|
İhracat Sayılan Teslimler Ve Kdv İade Edil(E)Memesi
Cevdet Akçakoca Yeminli Mali Müşavir
20 Kasım 2007 Salı Bursa
Modern dünyanın en son yasalarından biri olan yaratılan Katma Değer Üzerinden
vergi alınması esasına dayanan Katma Değer Vergisi kanunu 25.10 1984 tarihinde
3065 sayı ile kabul edilerek 02.11.1984 tarih ve 18563 sayılı Resmi Gazetede
yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, ülkesi ve milletiyle 8-9 ay içinde bu yasaya uymuş, yasa halkın
kabulüne mazhar olmuş , başlangıçta hiçbir aksaklık olmadan tatbik
edilebilmiştir. Ancaaak, zamanla ülkenin dışa daha fazla açılması, yeni
uygulamalar ve mevzuat arasındaki uyumsuzluklar ve anlayış farkları bazı
konularda yasanın kabulündeki güzelliklere gölge düşürmüştür.
Maalesef, Maliye idaresi ile dışa açılmayı esas alan ihracat idaresi arasında
büyük büyük uyumsuzluklar bulunmaktadır. Maliye idaresi, yasaları, gelir
etkisini, vergi artırmayı ve şekli esas alan bir tatbikat yapmakta, ihracat
idaresi ise nasıl ihracatı artırırım , dünyaya nasıl daha fazla açılırım, bu
ülkeyi nasıl daha fazla dışa açılma yolu ile zengin edebilirim düşüncesi ile
hareket etmektedir.
Maliyeci arkadaşlarımın hemen (biz ülkenin kalkınmasını, zengin olmasını veya
dışa açılmasını istemiyor muyuz?) şeklindeki serzenişlerini duyar gibiyim. Tabii
ki bunu demek istemiyorum. Anlayış farkından bahsediyorum. Bunu , bir
işletmedeki muhasebe kısmı ( ki ben onları Maliyeden daha fazla maliyeci
sayıyorum) ile pazarlama, satış , üretim ve ihracat bölümleri arasındaki anlayış
farkı ile aynı buluyorum. Bir işletmede de muhasebe kısmı , yasalara kesin
uygunluk, şekli uygunluk ister, onlar için kayıt nizamı ve bürokrasi esastır.
Üretim, satış, pazarlama ve ihracat kısmı için ise bu fonksiyonlar esastır,
muhasebe ve kayıt onları pek ilgilendirmez. Bu sebeple işletmelerde muhasebe
kısmı (tıpkı Maliye Bakanlığının devletteki durumu gibi) pek sevilmeyen bir
servistir.
Muhasebe servisi ne zaman sevilir bilir misiniz? Kar gösterdiği ve gerek
elemanlara ve gerekse patronlara para verildiği zaman.
Neyse, bu konuyu geçelim de asıl konumuz olan ihracat sayılan teslimler ile bu
teslimler karşısında KDV iade edilmemesi konusuna gelelim. (Yine de azıcık
bürokrasi muhakkak ki daha iyidir diyorum)
Yukarıda belirttiğimiz 3065 sayılı KDV kanunumuz 11 ve 12 inci maddelerinde
İHRACAT konusunu düzenlemiştir. Bu maddeleri aynen aşağıya alıyoruz.
Bu maddelerin aynen aşağıya alınması bazı okurlarımız için sıkıcı gelebilir,
ancak meslek mensuplarımız ve okurlarımız bu mevzuatı da bundan sonraki
yorumlarımız için dikkatle okumalıdır.
Mal ve Hizmet İhracatı
Madde 11 - 1. Aşağıdaki teslim ve hizmetler vergiden müstesnadır:
a)İhracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurt dışındaki
müşteriler için yapılan hizmetler ve karşılıklı olmak şartıyla uluslararası
roaming anlaşmaları çerçevesinde yurt dışındaki müşteriler için Türkiye'de
verilen roaming hizmetleri,
b) Türkiye'de ikamet etmeyen yolcuların satınalarak Türkiye dışına götürdükleri
malların teslimi anında Katma Değer Vergisi tahsil edilir. Ancak gümrükten malın
çıkışı anında fatura veya belgenin ibrazında tahsil edilen Katma Değer Vergisi
iade olunur.
Türkiye'de ikametgâhı, işyeri, kanuni ve iş merkezi bulunmayanların taşımacılık
faaliyetlerine ilişkin olarak satın alacakları mal ve hizmetler ile fuar,
panayır ve sergilere katılımları dolayısıyla satın alacakları mal ve hizmetler
nedeniyle ödedikleri katma değer vergisi, karşılıklı olmak kaydıyla iade edilir.
Maliye Bakanlığı iadeden faydalanacak mal ve hizmetler ile uygulamaya ilişkin
usul ve esasları tespit etmeye yetkilidir.
c) İhraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen
mallara ait katma değer vergisi, ihracatçılar tarafından ödenmez. Mükelleflerce
tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi,
vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur.
Söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren
3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen vergi terkin olunur.
İhracatın yukarıdaki şartlara uygun gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan
vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının
Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51'inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla
birlikte tahsil olunur. Ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların
Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi
halinde, tecil edilen vergi tecil edildiği tarihten itibaran 6183 sayılı Amme
Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48'inci maddesine göre ilgili
dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edilir.
İhracatın mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde
gerçekleştirilememesi halinde, en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren
onbeş gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın
uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilebilir.
Tecil veya terkin edilen bu vergiler hakkında ihracatçılar bakımından bu Kanunun
32'inci maddesi hükmü uygulanmaz.
İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilecek katma değer vergisi,
ihraç edilen mala ilişkin imalatçı satış bedeline göre hesaplanan vergiden
imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ilişkin verginin
düşülmesinden sonra kalan tutardan fazla olamaz.
İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilmesi gereken Katma Değer
Vergisi, ihracat işlemlerinin tamamlanmasından sonra yapılır. İade veya tecil
olunacak vergi miktarı, mükellefin ilgili dönem beyannamesinde yer alan bilgiler
mukayese edilmek suretiyle hesaplanır.
2. Maliye ve Gümrük Bakanlığı, Katma Değer Vergisi tahsil edilmeden teslim
edilecek mal miktarını; ihracatçı ve ihracatçıya mal teslim edenlerin her biri
için, bir önceki yıl iş hacmi, cari yıldaki işlemler ve vergi alacağının emniyet
altına alınması amacıyla gerekli görülen hallerde sınırlamaya ve bu istisnaların
uygulamasına ilişkin usul ve esaslar ile istisnanın uygulanacağı asgari
miktarları tespite yetkilidir.
İhracat Teslimi ve Yurt Dışındaki Müşteriler İçin Yapılan Hizmetler
Madde 12 - 1. Bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için aşağıdaki şartlar
yerine getirilmiş olmalıdır:
a)Teslim yurt dışındaki bir müşteriye veya bir serbest bölgedeki alıcıya ya da
yetkili gümrük antreposu işleticisine yapılmalıdır.
b)Teslim konusu mal Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesinden çıkarak bir dış
ülkeye veya bir serbest bölgeye vasıl olmalı ya da yurt dışındaki müşteriye
gönderilmek üzere yetkili gümrük antreposuna konulmalıdır. Teslim konusu malın
ihraç edilmeden önce yurt dışındaki alıcı adına hareket eden yurt içindeki
firmalar veya bizzat alıcı tarafından işlenmesi veya herhangi bir şekilde
değerlendirilmesi durumu değiştirmez.
İhracat teslimi yapılacak yetkili gümrük antrepoları ile buralarda düzenlenmesi
zorunlu belgeleri belirlemeye, konulacak mal miktarı ve cinsi ile bunların
antrepoda bekleme sürelerine ilişkin olarak sınırlama getirmeye, Gümrük
Müsteşarlığının görüşü alınmak suretiyle, Maliye Bakanlığı yetkilidir.
Gümrük antreposuna konulan malın ihracatının belirlenen sürede veya şartlara
uygun olarak gerçekleşmemesi veya tevsik edilememesi hallerinde; ziyaa uğratılan
vergi, buna ilişkin olarak kesilecek ceza ve hesaplanacak gecikme faizinin
ödenmesinden katma değer vergisi iadesi alanla birlikte antrepo işleticisi de
müteselsilen sorumludur.
2. Yurt dışındaki müşteri tabiri; ikametgâhı, işyeri, kanunî ve iş merkezi yurt
dışında olan alıcılar ile yurt içinde bulunan bir firmanın yurt dışında kendi
adına müstakilen faaliyet gösteren şubelerini ifade eder. Bir hizmetin yurt
dışındaki müşteriler için yapılan hizmet sayılabilmesi için aşağıdaki şartlar
yerine getirilmiş olmalıdır.
a) Hizmetler yurt dışındaki bir müşteri için yapılmış olmalıdır.
b) Hizmetten yurt dışında faydalanılmalıdır.
Katma Değer Vergisi kanununun ihracat teslimlerini düzenleyen maddeleri işte
böyle. Yasa koyucu daha sonra ihracatın gerçekleşmesinin nasıl isbat edileceğini
tebliğlerle düzenlemiştir.
Bir kere ihracatın gerçekleştiğinin isbatı, kesinlikle Gümrük Çıkış Beyannamesi
şartına bağlanmıştır. Eğer gümrük çıkış beyannamesi olmazsa, o ihracat Maliye
teşkilatınca kabul görmemekte ve KDV iadesine esas ihracat sayılmamaktadır.
Gümrük çıkış beyannamelerinde ihracatın gerçekleştiği tarihin belirtilmesi
gerekmektedir. Daha önceleri gümrük çıkış beyannamelerinin teyidi konusu esastı
ve bu teyid olayları sebebiyle birçok ihracatçı güç durumda kalmıştı. Neyse ki
son düzenlemelerden sonra Gümrük VEDOP kayıtları devreye girmiş, gerek gümrükçü,
gerek yetkili firma ve gerekse Vergi Daireleri GÜMRÜK VEDOP kayıtlarına
ulaşmakta ve ihracatın yapıldığı konusundaki şekil şartları bu kayıtlardan
kontrol edilebilmektedir.
Buraya kadar yazdıklarımızın sonucu : Katma Değer Vergisi Kanununa göre ihracat
, bir malın yurtdışına veya yasada belirtilen yurtdışı sayılan yerlere çıkışının
Gümrük Çıkış beyanmamesi veya Katma Değer Vergisi yasasında belirtilen
evraklarla isbatı ile tamamlanmış sayılan bir işlemdir. Ancak , bu işlemin
tamamlanmasından sonra İHRACATÇI BU MALA AİT YÜKLENİLEN KATMA DEĞER
VERGİSİNİN İADESİNİ İSTEYEBİLİR.
Maliye Bakanlığının Katma Değer Vergisi kanununa göre ihracat tarifi böyle iken
Dış Ticaret Bakanlığının tarifi nasıldır ? Onu görelim.
Dış Ticaret Müsteşarlığı ihracat 2000’1 sayılı tebliği ile ihracat, ihracat
sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetlerde vergi,
resim ve harç istisnası hakkındaki tebliğin 6. maddesinde ihracat ve ihracat
sayılan satış ve teslimleri tarif etmiştir.
İhracat, bir malın veya değerin yürürlükteki ihracat mevzuatı ile gümrük
mevzuatına uygun şekilde fiili ihracatının yapılması ve kambiyo mevzuatına göre
bedeleninin (bedelsiz ihracat hariç) yurda getirilmesini veya Müsteşarlıkça
ihracat olarak kabul edilecek sair çıkışları ifade eder.
İhracat sayılan satış ve teslimler ise , iç piyasada satışı ihracat sayılan ve
vergi, resim ve harç istisnası ile ithalatta gümrük muafiyetinden
yararlandırılan satış ve teslimleri ifade eder.
Demek ki, ihracat sayılan satış ve teslimler, ihracat mevzuatına göre bir takım
muafiyetlerden yararlandırılma amacıyla düzenlenmiştir. Bir kere bunu bilelim.
İhracat Sayılan Satış ve Teslimler ile Döviz Kazandırıcı Hizmet ve Faaliyetler
şöyle sayılmıştır.
a) Yatırım Programında yer alan kamu yatırımlarından uluslararası ihaleye (yerli
ve yabancı firmaların ayrı ayrı veya birlikte iştirakine açık olmak üzere)
çıkarılanların ihalesini kazanan veya yabancı para ile finanse edilenlerin
yapımını üstlenen firmaların;
1- Yerli firma olması halinde, uluslararası ihalelerde tamamı üzerinden, yabancı
para ile finanse edilenlerde ise yabancı paraya isabet eden oranda yapılacak
hizmet ve faaliyetler ile yerli imalatçı firmaların, mükerrer olmamak kaydıyla
bahse konu işte kullanılmak üzere bu işin yapımını yüklenen firmaya üreterek
yapacakları mal ve malzeme ile hizmet satış ve teslimleri,
2- Yabancı firma olması halinde, yabancı firmanın bu işte kullanacağı mal ve
malzemeyi üreten yerli imalatçı firmaların (işi taahhüt eden firmalar dahil)
yapacakları satış ve teslimleri,
3- Yerli ve yabancı firmaların ortaklığı şeklinde olması halinde, yerli firmaya
kendi faaliyeti oranında, yabancı firmaya ise (a) bendinin (2) numaralı alt
bendi çerçevesinde yerli imalatçı firmaların, üreterek yapacakları satış ve
teslimleri,
b) 1- Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nca onaylanan Savunma Sanayii Projelerini
üstlenmiş yerli imalatçı firmaların, üreterek yapacakları satış ve teslimleri,
2- Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nca Savunma Sanayii açısından önem arz ettiği
belirtilen savunma araç ve gereçlerini üreten yerli imalatçı firmaların, ülkenin
savunması ile ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına, üreterek yapacakları satış ve
teslimleri,
c) İmalatçılar tarafından üretilerek gümrük hattı dışı eşya satış mağazalarına
yapılan satış ve teslimler (bu mağazalarda yapılan satışlar hariç),
d) 1- Yatırım Teşvik Belgesi kapsamında yer alan yatırım mallarını üreterek,
Yatırım Teşvik Belgesi sahibi yatırımcılara teslim eden imalatçı firmaların
satış ve teslimleri,
2- İmalatçıların, Müsteşarlıkça yayımlanan tebliğler eki yatırım malları
listesinde belirtilen malları üreterek yurt içindeki satış ve teslimleri,
3- Yürürlükteki Yatırımlarda Devlet Yardımları Mevzuatı çerçevesinde CKD ithal
edebilecek firmalara, ithal edebilecekleri söz konusu maddeleri yerli imalatçı
firmaların yurt içinde üreterek yapacakları satış ve teslimleri,
e) Kamu kurum ve kuruluşlarınca uluslararası ihaleye çıkarılan yatırım malı ve
sınai mamullerin ihalesini kazanan yerli imalatçı firmaların üreterek
yapacakları satış ve teslimleri,
f) Ambalaj malzemesi imalatçılarının, belge süresi içinde teslim edilmek ve
teslim tarihinden itibaren 6 (altı) ay içerisinde ihracatçının ihraç ürünü ile
birlikte ambalaj olarak ihraç edilmek şartıyla yapılan ambalaj malı ve malzeme
satış ve teslimleri,
g) Uluslararası ikili veya çok taraflı anlaşma hükümlerine göre yurt içinde
bulunan yabancı kuruluşların yurt dışından getirme imkanına sahip bulundukları
sınai mamulleri teslim eden imalatçı firmalar ile 25/1/1988 tarihli ve 19705
sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2 sayılı “T.C. ile A.B.D. Hükümetleri
Arasındaki İkili Anlaşmalar Kapsamına Giren İnşaat Faaliyetlerine Ait Esas ve
Usuller Tebliği” kapsamı dışında kalan tesislerin yapımını üstlenen müteahhit
firmaların faaliyet ve teslimleri,
h) İmalatçıların yabancı uyruklulara, turistlere veya yurt dışında çalışan Türk
vatandaşlarına yapacakları ve yıllık 100.000 ABD Dolarını aşan, ihracatçıların
ise aynı cinsten olmak üzere yıllık 500.000 ABD Dolarını aşan satış ve
teslimleri (Gümrük hattı dışı eşya satış mağazalarında yapılan satış ve
teslimler ile gıda maddeleri hariç),
i) İmalatçıların, Dahilde İşleme İzin Belgesi sahibi firmalara yapacakları kütük
ve blum satış ve teslimleri,
j) Kazanılan navlun bedellerinin serbest döviz olarak yurda getirilmesi kaydıyla
kara, deniz veya hava ulaştırma hizmet ve faaliyetleri ile kamu kurum ve
kuruluşlarınca yaptırılan uluslararası taşımalar ve bu kurum ve kuruluşlar
tarafından uluslararası ihaleye çıkarılmış yurt içi taşımaları yüklenen yerli
firmaların bu faaliyetleri,
k) Turizm müesseseleri ile seyahat acentalarının yurt içindeki ve yurt dışındaki
turizm faaliyetleri sırasında yaptıkları döviz karşılığı hizmet satışları,
l) Uluslararası ihaleye çıkarılan kamu projeleri ile yurt dışı müteahhitlik,
müşavirlik ve mühendislik hizmetleri gibi döviz kazandırıcı hizmet projeleri,
m) Bedelleri döviz olarak alınmak kaydıyla yurt dışında yerleşik firmalar adına
garanti kapsamında gerçekleştirilen bakım ve onarım hizmetiyle, yabancı
bandıralı gemi, uçak veya tırların bakımı ve onarımı ile bunlara yapılan mal
(yakıt ve madeni yağlar hariç) ve hizmet satışları,
n) Yabancı uyruklulara, turistlere veya yurt dışında çalışan Türk vatandaşlarına
yapılan ve yıllık 100.000 ABD Dolarını aşan satış ve teslimler (Gümrük hattı
dışı eşya satış mağazalarında yapılan satışlar dahil),
o) Yalnız petrol türevi üreticilerinin, devletlerarası ikili veya çok taraflı
anlaşma hükümleri çerçevesinde yurt içinde faaliyet gösteren yabancı veya
uluslararası kuruluşlara serbest döviz karşılığı akaryakıt satış ve teslimleri,
p) Yap-İşlet-Devret Modeli çerçevesinde Müsteşarlık tarafından uygun görülecek
yatırım projelerini üstlenen yerli firmaların yapacakları hizmet ve faaliyetler,
r) Yap-İşlet Modeli çerçevesinde Müsteşarlık tarafından uygun görülecek
sektörlerde yapılacak yatırım projelerini üstlenen yerli firmaların yapacakları
hizmet ve faaliyetler,
s) Yerli firmalarca, ihraç ürünlerimizin pazarlanması gayesiyle yurt dışında
mağaza açılması veya işletilmesi,
t) Yerli firmalarca, yabancı ülkelerde ekonomik ve sosyal araştırmalar yapmak
suretiyle bilgi bankası oluşturulması ile bu bilgilerin yurt içinde ve dışında
pazarlanması amacıyla bilgi iletişim ağı kurulması ve işletilmesidir.
SONUÇ:
Yazımızda Maliye Bakanlığının ihracatı nasıl anladığını, ne şekilde tarif
ettiğini yasa maddeleri ile belirttik. Diğer yandan ise Dış Ticaret
Müsteşarlığının ihracat sayılan satış ve teslimleri nasıl açıkladığını da
belirttik.
Mali açıdan ihracat Maliye Bakanlığının belirttiği esaslara göre kabul edilecek
ve Maliye Bakanlığının tarif ve şekil şartları esas alınacaktır. Bu tarif ve
şekil şartlarının dışındaki ihracat sayılan satış ve teslimler , bir takım
taahhütlerin kapatılması ve kambiyo mevzuatı açısından geçerlidir. Maliye
Bakanlığı açısından geçerli değildir.
İhracat yapan sanayiciler, Maliye Bakanlığının istediği Gümrük çıkış beyannamesi
ile ihracatın tamamlanmasından sorumludurlar. Aksi takdirde ihracatları
sayılmayacağı gibi bir de yurt içinde satış sayılacaktır.
Böyle bir durumda
İhracatçı Katma Değer Vergisi iadesini alamayacaktır.
Yine ihracatçı yaptığı ihracat sayılmadığı için
yurt içi satış sayılacağı için bir de yurt içi satış Katma Değer Vergisi
hesaplayacak ve vergi dairesine bu Katma Değer vergisini de ödeyecektir.
Öyle ise ihracatçı ve sanayiciler , Maliye
Bakanlığının Katma Değer vergisi kanununda belirttiği şartların dışındaki
şekillerde ihracat yapılacağını belirten bir takım aracı şirketlerin
tekliflerini kabul etmemeli ve kesinlikle KDV kanunundaki şartları aramalıdır.
Bu izahatlar sonucunda bazı fuar şirketlerinin
ihracatçıdan başkası adına veya kendi adlarına gümrük çıkış beyannamesi tanzimi
veya ATA karnesi ve benzeri şekillerde yapılan ihracatların Maye bakanlığı
tarafından ihracat kabul edilmeyeceğinin ve KDV iadesinin yapılmayacağının
bilinmesinde fayda vardır.
Eğer, bu ihracatların da ihracat sayılması
isteniyorsa Maliye Bakanlığının diğer bakanlıklar tarafından ikna edilerek
ihracat sayılan satış ve teslimlerin de KDV iadesi mevzuatı içine alınması
gerekir. Yani Maliye Bakanlığı ihracat sayılan satış ve teslimler konusunda bir
düzenleme yapmazsa bu ihracatlar kabul edilmez ve KDV iadesi alınamaz.
İktisadi Dayanışma
Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti
- Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına
Hoş Geldiniz !
|