|
İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK
(Sorular-Cevaplar)
İş güvencesinde işçinin çalıştırılmadığı
dört aya kadar olan sürenin SSK priminin ödenmesi
Resul Kurt e-mail: info@ resulkurt.com 25 Ağustos 2006 Cuma - Dünya
İş güvencesi, özellikle son birkaç yıldır işletmeler açısından büyük bir önem
taşıyor. Zira, işçinin iş sözleşmesinin geçerli bir sebep olmadan
feshedildiğinin mahkemece tespiti ve işçinin işe iadesine karar verilmesi
halinde, hem çalıştırılmadığı dört aya kadar olan ücretin ödenmesi hem de işçiyi
başvurusu halinde bir ay içinde işe başlatmayan işverence işçiye ödenen ve
mahkeme veya özel hakemce belirlenen en az dört, en çok sekiz aylık ücreti
tutarındaki tazminatı ödeme zorunluluğuyla karşı karşıya kalabilecektir.
İş güvencesine yönelik olarak ortaya çıkan başka bir nokta da, iş akdinin
geçersiz nedenle feshedilmesi halinde işçinin çalışmayarak geçirdiği zamanda
uğradığı zararın telafisine yöneliktir. İşçi kesinleşen mahkeme veya özel hakem
kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene
başvuruda bulunmak zorundadır. İşçi bu süre içinde başvuruda bulunmaz ise
işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır ve işveren sadece bunun
hukuki sonuçları ile sorumlu olur.
Feshin geçersizliğine dair mahkeme veya özel hakem kararının kesinleşmesine
kadar işçiye çalıştırılmadığı süre için en çok dört aya kadar doğmuş bulunan
ücret ve diğer hakların da işverenin işçiyi işe başlatması veya başlatmamasına
bakılmaksızın ödeneceğinden, bu düzenleme ile feshin geçersizliğine dair karar
alan işçiyi, işe başlatıp başlatmama konusunda işverene verdiği inisiyatife
karşılık işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının
ödenmesini hüküm altına alarak korumuş, sözleşmenin fesih tarihini, en çok dört
aya kadar ileri bir tarihe atmış bulunmaktadır.
Buna göre, işçinin işe iadesi için kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının
kendisine tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene
başvurmuş olması koşuluyla;
1) İşçinin işe başlatılması,
2) İşçinin istemesine rağmen işe başlatılmaması,
hallerinde, işçiye çalıştırılmadığı süre için ödenen en çok dört aya kadar ücret
ve diğer haklarından iş kazaları ve meslek hastalıkları ile işsizlik sigortası
primi de dahil olmak üzere tüm sigorta kolları üzerinden prime tabi tutulacak ve
bu süreler hizmetten sayılacaktır. Diğer taraftan, işverenin usulüne uygun
davetine rağmen işçinin kanunda öngörülen bir ay içerisinde işe başlamaması
halinde, fesih işlemi geçerli olacağından prim belgesi verme ve prim ödeme
yükümlülüğü de olmayacaktır.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 21. maddesine istinaden iş mahkemelerince veya özel
hakem tarafından verilen kararlar uyarınca işverenden on işgünü içerisinde işe
iadesini isteyen işçiye, işverenince ödenecek en çok dört aya kadar olan ücret
ve prime tabi olması gereken diğer ödemelerin düzenlenecek prim belgeleri ile
Kurumumuza bildirilmesi gerekmektedir.
Bu durumda, söz konusu aylık prim ve hizmet belgelerinin ilişkin olduğu sürenin
başlangıcı, feshin geçersizliği davasına konu teşkil eden iş sözleşmesinin
feshedildiği tarih olacaktır. Dolayısıyla, en çok dört aya kadar ödenecek olan
ücret ve prime tabi diğer ödemeler için bu fesih tarihinden itibaren ileriye
doğru dönem için aylık prim ve hizmet belgeleri verilecektir.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınarak, bu nitelikteki mahkeme veya özel
hakem kararları uyarınca çalışılmayan sürelere ilişkin olmak üzere geriye
yönelik olarak sonradan düzenlenmesi gereken aylık prim ve hizmet belgelerinin;
kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının işçiye tebliğ edildiği tarihten
itibaren (tebliğ edilen gün hariç) onuncu iş gününün içinde bulunduğu ayı takip
eden ayın sonuna kadar verilmesi ve muhteviyatı prim tutarlarının da aynı süre
içinde ödenmesi halinde idari para cezası ve gecikme zammı uygulanmayacaktır.
Ancak, yukarıda belirtildiği şekilde işlem yapılabilmesi için kesinleşen mahkeme
veya özel hakem kararının işçiye tebliğ edildiği tarihin muteber bir belge ile
kanıtlanması işverenden istenecektir.
Örneğin, özel sektöre ait (X) işletmesinde çalışan (A)'nın, işverenince
10.01.2006 tarihinde iş sözleşmesinin feshedilmesi üzerine iş mahkemesinde
sözleşmenin feshinin geçersizliği talebi ile açtığı dava sonucunda, mahkemece
sözleşmenin feshinin geçersizliğine karar verildiği ve kesinleşen mahkeme
kararının da işçiye 27.06.2006 tarihinde tebliğ edildiği varsayıldığında, tebliğ
tarihini izleyen on işgününün son günü 11.07.2006 tarihi olduğundan, mahkeme
tarafından ödenmesine hükmedilen ücret ve prime tabi diğer haklardan dolayı
geriye yönelik olarak düzenlenmesi gereken ek nitelikteki aylık prim ve hizmet
belgelerinin 11.07.2006 tarihini izleyen 2006/Ağustos ayının sonuna kadar
verilmesi ve muhteviyatı primlerin de yine aynı süre içinde ödenmesi halinde,
idari para cezası ve gecikme zammı alınmayacak, aksi halde, geriye doğru verilen
her bir aya ait aylık prim ve hizmet belgesi için ayrı ayrı olmak üzere
31.08.2006 tarihinde yürürlükte olan asgari ücret dikkate alınarak (söz konusu
belgenin asıl veya ek nitelikte olup olmadığına göre) idari para cezası
uygulanacak ve 01.09.2006 tarihinden başlanarak gecikilen her ay için gecikme
zammı alınacaktır.
Okuyuculara kısa cevaplar
Mehmet Ali Parlak: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 56. maddesine göre, yıllık ücretli
izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve
genel tatil günleri izin süresinden sayılmayacaktır. Bu nedenle, yıllık ücretli
izinlerde sadece iş günlerinin dikkate alınması gerekmektedir. Özellikle,
bankalar, özel okullar gibi hafta sonu çalışılmayan işyerlerinde çalışıp da,
yıllık ücretli izin kullanan çalışanların, izinlerine denk gelen cumartesi
günlerinin izin süresinden sayılıp sayılmayacağı konusunda anlaşmazlıklar
olmaktadır. işyerlerinde cumartesi günü çalışılıp çalışılmamasının herhangi bir
önemi bulunmamaktadır. Cumartesi günleri yıllık izne dahil edilecek ve izinden
düşülecektir.
Asiye Aksu: İş Kanunu uyarınca işe iade davası açmışsınız. Davayı kazanmanız
halinde on işgünü içinde işe başlamak üzere işyerine başvurun. İş mahkemelerinin
iş yükünün çok fazla olmasından dolayı davaların süresinin uzadığı
bilinmektedir. Gerek iş mahkemeleri hakimleri ve gerekse de Yargıtay davaların
erken bitmesi için büyük özverilerle çalışmaktadır. İşçinin çalıştırılmadığı
dört aya kadar sürenin sigorta priminin yatırılması yukarıda etraflıca
açıklanmıştır.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|