|
Krizle İlgili Bu Dönemdeki Son Yazım
Cevdet Akçakoca Yeminli Mali Müşavir - 23
Şubat 2009 Pazartesi - Bursa
a. Yeter, tedbirler 10 günde daha alınmazsa
b. Kriz tedbirleri alındı mı, alınıyor mu?
Başlıkları altında kendimizce krizi, krizin sebeplerini ve artık halkın ve
ülkenin dayanma gücünün sonuna geldiğini, en kısa zamanda tedbirlerin alınması,
açıklanması ve güven duygusunun geri gelmesi gerektiğini işlemeye çalıştık.
Herkes, beğensin beğenmesin ben iyimserliğime devam etmek gerektiği
düşüncesindeyim.
Bu hafta tedbirler hayata geçirilmeye başladı.
Bunları kısaca görelim.
Bir kere kriz dönemi başladıktan sonra Merkez bankası son bir iki ay içinde
kredi faizlerini bir defa %2 , bir defa da %1,5 olmak üzere toplam %3,5 oranında
veya bankacıların deyimi ile 350 baz puan indirdi.
Bu şu demektir, bankalar artık Merkez bankasından %3,5 oranında daha ucuza kredi
bulabilecekler, dolayısıyla bankaların verdikleri kredi faizlerini en az 3,5
puan indirmeleri gerekir.
Bankalar, bu dönemde ne kadar banka ve bankacılar da ne kadar bankacı
olduklarını göstereceklerdir. Bugün, müşterisini düşünmeyen, kredisini geri
çağıran, çekini tahsil eden , yeni kredi açmayan bankalar, yarın kriz bittiğinde
bir daha iş yapma ve büyüme şansını kaybedeceklerdir.
Bankalar, Merkez bankasının kendilerine tahsis edecekleri kaynakları öyle %100
karlarla değil, daha düşük karlarla müşterilerine vermelidirler.
İşsizlik sigortası ile bazı kanunlarda değişiklik yapılarak kısa çalışma ödeneği
şartları hafifletildi, bu ödeneklerden yararlanma süresi artırıldı.
Burada basit bir hesap yapalım.
Farzedelim ki , 2 milyon işsize her ay 500 lira para veriyoruz. Bu para tutarı
ayda 1.000.000 (bir milyon lira) eder ve bu para 5 defa döndüğünde eğer kayıt
içi ise %18 kdv.den tekrar devlete 900.000 lirası geri döner ve piyasa da
hareketlenmiş olur.
Aynı şekilde, işverenlere verilecek aylık sadece ve sadece 2.000.000 lira
piyasayı nasıl hareketlendirir, siz düşünün ve hesaplayın.
Bütün bu tedbirler, tam bir şeyler yapacak ve halkın güven duygusunu etkileyecek
iken bu defa bir bakıyorsunuz, bir gazetede ve televizyonlarda bangır bangır
bağırarak yayınlanan bir haber.
Maliyeciler, hisse senedi satışlarına kdv tatbik etmişler ve de kaçakçılık
cezası uygulamışlar, oysa buna kdv. Uygulanamazmış. Öyle ise bunu hükümet
emretmiş, hükümet piyasayı düşünmüyor mu?
Bakın sayın okuyucular,
Kötü bir şey yazıyorum ama maalesef maliyenin yazdığı bu tip raporlar umumiyetle
%98 oranında mahkemelerce reddediliyor. Onun için bu gurubun bağırıp çağırmasına
gerek yok, mahkemeye başvurun , hemen netice alacaksınız. Tabii eğer haklı
iseniz. Bu gurubun birkaç sene önceki bir vergi cezasının uzlaşma ile çok ama
çok düşürülerek tahsil edildiğini hatırlayacaksınız.
Burada ise uzlaşma imkanı yok. Mahkemeler yetkili. Mahkemeler yetkili olunca da
ne gazeteci ve ne de başka birinin bağırıp çağırması işe yaramayacaktır. Mahkeme
doğrusu ne ise o karara varacaktır, buna emin olunuz.
Ama bu arada ne oldu?
Piyasadaki iş adamları, ben oğluma hisse senedi sattığımda kdv mi ödeyeceğim
diye sormaya başladı. Hisse senedi satışında ne zamandan beri kdv. Var Bu olay
siyasi bir olay mı diye sorular başladı.
Hadi bakalım, buyurun buradan yakın, şimdi alınan tedbirler ne işe yarayacak.
Birileri bilerek bilmeyerek piyasanın güveni ile oynuyor.
Hakikaten artık yeter, alınan tedbirleri ciddi olarak inceleyelim ve gerek
işçiler olarak ve gerekse işverenler olarak, dedikoduları dinlemeyi bırakarak,
tedbirlerden faydalanalım ve piyasayı canlandıralım.
İktisadi Dayanışma
Gazetecilik Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd.Şti
- Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına
Hoş Geldiniz. |