim ödemem var. Ne zaman ve nereden emekli olabilirim?

Ayşe Şengüler

Cevap: Emekli olmak için; 20 yıl sigortalılık süresi, 5375 gün prim ödeme ve 46 yaş şartlarına tabisiniz. 524 gün daha prim ödeyerek 4851 gün olan prim ödemenizi 5375 güne çıkartmanız şartıyla 46 yaşınızı dolduracağınız 19 Ekim 2018 tarihinde SSK dan emekli olabilirisiniz. Şayet prim ödemenizi doldurduktan sonra yaş haddini doldurana kadar prim ödemeyi düşünüyorsanız, son 3.5 yıl priminizi SSK lı olarak bir iş yerinde çalışarak ödemelisiniz. Aksi takdirde Bağ-Kur şartlarıyla emekli olmak zorunda kalırsınız. Çünkü, 1 Ekim 2008 den itibaren isteğe bağlı prim ödemesi Bağ-Kura sayılıyor.

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd. Şti - Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına Hoş Geldiniz.

 

Ekrem Sarısu

 

Okunma: 778

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

26 Mayıs 2008 den önce borcunu ödeyenler aftan yararlanamadı