Kiradan stopaj yapılmamışsa kira ve faizin tamamını beyan etmek zorundasınız

 

15.03.2009

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

Kiradan stopaj yapılmamışsa kira ve faizin tamamını beyan etmek zorundasınız

Ekrem Sarısu -15 Mart 2009 Pazar - Posta

Soru: Kirada küçük bir dükkânım var. Aylık 1.000 TL kira alıyorum. Kiracı ile olan mahkemem geçen yıl sonuçlandı. 12.000 lira kira borcunu 1.600 TL faizle birlikte mahkeme kararıyla tahsil ettim. Başka bir gelirim yok. 12.000 Tl beyan haddi olan 19.800 TL nin altında olduğundan beyan edilmemesi gerektiğini düşünüyorum? Bu düşüncem doğru mu? Stopaj kesiliyor diye geçmiş yıllarda hiç beyanda bulunmamıştım.

Sabri Eliri-İstanbul

Cevap: Mahkeme kararıyla tahsil edilen kiralar, beyan açısından tahsil edildiği yılın geliri olara dikkate alınıyor. Mahkeme kararıyla tahsil ettiğiniz kiranın beyan edilip edilmemesi hususundaki düşüncenizin doğru olup olmadığı kiradan gelir vergisi kesintisi yapılıp yapılmadığına bağlı. 2008 de beyan sınırı 19.800 TL dir. Ancak bu sınır yıl içinde geliri vergisi stopajına tabi tutulan işyeri kira gelirleri için geçerli. 2008 de mahkeme kararıyla da olsa tahsil ettiğiniz işyeri kiraları üstünden, kiracının yüzde 20 gelir vergisi kesmesi ve muhtasar beyanname ile vergi dairesine yatırması gerekiyordu. Şayet kiracının gelir vergisi kesintisi yapmışsa, işyeri kira geliriniz 19.800 TL lik beyan sınırının altında kaldığından beyan etmenize gerek yok. Bu durumda sadece, faizi menkul sermaye iradı(alacak faizi) olarak beyan etmeniz yeterli olacaktır.

Ancak, kiracı mahkeme kararıyla ödediği kiradan gelir vergisi stopajı(kesintisi) yapmamışsa(sorunuzdan yapmadığı anlaşılıyor) kiranın tamamı ile faiz olarak tahsil ettiğiniz 1.600 TL nin tamamını beyan etmek zorundasınız.

İşveren birden fazla kuruma bildirim yükünden kurtuldu

Soru: İşçi giriş ve çıkışları için Çalışma ve sosyal Güvenlik bakanlığına vermekte olduğumuz Ek;1 ve EK 2 bildirimleri kalktı mı? Bundan sonra işçi giriş ve çıkışlarını Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığına bildirmeyecek miyiz?

Davut Güney-Samsun

Cevap: 28 Şubat 2009 tarihli Resmi Gazetenin mükerrer sayısında yayımlanan 5838 sayılı “ Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” un 5 nci maddesi ile, 1 Ağustos 2009 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere, 5510 sayılı Kanuna eklenen EK 1 nci madde hükmüyle işçi giriş çıkışları ve işyeri bildirimleri için birden fazla kuruma bildirim yapılması uygulamasına son verildi. Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak işçi giriş bildirimleri, işçi çıkış bildirimleri ve işyeri bildirimleri aynı zamanda;

-2821 sayılı Sendikalar Kanununun 62 nci maddesi,

- 4857 sayılı Kanun’un 3 ncü maddesi,

-5953 sayılı Kanunun 3 ncü maddesi,

-4447 sayılı İşsizlik sigortası Kanunun 48 nci maddesi,

gereğince; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına, İlgili Bölge Çalışma Müdürlüğü ve Türkiye İş Kurumuna yapılmasın gereken bildirimlerin yerine de geçecek. Ancak uygulama 1 Ağustos 2009 dan itibaren başlayacağından bu tarihe kadar olan bildirimler bugün olduğu gibi adı geçen kurumlara yapılmaya devam edecek. Aman dikkat…

Ücretin bir belge imzalatılarak ödenmesi gerek

Soru: Çalışan bir elemanımız yıllık izninin bitiminde iş başı yapmadığı için, 7 gün sonra tutanak tutup iş sözleşmesini fesih ettik. Eleman mahkemeye 8 aylık ücretini, yıllık izinlerini ve fazla çalışma ücretlerini alamadığı iddiası ile dava açarak bu haklarını talep etti. İşyerimiz de az sayıda personel çalıştırdığımız için personelle maaş bordrolarını düzenli imzalatmayı ihmal ettik. Ancak eleman Şubat maaşına ilişkin maaş bordosunu imzaladığı halde, onu da istemektedir. Elemanın sigorta ve maaşlar gününde ödenmiştir. Resmi defterlerimizde ve kasa defterimizde ödemelerin günü gününe yapıldığı görülmektedir.

Mustafa Söylemez

Cevap: İşletmelerde ücret ödemesinin yapıldığını gösterir belge düzenlemek gerekiyor. Ücret tediye bordosunun işçiye imzalatılması, ücretin bankaya yatırılması, ücret ödemesinde tediye makbuzu düzenlenerek işçiye imzalatılması ücretin ödendiğini gösterir belgelerdir. Bu vb. belgeler düzenlenip işçiye imzalatılmaması halinde, sizde olduğu gibi sevimsiz durumlar çıkabildiği gibi. Ayrıca ücret tediye bordosunun işçiye imzalatılmaması bordoyu geçersiz kılmakta ve her bir bordo için asgari ücretin yarısı tutarında(bugünkü asgari ücrete göre için 333 TL) idari para cezası kesilmesini gerektirmektedir.

Defter kayıtları bir belgedir. Ancak, işçinin kaydın aksini iddia etmesi durumunda, defter kaydı tek başına iddiayı çürütecek yeterlilikte değildir. Çünkü; defterin tutulması işveren tek taraflı iradesi ile gerçekleşmekte ve işçinin deftere yazılan çizilene müdahil olması söz konusu olmamaktadır.

Sonuç olarak mahkemede işçinin iddialarını çürütmeniz lazım. Mahkemeye ücretin ödendiğine dair kanaat getirici bilgi ve belge sunamazsanız işçi talep ettiği haklarını mahkeme yoluyla alır.

Emekli ikramiyesi için son kurumun sandığa tabi olmazı lazım

Soru: Eşim 1960 doğumlu 16 yıl emekli sandığına tabi çalıştı. Ayrıldı. 15 ay bir işyerinde SSK lı olarak çalıştı. 2 yılda isteğe bağlı sigortaya prim ödedi ve 1999 yılında emekli sandığından emekli oldu. Ancak, emekli ikramiyesi ödenmedi. Yeni yasa gereği bu ikramiyesini alabilir mi? Bunun için dava açmak şart mı? Şart ise nereye dava açacağız? Dava dilekçe örneğini nereden temin edebilirim?

Sami Canyurt

Cevap: Eşiniz; primi ödenmiş son yedi yılda Emekli Sandığına fazla prim ödediği için

Emekli Sandığından emekli aylığı bağlanmış. Mevcut yasalara göre; emekli sandığından emekli aylığı bağlanması emekli ikramiyesi ödenmesini gerektirmiyor. Emekli ikramiyesi alabilmek için, emekli sandığına tabi bir işte çalışırken emekli olmak gerekiyor. Başka bir ifade ile, emekli ikramiyesi alabilmek için; son işyerinin emekli sandığına tabi olması lazım. Eşiniz emekli sandığına tabi bir işte çalışırken emekli olmadığı için, emekli ikramiyesi alamaz. Yeni yasada da maalesef farklı bir düzenleme yok.

Mirası reddetseniz de annenize aylık bağlatabilirsiniz

Soru: Babam 1 ay önce vefat etti. 1972 den beri Bağ-Kur sigortalısı 23 bin lira prim borcu görünüyor. Babamın piyasaya çok yüklü borcu var. Ayrıca vergi borcuda bulunuyor. Reddi miras yapmayı düşünüyoruz. Bu durum annemin maaş almasını etkiler mi?

Fahriye Yılmaz

Cevap: Öncelikle mirası reddetmenizin annenize bağlanacak olan dul aylığına bir zararı olmaz. Mirası reddetseniz de dul aylığı bağlanması için aranan şartlar varsa annenize aylık bağlanır.

Yeni yasaya göre ölüm aylığı bağlanması için 10 yıl sigortalılık süresi, 1800 gün prim ödeme şartı aranıyor. Babanızın bu şartları sağladığı anlaşılıyor. Ancak aylık bağlanması içinde prim borcunun olmamamsı da gerekiyor. Fakat yeni yasa; 30 Nisan 2008 tarihi itibariyle 5 yıldan fazla prim borcu olanlara, sigortalılıklarını durdurmak suretiyle prim borçlarının silinmesi olanağı sağladı. Babanızın 1 Mayıs 2008 e adar olan prim borçları, hak sahipleri olarak talebiniz üstüne silinir. Ancak, 1 Mayıs 2008 den ölüm tarihine kadar olan prim borcu ödenmek zorundasınız. Bu borcu ödeyip, diğer borçlarını sildirdiğinizde babanızın 1800 gün prim ödemesi kalıyorsa (ki sorunuzdan fazlasıyla kaldığı anlaşılıyor), bir dilekçe vererek 5510 sayılı yasanın Geçici 17 nci maddesi hükmünce babanızın prim borçlarının silinmesini talep etmeniz halinde, borç silinir ve annenize dul aylığı bağlatabilirsiniz.

Çekte ödeme yasağına son verildi

Soru: Bankalarca çeklere konan ödeme yasağı uygulamasının kaldırıldığı doğru mu? Çalınan veya kaybolan çeklere ödeme yasağı konamayacak mı? Şayet bu doğruysa yolda bulunan çek bile bankadan tahsil edilebilir?

Osman Candan-Ankara

Cevap: 28 Şubat 2009 tarihli Resmi Gazetenin mükerrer sayısında yayımlanan, kamuoyunda torba kanun olarak nitelenen 5838 sayılı yasa ile Türk Ticaret Kanununun çeklere ödeme yasağı konmasıyla ilgili 711 nci maddesinin 3 ncü fıkrası yürürlükten kaldırıldı. Yürürlükten kaldırılan uygulamaya göre; çalışma, kaybedilme veya gasp vb. yollarla kişinin iradesi dışında elinden çıkan çek için, çek hamili bankaya başvurarak çeke ödeme yasağı koydurtabiliyordu. Çok yerinde ve iyi niyetli alacakları koruyan bu düzenleme, kötü niyetli kişilerce amacı dışında kullanılması nedeniyle yürürlükten kaldırıldı. Ekonomik krizinde etkisiyle, iyi niyetli satıcıdan mal, para, hizmet alan borcu karşılığında çek veren kötü niyetli kişiler, daha sonra bankaya çekin iradesi dışında elinden çıktığını belirterek ödeme yasağı koydurtup iyi niyetli satıcıları mağdur ediyorlardı. Oldukçada yaygınlaşan bu uygulama, düzenlemenin kaldırılmasına yol açtı.

Gerçekten kişinin iradesi dışında elinden çıkan çeke ödeme yasağı konamayacağından, yolda bulunan hamiline yazılı bir çekin kötü niyetli kişilerce bankadan çekilmesi de mümkün. Ancak, kaybolan, çalınan, gasp vb. yolarla elden çıkan çekler için genel hukuk kuralları içinde dava açarak Mahkeme kararıyla ödeme yasağı konabileceğine de hiç şüphe yok. Ayrıca, TBMM sinde yasalaşma sürecinde olan yeni Türk Ticaret kanunu ile de bu konuda oluşan boşluğun doldurulması için düzenleme yapılması da kuvvetle muhtemeldir.

Ücretsiz izin işverenin keyfiyetine kalmış bir konudur

Soru: Yurt dışına iş yapan bir şirkette 4 yıldan beri çalışmaktayım. Ücretsiz izin alarak yabancı dil eğitimi için yurt dışına gitmek istiyorum. Mevzuatta bu eğitim sebebiyle ücretsiz izin kullanmamı destekleyen hükümler var mıdır? Eğer var ise, ne kadar süre ücretsiz izin kullanabilirim?

Ayşegül Ece

Cevap: Ücretsiz izin işverenin inisiyatifine kalmış bir konudur. İşveren istediği kadar ücretsiz izin verebilir. Ancak, kanun zoruyla işverenin istemi dışında ücretsiz izin kullanmanız mümkün değil. Aynı şekilde işveren de, işçinin muvafakati olmadan işçisini ücretsiz izne gönderemez. Sadece doğum yapan bayanlar, doğum sonrasındaki 8 haftalık doğum izni sonunda 6 aya kadar ücretsiz izin alabilirler. Bunun dışında kanun yoluyla alınabilecek ücretsiz izin hakkı yoktur. İşvereniniz istemediği sürece, eğitim içinde olsa ücretsiz izin alarak yurtdışına gidemezsiniz.

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti - Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına Hoş Geldiniz.

 

Ekrem Sarısu

 

Okunma: 1391

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Kiradan stopaj yapılmamışsa kira ve faizin tamamını beyan etmek zorundasınız