|
SOSYAL GÜVENLİK VE İŞ HUKUKU
İş hukukunda çağrı üzerine çalışma
İbrahim Işıklı - 25 Nisan 2007 Çarşamba - Dünya
Çalışma hayatında, yeni bir kavram olan çağrı üzerine çalışma sözleşmesi, kısmi
süreli iş sözleşmelerinin özel bir uygulanma şekli olup, ülkemizde hızla
yaygınlaşmaktadır. Özellikle, otelcilik, fuarcılık, restaurant işletmeciliği
gibi hizmetler sektöründe çağrı üzerine çalışma sözleşmesinin uygulandığını
görmekteyiz.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesinde, yazılı sözleşme ile işçinin yapmayı
üstlendiği işle ilgili olarak kendisine ihtiyaç duyulması halinde, iş görme
ediminin yerine getirileceğinin kararlaştırıldığı iş ilişkisi, çağrı üzerine
çalışmaya dayalı kısmi süreli bir iş sözleşmesi olarak tanımlanmıştır. Hafta, ay
veya yıl gibi bir zaman dilimi içinde işçinin ne kadar süreyle çalışacağını
taraflar belirlemedikleri takdirde, haftalık çalışma süresi yirmi saat
kararlaştırılmış sayılır. Çağrı üzerine çalıştırılmak için belirlenen sürede
işçi çalıştırılsın veya çalıştırılmasın ücrete hak kazanır.
İşçiden, iş görme borcunu yerine getirmesini çağrı yoluyla talep hakkına sahip
olan işveren, bu çağrıyı, aksi kararlaştırılmadıkça, işçinin çalışacağı zamandan
en az dört gün önce yapmak zorundadır. Süreye uygun çağrı üzerine işçi iş görme
edimini yerine getirmekle yükümlüdür. Sözleşmede günlük çalışma süresi
kararlaştırılmamış ise, işveren her çağrıda işçiyi günde en az dört saat üst
üste çalıştırmak zorundadır. Burada, çağrı üzerine çalışmaya ilişkin iş
sözleşmelerinin, yasanın aradığı şartları taşıyan hükümler içermesine dikkat
edilmelidir. İşçi ve işveren, çağrı üzerine çalışma esasına dayalı bir iş
sözleşmesini uygulayacak iseler, işçinin haftada/ayda veya yılda kaç gün
çalışacağı, çağrının en az kaç gün önceden yapılacağı ve her çağrıda günlük
çalışma süresinin ne olacağına ilişkin hükümleri belirleyerek, sözleşmede bu
bilgilere yer vermelidirler. Çağrı üzerine çalışma, iş sözleşmesi kapsamında
çalışan işçinin sigortalılık gün sayısı;
(Aylık çalışma gün sayısı = Ay içinde çalışma saati / 7,5)
şeklinde hesaplanacaktır.
Çağrı üzerine çalışma başlıklı 14. madde hükümlerine aykırı davranan, işveren
veya işveren vekiline bu durumdaki her işçi için 2004 yılında, 2007 yılında 83
YTL para cezası verilecektir.
Sigortalıların çalışma gün sayılarının eksik bildiriminin önüne geçmek için 4447
sayılı yasa ile 506 sayılı yasanın 79. maddesine yapılan eklemelerle, 01.01.2000
tarihinden itibaren ay içinde bazı işgünlerinde çalıştırılmadığı veya ücret
ödenmediği beyan edilen sigortalıların otuz günden az çalıştıklarını açıklayan
bilgi ve belgelerin dört aylık dönem bordrolarına eklenmesi zorunluluğu
getirildiğinden, çağrı üzerine çalışmaya ilişkin kısmi süreli (part-time) hizmet
akdi, eksik bildirimin gerekçesi olarak SSK'ya sunulmalıdır.
İşyerlerinde çağrı üzerine çalışma iş sözleşmesine istinaden kısmi zamanlı (part-time)
olarak çalışan sigortalılar için düzenlenmiş olan yazılı sözleşmenin noterden
tasdikli olması zorunlu değildir. Ayrıca, bu sözleşmenin, sosyal sigorta
işlemleri yönetmeliği ekinde yer alan Ek: 8, "Eksik Gün Bildirim Formu" ekinde
ve aylık prim ve hizmet belgesinin verilmesi gereken yasal süre içinde Sosyal
Sigortalar Kurumu'na verilmiş olması kaydıyla, söz konusu form ve sözleşme
işverenlerden her ay tekrar istenilmeyecektir. Ancak, çağrı üzerine çalışma iş
sözleşmesine istinaden kısmi zamanlı (part-time) çalışmalara ait iş sözleşmesi
noterden onaysız ve yasal süresi dışında verilmiş ise, verildiği ay ve sonrası
için hüküm ifade edecek, başka bir deyişle verildiği ayı takip eden aylarda yine
her ay istenilmeyecektir.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|