|
SOSYAL GÜVENLİK VE İŞ HUKUKU
Bildirim sürelerine uymayan işçinin ihbar
tazminatı ödemesi gerekir mi?
İbrahim Işıklı - 11 Nisan 2007 Çarşamba - Dünya
İş sözleşmesi, işçi veya işverenin tek taraflı bir irade beyanı ile sona
erdirilebilir. 4857 sayılı iş Kanununa göre, süresi belirsiz akitlerde
taraflardan biri öteki tarafa bir süre vererek (süreli fesih bildirimi) fesih
bildiriminde bulunabileceği gibi, süresi belirsiz veya belli olan akitlerde
haklı bir nedenin varlığı halinde süre vermeksizin (süresiz fesih bildirimi)
fesih bildiriminde de bulunabilir.
Süreli fesih bildirimi, kural olarak belirsiz süreli iş sözleşmelerinde söz
konusu olup, belirsiz süreli iş sözleşmesini belirli bir sürenin geçmesiyle sona
erdiren bir irade beyanıdır.
İş Kanunu işçinin çalışmış olduğu sürelere göre, akdin sona ermesine kadar
geçecek süreleri göstermiş bulunmaktadır. Bu süreler işçinin kıdemine göre artan
bir şekilde tespit edilmiştir. Buna göre, 4857 sayılı İş Kanununun 17.
maddesinde belirtildiği üzere, belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshinden önce
durumun diğer tarafa bildirilmesi gerekmektedir. Bu haber verme yükümlülüğü hem
işveren hem de işçi geçerlidir. Yani, işçi de işinden ayrılmadan ayrılmadan önce
işverene bu süreler kadar önceden haber vermek zorundadır. Bu bildirim üzerine;
- işi 6 aydan az sürmüş işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından
başlayarak 2 hafta,
- işi 6 aydan 1,5 yıla kadar sürmüş işçi için, bildirimin diğer tarafa
yapılmasından başlayarak 4 hafta,
- işi 1,5 yıldan 3 yıla kadar sürmüş işçi için, bildirimin diğer tarafa
yapılmasından başlayarak 6 hafta,
- işi 3 yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından
başlayarak 8 hafta,
geçmesi üzerine iş sözleşmesi feshedilmiş olur. Belirtilen bu süreler asgari
olup, taraflar arasında yapılacak sözleşmeler ve toplu iş sözleşmeleri ile
artırılabilecektir. Taraflar arasında belirlenen süreler kanunda öngörülen
sürelerin altındaysa bu sürelerin yerine kanundaki asgari süreleri uygulanır.
İş sözleşmesi tarafların anlaşması ile bildirim süresinin geçmesi beklenmeksizin
her zaman sona erdirilebilir. Belirsiz süreli iş sözleşmesinin, 4857 sayılı İş
Kanununun 17. maddesinde belirtilen esaslara uyulmadan sona erdirilmesi halinde
işi terkeden işçi ya da işçinin işine son veren işveren aynı maddede belirtilen
bildirim sürelerine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek durumunda
kalacaktır. Bu şekilde ödenecek tazminat uygulamada "ihbar tazminatı" olarak
adlandırılmaktadır.
. işçi veya işverenin iş sözleşmesini 4857/24-25. maddeleri uyarınca bildirimsiz
feshi,
. işçinin ölümü sebebiyle iş sözleşmesinin son bulması halinde,
. işçinin bağlı bulunduğu kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık,
emeklilik, veya malullük aylığı yahut toptan ödeme alması amacıyla iş
sözleşmesinin feshedilmesi durumunda,
. Sosyal Sigorta Yasalarında değişiklik yapan 4447 sayılı yasa ile getirilen bir
hükümle, 506 sayılı Kanunun 60. maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a)
ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı
kanunun geçici 81. maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen
sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri
ile işten ayrılmaları nedeniyle,
işçiye ihbar tazminatı ödenmesine gerek bulunmamaktadır. Bildirim sürelerine
uymayan işçi de işverene aynı miktar ihbar tazminatını ödemekle yükümlüdür.
işveren yönünden ayrı bir anlam taşıyan bu tazminatı, işverenin yeni bir işçi
buluncaya kadar geçecek süre içinde meydana gelecek zararının tazmini şeklinde
değerlendirmek mümkündür. işçinin ihbar süresini vermeksizin iş sözleşmesini
sona erdirmesi durumunda, işverenler ihbar tazminatı alacakları için işçinin
ücret vb. alacaklarını bloke edemeyecekleri gibi, takas da edemeyeceklerdir.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|