|
|
|
|
|
KDV’nin yüzde 10 oranını iade edilmeli |
|
22.03.2009 |
|
| ||
|
KDV’nin yüzde 10 oranını iade edilmeli Ekrem Sarısu - 22 Mart 2009 Pazar - Posta Soru: 10 ay önce müteahhitten inşa edilmekte olan müstakil bahçeli bir daire satın aldım. Daire fiyatını tespit ederken KDV içinde pazarlık yaptık ve düzenlemiş olduğumuz sözleşmenin 6 nci maddesinde de KDV nin satış fiyatı içinde olduğunu açıkça yazdık. 16 Mart 2009 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Bakanlar Kurulu kararı ile; 25 Haziran 2009 tarihine kadar uygulanmak üzere, 150 m2 nin üstündeki dairelerde KDV oranı 10 puan düşürülerek yüzde 18 den yüzde 8 e indirildi. Müteahhit satın aldığım dairenin teslimi için davet etti. Görüşmemizde sözleşme düzenlediğimiz tarihte yüzde 18 olan KDV nin yüzde 8 e indirildiğiniz yüzde 10 KDV nin iadesini talep ettim(iade esilecek tutar yaklaşık 72 bin TL tutuyor). Müteahhit ise KDV nin fiyatın içinde olduğunu faturayı yüzde 8 KDV oranında düzenleyeceğini ve kalan tutarın daire satış bedeli olduğunu ileri sürerek iade yapmayacağını belirtti. Bende KDV iade etmemesi Halide daireyi teslim almayacağını ve kanuni yollara başvuracağımı belirttim. Size göre müteahhidin yüzde 10 KDV ye isabet eden bedeli iade etmesi gerekmiyor mu? Bu konuda ne yapmamı önerirsiniz. Hakan Tunç-İstanbul Cevap: Genellikle daire satışlarında satış bedeli, KDV fiyatın içinde olarak belirlenmektedir. KDV içinde olarak belirlenen fiyatın içinde, sözleşme düzenlenme tarihindeki KDV oranı kadar da KDV vardır. Başka bir ifade ile fiyatının KDV oranındaki kadar kısmı vergidir. Örneğin; 17 Mart 2009 tarihinden önce yapılan net alanı 320 m2 olan bir daire satışında, daire satış fiyatının KDV içinde olarak 300.000 TL olarak belirlendiğini varsaydığımızda, bu bedelin 254.237 TL si daire bedeli, 45.763 TL’si de KDV sidir. Müteahhit fiyatın içinde tahsil ettiği bu vergiyi, satışa konu ettiği daire için yüklendiği KDV yi mahsup ettikten sonra Vergi Dairesine yatırmaktadır. Daire satışlarında dairenin teslim edildiği tarihe kadar yapılan ödemeler avans mahiyetindedir. Avans mahiyetindeki ödemelerde KDV doğmamaktadır. Daire satışlarında KDV, dairenin fiilen teslim edildiği tarihte doğmaktadır. Sözleşme düzenlediğiniz tarihte net alanı 150 m2 yi aşan dairelerde KDV oranı yüzde 18 olduğundan müteahhide daire fiyatının içinde yüzde 18 oranında KDV ödemişsiniz. Ancak, KDV yükümlülüğünüz daireyi teslim aldığınızda doğacaktır. Müteahhit dairenizi teslim etmek istediğine göre, bugün yürürlükte olan KDV oranını uygulamak zorunda. Bugünde KDV oranı yüzde 8 olduğundan, sizden yüzde 8 oranında KDV tahsil edecektir. Oysa siz yüzde 18 oranında KDV ödediğinizden, oran indirimi sonucunda müteahhitte kalan yüzde 10 KDV yi, müteahhit size iade etmek zorundadır. Çünkü ödediğiniz KDV, müteahhidin değil, Devletin müteahhitteki emanet parasıdır. Müteahhit tahsil ettiği KDV den sattığı daire için yüklendiği KDV yi düşecek ve kalanını da devlete ödeyecektir. Nitekim diğer sektörlerdeki benzer uygulamalarına baktığımızda Maliye Bakanlığının da görüşte olduğu görülmektedir. Sonuç olarak müteahhit yüzde 18 olarak hesap edip tahsil ettiği KDV nin yüzde 10 unu iade etmesi gerekir. İade etmezse Mahkemeye dava açmanız halinde, müteahhit ödemediği bedeli bu kez, faizi mahkeme ve avukatlık masraflarıyla birlikte ödemek zorunda kalır. Vergi kaydı ibraz edenin Bağ-Kuru 4 Ekim 2000 den başlatılacak Soru: 4 Ekim 200 ile 1 Ekim 2008 tarihleri arasında vergi dairesinde vergilendirilmek üzere kayıt yaptıran esnafın Bağ-Kur numarasını vergi dairesine başvurduğu tarihte alabileceğini biliyoruz. Bağ-Kur giriş numarasını geriye dönük olarak 4 Ekim 2000 tarihine kadar götürüp götürülmeyeceğini nasıl öğrenebiliriz? Özkan YILMAZ Cevap: Yeni yasa ile yapılan düzenleme sonucu, süresi içinde Bağ-Kura kayıt ve tescilini yaptırmayan işverenlerin, sigortalılık hak ve yükümlülükleri 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren başlatılacak. Bağ-Kura süresi içinde kayıt ve tescilini yaptırmayanlar, 1 Ekim 2008 den önceki dönem için Bağ-Kur yükümlüğünden kurtuldu. Süresi içinde Bağ-Kura kayıt ve tescilini yaptırmayanlardan isteyenler, 1 Ekim 2008 den itibaren 6 ay içinde, yani 31 Mart 2009 Salı günü mesai saati sonuna kadar 4 Ekim 2000 ile 1 Ekim 2008 tarihleri arasında vergi kaydı ibraz etmeleri şartıyla sigortalılık hak ve yükümlülükleri 4 Ekim 2000 den başlatılabilecek. Vergi kaydı ibrazı üstüne sigortalılıkları geriye yönelik olarak başlatılanlar, talep tarihindeki prime esas kazancın alt(asgari ücret olup 666 TL dir) ve üst( asgari ücretin 6.5 katı olup 4.329 TL dir) sınırları arasında belirleyecekleri kazanç tutarının yüzde 32 si kadar pim hesaplanır ve sigortalıya tebliğ edilir. Tebliğ edilen borç 6 ay içinde ödendiği takdirde, bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilecek. Mahkemeden yönetici atanmasını talep edin Soru: 12 daireli bir apartmanda oturuyorum. Komşulardan kimse kabul etmediğinden Apartmanımıza yönetici bulamıyoruz. Bu konuda ne yapmalıyız? Bize ne önerirsiniz? Kemal Aydın-Ankara. Cevap: Sekiz ve daha fazla bağımsız bölümü olan apartmanlarda yönetici atanması yasal zorunluluktur. Oturduğunuz apartman 12 daireli olduğuna göre, bir yöneticinin bulunması gerekiyor. Komşularınızdan gönüllü olarak yönetici olan yoksa, bulunduğunuz yerin sulh hukuk mahkemesine başvurarak, apartmanınıza yönetici atanmasını isteyebilirsiniz. Bu konuda geniş bilgiyi Yaklaşım yayınlarından Arif Temir’in Apartman Yönetimi ve Kapıcılar adlı kitabında bulabilirsiniz. Kitabı www.yaklasim.com adresinden edinebilirsiniz. Stajyerlik sigortası nedeniyle yetim aylığı kesilmez Soru: Arkadaşım şu an devletten 3 kat burs alıyor ve babası vefat ettiği için emekli sandığına bağlı kendisi. Bu yaz bir şirkette staj yapmaya başlayacak. Şirket kendisine stajyer sigortası yapmak istiyor. Sigortanın hiç bir primi yatmayacak (stajyer sigortası olduğu için) sadece SSK da ismi geçecek. Bu durum bursunun ve de emekli sandığından aldığı emekli maaşının kesilmesine neden olur mu? Bilgilendirirseniz sevinirim. Hakan Durmuş Cevap: İşletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler, meslek lisesi ve yüksek öğrenimde okumakta iken zorunlu staja tabi tutulan öğrencilerin 4/a sigortalısı olması ana veya babalarından dolayı almakta oldukları yetim aylığının kesilmesini gerektirmiyor( 5510 sayılı Kanun Md. 34) Arkadaşınızın yetim aylığı, stajyerlik dolayısıyla yapılan sigortasından dolayı kesilmez. Hangi kurumdan ne şartla burs aldığını bilmiyoruz. Muhtemelen aldığı bursta kesilmeyecektir. Ancak, burs aldığı yerle görüşmesinde fayda var. Askerliğinizi borçlanıp 684 gün daha prim ödemeniz gerekiyor Soru: 20 Mart 1947 doğumluyum. 1969 senesinden beri SSK"lı çalışanım. 2196 gün prim ödemem var. 24 ay askerlik yaptım ( 1967-1969 ) ne zaman emekli olabilirim? A.Recai POZAN/ERZURUM Cevap: Sigorta başlangıç tarihiniz oldukça eski olmasına katşın, prim ödeme gün sayınızda oldukça az. Bu durumda en erken kısmi yaşlılık aylığı ile emekli olabilirsiniz. 8 Eylül 1999 tarihi itibariyle sizin gibi 23 yıldan fazla süredir sigortalı olanlar bu tarihte yürürlüğe konan ve emekli olmayı zorlaştıran 4447 sayılı Kanuna tabi olmadan eski hükümlere göre emekli olabiliyor. Eski kanuna göre kısmi yaşlılık aylığı ile emekli olmak için; 15 yıl sigortalılık süresi, 3600 gün prim ödeme ve 55 yaş şartlarına tabisiniz. 24 ay askerlik sürenizi borçlanıp, 684 gün daha prim ödeyerek prim ödemenizi 3600 güne tamamlayacağınız tarihte emekli olabilirsiniz.(Ara vermeden prim öderseniz Mart 2011 ayında) Mart 2010 da emekli olabilirsiniz Soru: 1 Mart 1963 doğumluyum. İşe giriş tarihim ise 1 Haziran 1985’dir. 1983 yılında askerliğimi yaptım ve askerlik borçlanmamı ödedim. Ne zaman emekli olabilirim? Gününü ve tarihini yazarsanız sevinirim. Mehmet TURAN/MALATYA Cevap: Askerlik borçlanması sigorta başlangıç tarihinizi, askerlik süreniz kadar(20 ay kabul edilmiştir) geri götürerek emekli olmak için; 25 yıl sigortalılık süresi, 5150 gün prim ödenme ve 47 yaş şartlarına tabi olmanızı sağlıyor. 5150 gün prim ödemeniz şartıyla, 47 yaşınızı dolduracağınız 1 Mart 2010 tarihinde emekli olabilirsiniz. Sağlık yardımı almak için aylık bağlana kadar prim ödemeye devam edin Soru: 29 Mayıs 1962 doğumluyum.3 Mart 1986 Bağ-Kur girişliyim. 20 ay olan askerliğimi de borçlanarak bedelini ödedim. Emeklilik için 48 yaşını bekleyeceğim. Fakat günüm 7.ayda doluyor. Pirim yatırmayacağım. Ama hem şeker hem de tansiyon hastasıyım. Sağlık hakkından faydalanabilir miyim? Yoksa 48 yaşına kadar prim yatırmaya devam mı edeceğim? Edersem avantajım ne olur? Atila Erçalışkan Cevap: 3 Temmuz 2009 a kadar prim ödeyerek prim ödemenizi 25 tam yıla doldurmanız şartıyla, 48 yaşınızı dolduracağınız 29 Mayıs 2010 tarihinde emekli olabilirsiniz. Prim ödemenizi 25 tam yıla tamamladıktan sonra, Faaliyetinize son verip, gelir vergisi mükellefiyetinizi kapatmanız şartıyla, emekli olacağınız tarihe kadar prim ödemeyebilirsiniz. Ancak 10 günden sonra Genel Sağlık Sigortası kapsamında prim ödeyerek sağlık yardımı alabilirsiniz. 3 Temmuz 2009 dan aylık bağlanacak tarihe kadar yaklaşık 10 ay var. 10 ay genel sağlık sigortasına prim ödemeyle, normal prim ödeme arasında çok fazla da farkta yok. Sağlık problemlerinizde olduğundan 48 yaşınızı doldurana kadar prim ödemeye devam etmenizde yarar var. 10 ay fazladan prim ödemenizin emekli aylığınıza bir etkisi olmaz. Ama faaliyetinize son verip, vergi kaydını kapatıp genel sağlık sigortasına kayıt olma gibi bir çok bürokratik işlemden kurtulursunuz. Priminiz yeterli 48 yaşınızı dolduracağınız 2012 de emekli olabilirsiniz Soru: 1 Temmuz 1964 doğumluyum. Bağ-Kur giriş tarihim 1 Şubat 1984 dir. Hiç ara vermeden primlerimi ödedim. Bağ-Kur girişim askerlikten önce ama üzerimde kayıtlı bir dükkân bulunduğu için primlerim yatmış. Ne zaman emekli olabilirim? S.HALICI/ERZURUM Cevap: Emekli olmak için; 25 tam yıl prim ödeme ve 48 yaş şartlarına tabisiniz. Prim ödemeniz yeterli olduğundan, faaliyetinize son verip bunda sonra prim ödemeseniz dahi, 48 yaşınızı dolduracağınız 1 Temmuz 2012 tarihinde emekli olabilirsiniz. İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti - Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına Hoş Geldiniz. |
Ekrem Sarısu
Okunma: 1153 | |||
|
Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı
| ||||
