Kooperatif hissesi satışı vergiye tabi

 

29.09.2010

 

Arşiv Arama

 

Önceki Sayfa

 

Kooperatif hissesi satışı vergiye tabi

Ekrem Sarısu - 29 Eylül Çarşamba - Posta

Soru: Kooperatif hisse satışı vergiye tabi midir?

Erdal ARSLAN

Cevap: Kooperatif hissesi satışından elde edilen kazanç değer artış kazancı kapsamında gelir vergisine tabi bulunuyor. Vergiye tabi kazancı hesaplama özellik taşıyor. Kazanç hesaplanırken; kooperatife ödenen aidatlar, hissenin satıldığı ay hariç, Türkiye İstatistik Kurumu(TUİK) tarafından açıklanan aylık TEFE( 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren aylık ÜFE) artış oranına göre yükseltilir. Satış tutarı ile maliyet bedeli artırılmış olan aidatlar toplamı kıyaslanır. Satış bedeli ile yükseltilmiş aidat bedelleri arasından fark kazancı oluşturur. Kazançtan 2010 yılı için 7.700 TL lik istisna düştükten sonra, kalan kısmın değer artış kazancı olarak beyan edilip hesaplanan verginin ödenmesi gerekir.

Evde bakım aylığında idare kişi başına düşen geliri yanlış hesaplıyor

Soru: Halam yüzde 99 özürlü. Bakıma muhtaç. Devletten 3 ayda bir özürlü maaşını bakmakta olan annesi, yani babaannem alıyor. Bakım parası olarak. SSK emeklisi olan dedem geçen hafta vefat etti. Babaannem dedemden dolayı dul aylığı alacak. Babaanneme dedemin maaşı bağlandığı takdirde, babaannemin halam için devletten aldığı bakım parası kesilir mi? Yani bu dul aylığı bağlanması halamın maaşını keser mi?

Özlem ÖZLEM

Cevap: Babaannenizin, halanızın özürlü aylığını mı? Yoksa halanıza baktığından dolayı evde bakım aylığı mı aldığınızı anlayamadık. Şayet babaanneniz halanızın özürlü aylığını alıyorsa, babaannenize eşinden dolayı dul aylığı bağlandığında, halanızın özürlü aylığı kesilmez. Ancak babaanneniz halanıza baktığından dolayı evde bakım aylığı alıyorsa(ki sorunuzdan bu anlaşılıyor), dul aylığı bağlandığı gerekçesiyle evde bakım aylığının kesilmemesi gerekir. Fakat, evde bakım aylığı yanlış uyguladığından, dul aylığı bağlandığında muhtemelen evde bakım aylığını keseceklerdir. Çünkü; evde bakım aylığı bağlanırken özürlü ve özürlünün bakmakla zorunlu olduğu eş ve birlikte yaşadığı çocuklarının gelirleri toplanarak ailedeki kişi başına bölündüğünde, kişi başına düşen aylık ortalama gelir, net asgari ücretin üçte ikisinden(bugünkü asgari ücrete göre 362.96 TL den) az ise, evde bakım aylığı bağlanması gerekir. Ancak evde bakım aylığı bağlanırken yetkililer kişi başına düşen ortalama aylık geliri; özürlünün bakmakla zorunlu olduğu kişiler(eşi ve birlikte yaşadığı çocukları) yerine, özürlüye bakan kişi, kardeş, büyükanne, büyük baba gibi tüm yakınlarının(tabiri caizse yedi sülalesinin) gelirlerini dikkate alınarak hesaplıyorlar. Bu hesaplama yöntemine göre, babaannenizin gelirini de aile içindeki toplam gelire ilave ederek, kişi başına bölmek suretiyle bulacakları kişi başına düşen aylık ortalama gelir tutarı, asgari ücretin net tutarının üçte ikisinden(362.96 TL nin) fazla çıkarsa, halanızın aldığı evde bakım aylığı keseceklerdir. Az çıkarsa, babaannenizin aylığını kesmezler.

Şayet babaannenizin evde bakım aylığını dul aylığı bağlandığı gerekçesi ile keserlerse, kişi başına düşen ortalama gelir hesabında, sadece özürlü, varsa eş ve çocuklarının gelirlerinin dikkate alınması, bakımı yapan kişinin ve ailesinin gelirinin dikkate alınmaması gerektiği gerekçelerini ileri sürerek dava açmanız halinde, mahkeme bu yanlış ve haksız uygulamaya göz yummayacak ve kesilen aylığın tekrar bağlanması yönünde karar vereceği kanısındayız.

Çalışan emekli işveren işine son verdiğinde kıdem tazminatı alabilir

Soru: 657 tabi 25 sene çalıştıktan sonra emekli oldum. Emekli olduktan sonra, bir inşaat şirketinde ön muhasebe elemanı olarak SSK teşvik pirimi ödemeden 15 sene çalıştım. Yaşım itibariyle artık çalışmak istemiyorum. Buradan ayrılırken çalıştığım süreler için kıdem tazminatı isteyebilir miyim? Hukuken böyle bir hakkım var mı? Eğer böyle bir hakkım var ise kendi isteğimle mi ayrılayım? Yoksa işverenin beni çıkarmasını beklemeliyim. Kısa bir sürede bu soruma yanıt verirseniz çok memnun olurum.

İbrahim ÖMEROĞLU

Cevap: Emeklilik döneminde çalışanların kıdem tazminatı alabilmeleri için; iş sözleşmesini işveren haksız yere veya kendisi haklı bir nedenle fesih etmesi gerekiyor. İş sözleşmenizi fesih etmek için haklı bir nedeniniz yoksa(örneğin tacize uğramanız, ücretinizin 20 den geç ödenmesi vb.) kendi isteğinizle ayrıldığınızda kıdem tazminatı alamazsınız. Ancak, işveren iş akdinizi haksız yere fesih ettiğinde(işten çıkarttığında) kıdem tazminatı alabilirsiniz.

Anneniz ancak dava yoluyla doğum borçlanması yapabilir

Soru: Annem 1961 doğumlu ve 1993 sigortalı kendisi doğum emekliliğinden faydalanmak istiyor. Ama ablam 1980 doğumlu ben 1982 doğumlu olduğum için, Emeklilik talebimizi kabul etmiyorlar. Bize bir yol gösterip yardımcı olursanız çok makbul geçer.

İsmi mahfuz/KOCAELİ

Cevap: Anneniz yasaya göre doğum borçlanması yapabilir. Ancak, Sosyal Güvenlik Kurumuna(SGK’ nın) göre yapamaz. Çünkü; SGK yasaya aykırı ve keyfi olarak 16 Eylül 2010 tarih ve 2010/106 sayılı borçlanma genelgeyle sigorta başlangıç tarihinden önceki doğumlar için borçlanma yapılamayacağını açıkladı. Annenizin doğumları sigorta başlangıç tarihinden önce olduğundan, SGK doğum borçlanması yaptırmaz. Ancak, doğum borçlanması talebinde bulunup, ret cevabı geldiğinde İş Mahkemesine dava açması halinde, mahkeme kararıyla doğum borçlanması yapabileceğiniz kanısındayız.

En fazla iki doğum için borçlanma yapılabiliyor

Soru: Yengem 20 Nisan 1972 doğumlu. 1991 yılı ile 1996 yılları arasında 258 gün SSK'lı olarak çalıştı. Birinci çocuğu 26 Mayıs 1999 tarihinde dünyaya getirdi. İkinci çocuğunu 27 Eylül 2003 tarihinde dünyaya getirdi. 1 Temmuz 2007 tarihinden itibaren de tarım Bağ-Kuruna bağlı olarak prim yatırmaktadır. Tarım Bağ-Kuruna kayıt olduktan sonrada 14 Ekim 2009 tarihinde 3 ncü çocuğunu dünyaya getirdi. Yengemin SSK ile Bağ-Kur arasında yapmış olduğu doğumları geriye dönük olarak borçlanması mümkün müdür?

Talha ÇAVUŞOĞLU

Cevap: Yengeniz ilk iki doğumunu borçlanarak 1440 gün kazanabilir. Üçüncü doğumunu iki nedenle borçlanamaz. Birincisi Bağ-Kurlular doğum borçlanması yapamıyor. İkincisi ise en fazla iki doğum için borçlanma yapılabiliyor. SSK lı da olsa üçüncü doğumu nedeniyle borçlanma yapamayacaktı.

2000 yılında girişi olan bayanlar 58 yaşa tabi

Soru: 2000 yılında SSK girişi olan bayanlar kaç yaşında emekli olacak?

FERİT

Cevap: 2000 yılında sigortalı çalışmaya başlayan bayanlar, emekli olmak için 7000 gün prim ödeyecek ve 58 yaşını dolduracak.

51 yaşını dolduruyorsanız emekli olabilirsiniz

Soru: Sigorta başlangıcım 10 Kasım 1988 olup, 6500 gün prim ödemem var. Halen çalışmaktayım. Ne zaman emekli olurum.

Çoşkun UYSAL

Cevap: Emekli olmak için; 25 yıl sigortalılık süresi, 5450 gün prim ödeme ve 51 yaş şartlarına tabisiniz. 51 yaşınızı dolduruyorsanız emekli olabilirsiniz. Doldurmuyorsanız 51 yaşını dolduracağınız tarihte emekli olabilirsiniz.

İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti - Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına Hoş Geldiniz

 

Ekrem Sarısu

 

Okunma: 901

Diğer Yazıları

 


Yazarın En Çok Okunan 5 Yazısı

 

Kooperatif hissesi satışı vergiye tabi